6 şubat 2011 trabzonspor antalyaspor maçı

• trabzonspor'umuz, baskısı altında geçen karşılaşmadan, yine maalesef trabzonspor kendi inisiyatifiyle (bolca gol pozisyonundan yararlanamayarak) bereberlikle ayrılmıştır.
  
  hep aynı son... kötü oynayıp kaybetsek tamam, ama iyi oynayıp fırsatlardan yararlanamayarak puan kaybetmek kötü oluyor. çok gol kaçırıyoruz, çok...
  
  buradan bir soruna işaret etmem gerek, ki bu sorun yıllardır takımın başını ağrıtıyor ve ağrıtacak gibi, o da şu: trabzonspor, duran toplardan yararlanamıyor. halbuki maç boyunca bir sürü duran toptan gol atma fırsatı yakalanıyor. duran toplar ya kötü ortalarla ya da kötü kafa şutlarıyla sonuçlanıyor.
  
  anlamyorum, bu kadar duran top yakalayabilen bir takım, neden bu pozisyonları değerlendirmede bu kadar aciz kalır? ya yeterince duran top çalışası yaplıyordur, ya da yapılıyor ama oyuncuların yapabilecekleri bununla sınırlı. sonuçta da duran toplar bize hiç fayda sağlamıyor ve bu sayede önemli puan kayıplarının önüne geçmek mümkün olmuyor. bu gibi zamanlarda her pozisyonun değerli olduğu ortadayken, fırsatları kullanmak gerek. yapamadık...
  
  giray ve burak'ın vurduğu kafa şutlarının tekrar tekrar izlenip analiz edilmesi gerkiyor. her ikisi de istedikleri gibi topa vurabilecek durumda olmalarına karşın yerden vurmak yerine topları üstten auta attılar. halbuki rahatlıkla yerden vurabilirlerdi, topun geliş yüksekliği buna müsaitti. aynı şekilde vurabildikleri topları ya tam kalecinin üstüne attılar ya da üstten auta... bunlarda birine doğru vurabilmiş olsalardı maçın sonucu değişecekti...
  
  duran toplarda çok kötüyüz... şenol hocanın buna acil çözüm bulması gerek.
  
  öte yandan biz trabzonsporlu taraftarların, kaçırdığı net gol pozisyonu sonrası kaleyi tekmeleyen burak'a alkışlarla ve "olsun, aferin" edasıyla moral vermeye çalışan şenol güneş gibi, kızgınlığımızı içimize atarak, olgun davranması, mantıklı olanı yani takımın yanında olmaya devam etmesi gerekiyor.
  
  her zaman yanındayız diyorum...
  
  bu sene şampiyon trabzonspor olacaktır, gönlünüzü rahat tutunuz...