luftslottet som sprangdes
-
üçlemenin son kitabı olduğu için neredeyse içimden ağlayarak okuduğum kitap. 700 küsur sayfa, bir an bile sıkmadan, bunaltmadan akıp gidiverdi resmen. genelde çok fazla detayla yüklenen romanlar belli yerlerde sıradanlaşır, okuyucudan uzaklaşır ama bu kitap hiç de öyle değil. blomkvist, salander ve diğerleri yine yanıbaşında beliriveriyor insanın, stockholm'de gezintiye çıkmış gibi oluyor okuyucu.
bu kitabın bir bile değil, altı cilt devamı olmasının planlanmış olduğunu bilmek de ayrıca üzüyor insanı. her ölüm erken ölümdür ama bu kadar yaratıcıyken, kalemini bu kadar başarılı bir şekilde kullanmaktayken larsson'ın biraz daha vakti olsaydı keşke.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap