11 entry daha
  • hala tam bir satılmış komprador şerefsiz diktatör olmadığımız oyun. yemek bedava, eğitim bedava, sağlık bedava. bu ne be? allahsız kızıl gomonislerden farkımız kalmamış. stock exchange binasını kurduktan sonra özel işletmeler açılabilse de var olan endüstriyi yok pahasına yabancı şirketlere satıp özelleştirme imkanı yok. ben istiyorum ki ülkenin tüm milli kaynaklarını peşkeş çekeyim, karşılığında isviçre'deki banka hesabıma çatır çatır para yatsın. yok illa alnının teriyle yolsuzlukluk yapacaksın. bankalar açıcaksın, gümrük dairesi kuracaksın, ordan geçireceksin hesabına parayı...

    gizli servis kurdum , hayvan gibi de militarist bi kitle var arkamda ama bi kontrgerilla hareketi başlatamıyorum. daha fazla tropicolunun militarist olması için pazar yerinde bomba patlatıp suçu gomonis gerillalara atamıyorum. tütün, şeker, kahve getirisi yüksek tarım ürünleri ama hala kokain yetiştirip dünya pazarına hakim olamıyorum.

    şaka maka yapmıyorum. oyun hakkaten kendisini hiç geliştirmedi. ekonomi sistemi o kadar basit ki. para basıp değerini düşürüp, bir yandan insanlara çaktırmadan maaşlarını azaltırken bir yandan da üretilen malların dünya ekonomisinde ucuzlamasını sağlayıp ihracat hacmini genişletmek gibi seçenekler yok. para bastın mı 20 bin dolar mı ne basabiliyorsun. hadi hop bina fiyatları %50 arttı. e arkadaş ben 4 ayrı limandan senede iki kez yaklaşık 250 bin dolarlık ihracat yapıyorum. burnumu silmek cebimde selpak ararken 20 bin dolar bulsam umursamam, işimi görürüm. buna rağmen bina fiyatlarına yaptığı etkiye bak.

    neyse zaten ihracat hacmi diye bi olay da yok. dünya pazarında tropico'nun nasıl bi yeri varsa artık, ürettiğiniz mal limana ulaştığı anda zart diye satılıyor. ihracat fazlası diye bi bok yok. bir tek ithalat hacmini ayarlayabiliyorsunuz. ancak bunun da tam olarak anlayamadığım bir limiti var. ithalatta limiti kaldırsanız bile belli bir miktarın üstünde alım yapılmıyor. ilk etken hazinedeki para miktarı doğal olarak. 50bin dolarınız varsa bundan daha fazla alım yapamıyorsunuz. ikinci etken liman sayısı. 5-6 milyon dolarlık über bir ekonomik güce dönüştünüz diyelim. parasal hiçbir sıkıntı yok. yine de sadece bir limanınız varsa, şehrin her tarafına yayılmış pazar yerleriniz olsa bile yeterince gıda ithalatı yapılmadığı için insanlar açlıktan ölüyor. böyle garip bir şey işte. almanac'ta da hangi ürünün ne kadar alındığı ile ilgili detaylı bilgi yok. ya da ben bulamadım. belki teamsterlerin randımansız çalışmalarından kaynaklanıyordur. belli bir süre sonra hayvani trafik oluyor şehirde. dolayısıyla malların taşınması oldukça zaman alabiliyor. dolayısıyla şehir planlamasını oldukça dikkatli yapmak lazım. endüstriyi kullanacakları limanın iki yanına dağıtırken şehri ortada bırakacaksın ki bu adamlar evlerine oyun zamanıyla 2 ayda dönmesinler.

    trafikten bahsetmişken ulaşım hizmetlerine değinelim bir de. tropico'lular a noktasından b noktasına ya yürüyerek ya da özel arabalarıyla gidiyorlar. ne otobüs ne troleybüs ne metro. toplu taşımacılğın esamesi yok. derin bir körfezi olan ya da hayvani bir gölün etrafına kurulmuş şehirlerde deniz taşımacılığı yok. köprü inşaa edilemiyor. belli caddelere taşıma kamyonlarının girmesini engelleyip, teamsterlerin çevre yollardan mal dağıtımı yapmalarını sağlayabilsen hem trafik sorununu çözebileceğiz, hem de malların çok daha hızlı bir şekilde dağıtılmasını sağlayacağız ama yok.

    neyse efendim sonuç olarak dandik bir simcity'nin siyasetle süslendiği eğlenceli, orijinal bir oyun. alın deneyin.
65 entry daha
hesabın var mı? giriş yap