44 entry daha
  • en basit şu şekilde anlatılabilecek olay: türkiye'nin 10 yıl önceki milli gelirinin usd 1.000 olduğunu varsayalım. şimdi ise usd 4.500 olsun. yani dolar bazında baktığımızda 3,5 katlık bir artış söz konusu. ancak tabii ki amerika'da da düşük oranda da olsa bir enflasyon mevcuttur, amerikan ekonomisi enflasyonun olmadığı bir ekonomi değildir. yani bugün 10 dolar ile bir hamburger yiyorken, seneye 12 dolara yeriz. ancak reel olarak hala 1 hamburger=1 hamburger'dir. sadece nominal fiyatı %20 artmıştır.

    enflasyonun etkisini arındırdığımızda reel olarak ekonomi yalnızca %43 artmıştır. peki bu ne anlama gelir? bunun anlamı şudur, ekonomide gelir dağılımının eşit olduğunu varsaydığımızda ülkedeki herkes geliriyle 10 yıl önce ayda 10 kg et alabilirken artık 14,3 kg et alabilmektedir. ancak tabii ki gelir dağılımının eşit olması da ütopik bir durumdur, özellikle türkiye gibi eşitsizliğin yüksek olduğu ülkelerde. reel gsyih 10 yıl önceye göre %43 artsa da 10 yıl önce 10 kg et alan siz bugün 7,5 kg alabileceğiniz gibi, eğer zengin bir müteahhit olmuşsanız bu dönemde, 10 yıl önce 10 kg alırken bugün 1.000 kg alıyor da olabilirsiniz. 10 yıl önce eşit olduğunuz komşunuz ise 7,5 kg et alabilmektedir ancak. yani reel büyüme artışı da zenginleşmenin tek göstergesi değildir. zenginlik belli ellerde toplanıyorsa halkın refahının arttığından bahsedilemez. örneğin oecd rakamlarına göre türkiye'de en zengin %20 gsyih'in yarısını alıyorken, en fakir %20 ise yalnızca %6'sını alabilmektedir.
27 entry daha
hesabın var mı? giriş yap