182 entry daha
  • bu başlık altında dizi yapımcılarına yeterince çemkirdim, çemkirdik. daha fazla küfür edecek değilim. evet, efsanenin amına koydular.

    adamlar bariz, ne yapacaklarını bilemediler. diziyi geliştiremediler. konu aslında gayet ilgi çekiciydi. fakat yöntem yanlıştı. sanırım şu tongaya düşüldü:

    1. eski sgleri izleyip, "anam ne çocuk işiymiş lan bunlar" dediler.
    2. battlestar galactica'nın etkisinden kurtulamadılar.

    hâlbuki, şunu iyi belletmek gerek: özellikle stargate sg-1 ile bilim-kurgu tarihinin en komple evrenlerinden biri yaratılmıştı. kimse zamanına göre bile yavan efektlere, uyduruk dekorlara, kostümlere takılmıyordu. en azından ben takılmıyordum. orada bildiğin alternatif bir tarih yazıldı. hakkında bir yazı yazacak oldum, inanır mısın sonu gelmedi. yine de, bir gün bitirirsem ilk sana okutucam, söz. dünya tarihi, varlık tarihi, dinler, mitoloji; bunlar hakkında bildiklerimiz, bildiğimizi sandıklarımız, varsayımlarımız üzerine bir fikir fırtınası kopuyordu. şimdiye kadar gelmiş tüm fikirlere, kitaplara, filmlere yapılan atıfların hâddi hesabı yoktu. bunu yaparken daha çok eğlendiriyordu. eğlendirirken ciddi anlamda sorgulatıyordu da. bu ikisini birbirine öyle güzel yedirmişlerdi ki, bir 10 sezon daha yayınlansa kimsenin gıkı çıkmazdı.

    sgu'da karakterler çok zayıf. sg-1'da babalar gibi bir o'neill, atlantis'te sheppard dizilerin izlenmesinde en büyük etkenlerdi. burada ise, sümsük, mıymıntı, hesapçı, gerizekâlı sürüsü vardı.

    battlestar galactica etkisini ise hepten yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. tüm bunları da alt alta toplayınca elde uzayda geçen brezilya bile değil, honduras dizisinden başka bir şey kalmadı.

    2. sezondan hâlâ ümitli olanlar var ama bu saatten sonra düzeleceğini hiç sanmıyorum. gül gibi stargate'i yatırıp ağzına sıçtılar. ibneler...
88 entry daha
hesabın var mı? giriş yap