selim arhan

• hiçkimse kusura bakmasın ama suyunu çıkarmışlar artık bu karakterin.
  yahu ne zaman kadınlar bu tür ince ayrıntıları mutlu bir yüzle karşılar olmuşlar?
  
  "ben öğrenci işlerini aradım, yarın dersinin olmadığını öğrendim"
  yanıta bak:
  "ah canım, çok incesin"
  
  cümleye bak. ulan şöyle bir bakıyorum yaşadıklarıma, başımdan geçenlere, ikili ilişkilerde olanlara. yok böyle bişi. şimdi hiç çekinmeden ve iç rahatlığıyla söylüyorum "hassiktir ordan"...
  
  ya bende bir sorun var, ve bu işi hep hatalı yaptım, ya da bu adamlar fazlaca yukardan uçuyorlar. ben ne zaman bu kadar ince olsam, ben ne zaman bu şekilde güzel ayrıntıları özenle hazırlanmış işler gerçekleştirsem, "başkasının hayatının ince ayrıntılarına haddi olmadan burnunu sokan patavatsız insan" oldum. vay anasını diyorum şimdi açıkçası. "vay anasını" yahu.
  
  ulan ne kadar aptalmışım ben, harbiden bilmiyormuşum jesti, inceliği, bir insanın hayatına güzel bir kaç ayrıntı ekleyebilmek için çaba göstermeyi, ya da hep "odundan mütevellit gerizekalı" kadınlarla karşılaşmışım bahtsız bir şekilde...
  
  ben size gerçek hayatta bu konuşmanın nasıl olacağını yazayım buyrun:
  
  -canım, tekne gezisine gidelim mi yarın? ben öğrenci işlerini aradım, dersin yokmuş yarın öğleden sonra..
  --aaa. ne zamandan beri bütün özel hayatım kontrol altına alınıyor?
  -efendim?
  --bir de anlamazlıktan geliyo şuna bak. yahu sana mı düştü benim ders programımı takip etmek? her şeyimi böyle takip mi ediyorsun? takip de ettiriyorsun beni sen..
  -hayatım ne bu şimdi...? yahu sadece sürpriz yapmak istedim.
  --ne sürprizi? insan bir sorar programın var mı diye. ya benim yarın başka bir işim varsa. ya bi arkadaşımda olacaksam. kim verdi sana benim özel hayatıma dair bilgileri benden habersiz alma hakkını?
  -ama hayatım.
  --bik bik bik bikbikbikbibkibkibkib
  -eeeeeeeh. siktir git lan.