priest

• high-tech, post-apokaliptik, ortaçağvari siyasi zeminli, vampirli amerikan bilimkurgu-gerilim filmi denebilir sanırım.
  
  bir çok örneğine daha önceki filmlerde rastlasam da kullanılan objeleri, alet ve edavatlar ile bazı mekan tasarımlarını beğendim. günah çıkarma odasındaki ortam, teknoloji ile uyumlandırılması oldukça yaratıcı idi.
  
  mkv formatında izlediğimden belki de görüntü yönetmeninin iyi iş çıkardığını düşünmekteyim.
  
  --- spoiler ---
  bundan sonra çok detay verecek olabilirim.
  filmin, konusuna gelince oldukça yavan ve klişe soslu. yine vakt-i zamanında çok iyi iş çıkarmış bir grup özel insan. yine onların artık ayak altında dolanmasından rahatsız, kaosdan nemalanan bir grup erk sahibi, yine uyutulmuş ve korku ile beslenen halk. (bu arada amerikalılar hep bu klişelere para harcasalar da kendilerinin aynı hayatı yaşadıklarına bir türlü uyanamıyorlar.)
  
  konu şöyle özetlenebilir;
  priest denen tanrı korkusu ve cesareti ile dolu, tanrının hikmetini arkasına almış, üstün yeteneklerle donatılmış savaşçı-ruhban sınıfı adam ve kadınlar, vampirlerle uzun yıllar süren savaşa bir son vermiş görünseler de, klise savaşın bitimini müteakip vampirleri bir karantina bölgesinde toplayarak, insanları kurtarılmış bölgede, kendilerinin baskısı ve vampir korkusunun yarattığı bir güçle yönetmektedir.
  
  priest denen bu üstün yetenekli insan topluluğu, işlerine sonra verilmesinin arkasından hayatlarını sıradanlaştırmaya çalışsalar da toplum içinde yer edinmekte zorlanmaktadırlar. en yeteneklilerinden biri olan arkadaşın kardeşi öldürülüp, aslında kardeşinin karısı gibi görünen kendi eski karısından olan kızı kaçırılınca tüm olayların seyri değişir. vs. vs.
  
  --- spoiler ---
  
  filmin sonuna doğru ikea katoloğu kurcalamaya başladığımı fark ettim. film beklediği gibi bitti de, biz de şaşırmadık diye çok sevindik, hatta aman sakın klise ile işimiz olmasın ama tanrı bizi kutsasın falan filan dedik.