13 entry daha
  • insan, ilk’leri (ilk sevişme) ve son’ları (ölüm) yaşarken aslında ne kadar az insan var hayatında der gibi, bir film. hayatın farklı uçları arasında aslında çok da bir şey yok der gibi, bekleme yapma der gibi, sadece arada kalıyoruz der gibi; tıpkı korkularımızın, tabularımızın, bağımlılıklarımızın, bağlarımızın arasına sıkışıp kaldığımız gibi.

    film konuşuyor konuşuyor ve en önemli oyuncu kendimiziz her daim diye de ekliyor sonra. çünkü kimse yok etrafta; hastane koridorları bomboş, hastanedeki koltuklar bomboş, sokaklar bomboş, otel bomboş, yollar bomboş, sanki evler bile bomboş. bu boşlukta ilerliyor her şey sanki. veya o boşlukta salınıyor sadece. uçmak istiyor kız; hem gitmek istiyor boşlukla, hem de kalmak istiyor boşlukta. omuzlarında, adeta, iki kanat varmış gibi çırpıyor da çırpıyor. ama ne gidebiliyor, ne de kalabiliyor. sadece daha iyi anlıyor; belgesellerdeki hayvanları. kendinden ve etrafında olmayan insanlardan daha iyi anlıyor.
16 entry daha
hesabın var mı? giriş yap