9 entry daha
  • isminin altında kalan bir oyun. hayır, asla kötü bir tiyatro değil ama isimle alakasız bir metin olduğunu söyleyebiliriz. haa, derseniz ki salvador dali'den bahsettik diye oyun dali belgeseline mi dönecek, o da hayır. fakat biraz daha ilintili olabilirdi belki ya da sembolist tavrına has bir isim alabilirdi. bunun için josé rivera'ya kızmak lazım eğer kızmak gerekirse.

    bence oyunun en iyi kısmı, sıkmaması. gerçeküstü bir dekorda hayatı işlese de konudan asla kopmuyorsunuz, hep onun içerisinde kalıyorsunuz. başrolü oynayan evren kardeş'in bunda payı büyük. özellikle ses tonuna bittim diyebilirim. mehmet ali nuroğlu, televizyonda pek de alışık olmadığımız bir rolde. hani hep duygusal erkeği oynar ya kendisi, burada tam bir hödük kılığına bürünmüş.

    ayı oynayan nihat ileri'den bahsetmemek olmaz. metnin gidişatında pek bir önemi yok ama sahnede hayati bir boşluk dolduruyor ve itiraf etmek zorundayım ki ne zaman sesini duysam tırsıyorum. türkiye'de eli, yüzü düzgün bir korku filmi çekilecekse oyuncular listesine ilk olarak nihat ileri'yi yazmak gerek.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap