9 entry daha
  • vitriol simyada kullanılan bir terimdir. latincedeki 7 kelimenin baş harflerinden türetilmiştir: visita interiora (interiorem) terræ (tellus) rectificando invenies occultum (operae) lapidem. bu cümlenin türkçe mealini de bizzat şu şekildedir: “dünyanın derinliklerini (içini) ziyaret et, damıtırken (arıtırken) gizli taşı (felsefe taşı‘nı) bulacaksın.”

    aslında bu basit bir laf cambazlığıdır, burada dünyanın derinlikleri sembolizmi aslında birçok inisiyatik tradisyonda “cehenneme iniş” ya da “yer altına iniş” olarak ifade edilen ritüelik bir terimdir. bu cümlenin altında yatan gerçek mana: “arınmak, saflaşmak istiyorsan, önce bir cehennemi tatmalısın!”.

    felsefe taşı aydınlanmanın sembolüdür, tüm simyacıların en büyük amacı felsefe taşını bulmaktır. bunun için bir çok simya deneyi yürütürler, bir çok maddeyi başka bir maddeye dönüştürmeye, saflaştırmaya çalışırlar. ancak bilirler ki dönüştürdükleri, saflaştırdıkları aslında kendi ruhlarıdır. kendi ruhlarını saflaştırarak felsefe taşını bulurlar, bu taş onlara ölümsüzlüğü verir ve maddeleri de altına çevirir. ancak buldukları gerçekten fiziki bir taş mıdır? burada da bir mübalağa vardır; simyacılar sembolik anlamda cehenneme inerek arınmanın sembolü olan ateşle ruhlarını arındırmış, saf bilgeliğe, ışığa ulaşmışlardır. altın da simyada bilgeliğin sembolüdür. yani felsefe taşı maddeleri değil aslında simyacının kendisini altına dönüştürür, bilgeliğe, ışığa ulaştırır. vitriol der ki: “erkişi cehenneme inmeden, pisliklerinden arınmadan, gerçek acıyı tatmadan o’na ulaşamaz!”.
14 entry daha
hesabın var mı? giriş yap