sözlükçülerin en eften püften başarıları

• ortaokul birinci sınıftayken sınıflararası futbol turnuvasında finalde penaltılara kalan sınıf takımının son penaltıcısı olarak topun gerisine geçmek, gerilmek gerilmek, sonra vazgeçmek ve topa iki adım mesafe kalacak şekilde yaklaşmak, maçın hakemi olan müdür yardımcısının düdüğü çalmasıyla birlikte maçı izleyen herkesin hep bir ağızdan "ooooo" çekmesi ve o an yaşanan topu kalenin neresine göndersem kararsızlığı, ardından topa yerden gidecek şekilde sertçe vurmak, topun kalenin tam ortasına kalecinin tam üzerine doğru gitmesi, kalecinin topu rahat bir şekilde karşılayacağı düşünülerek içimden hasss.. çekmeye başladığım anda topun kalecinin bacakları arasında ağlarla buluşması -ağlarla buluşması kısmını yıllar sonra sanki kalede ağ varmışçasına böyle hayal ediyorum, halbuki kaleler iki duba arasına kurulmuştu ve top kalecinin bacakları arasından geçtikten sonra kalenin arkasındaki duvara çarpmıştı-, ardından bütün takımın ve maçı izleyen tüm sınıf arkadaşlarının üzerime doğru koşmasıyla birlikte sevinç yumağının merkezini oluşturmak...