underworld awakening

• serinin en zayıf halkası olmuş film. gerçi bunda bir geçiş filmi olmasının da etkisi olmuş olabilir zira film olmadık bir yerde biterek "asıl olay sonraki filmde olm" mesajı veriyor izleyiciye. süresinin kısa olmasını^* da buna bağlamış olmak istiyor gönül ama olmuyor olamıyor. 3d olayına parayı bayılıp da film çabucak bitince insan saydırıyor istemsiz olarak tabi. hikaye, "vermek istediğimizi verip bitirelim"e getirilmeyip en azından daha detaylı işlenebilirdi. bunlar dışında; ne film her zamanki karanlık atmosferinden, ne de kate beckinsale de güzelliğinden bir şey kaybetmemiş. lateks'ler içinde filmi alıp götürüyor. kuduruk köpekler gibi sağa sola saldıran lycan'larsa her zamanki gibi.
  
  --- spoiler ---
  
  - michael corvin filmde kısmen var. yani bir göz görünüp kayboluyor, "ben aslında yoğum" diyor. ama bir sonraki filmde bomba gibi gelebilir gibime de geliyor.
  
  - ne vampirler, ne lycan'lar... bence filmdeki en korkunç şey o küçük kızın dönüştüğü anlardı. siz deyin samara, ben diyeyim exorcist. o derece.
  
  -vampirleri ilk defa bu kadar pasif gördüm, kınadım kendilerini. selene olmasa bi sik olmaz bunlardan.
  
  -vampirlerin de kalbi olduğunu öğreten filmmiş bu^* ne zamandır vampirlerin kalbi atıyor da kalp masajıyla hayata dönüyor bilemedim ben.
  
  --- spoiler ---