5 entry daha
  • kitabı okumadım ancak radyo tiyatrosundan dinledim bu eseri. hikayeyi sevdim ama -belki- radyo tiyatrosu olduğundan olsa gerek fazlasıyla gerçek üstü ve abartı buldum. muhtemelen kitabı okusam karakterleri özellikle kodin' i daha derinden anlayabilirdim sanırdım.

    bir de benim sevgi üzerine teorimi panarit istrati gibi sevgi konusunu işleyen, sevgiye önem veren bir yazar bile çürütemedi. ben diyorum ki sevgi, bir çıkar ilişkisidir, daha doğrusu bir faydacılık durumudur. çok yakışıklısındır, çok güzelsindir, çok sempatiksindir; dış görünüşün sayesinde sana ilgi gösterilir seni sever insanlar. kodin karakteri ise çirkin ve yazarımız çocuğun onu dış görünüşüne rağmen kalbi için sevmesini sağlayarak sevgiyi yüceltiyor kendine göre. kendine göre diyorum çünkü benim açımdan teorimde değişen bir şey yok. kodin çirkin ama çocuk için dış görünüşüyle değil de tavırlarıyla bir faydacılık durumu yaratıyor.

    zenginsen paranla, yakışıklıysan tipinle, zekiysen cümlelerinle, zekanla; hiçbirine sahip değilsen ise yaptığın iyiliklerle, fedakarlıklarla bir faydacılık durumu yaratırsın karşındaki insana. işte sevgi denen şey bu kadar basittir bence.
10 entry daha
hesabın var mı? giriş yap