aldatılmak

• benim aldatılmışlıklarım meşhurdur bizim buralarda. herkes bilir, ne güzel aldatıldığımı. 5 senede hiç farkına
  varmadığım için, ben pek bunun acısını çekmedim. öğrendiğimde zaten ilişki bitmişti. en son öğrenen de ben oldum tabi.
  
  bu konuda çok şey duydum. nasihatler etti arkadaşlarım. hatta eski sevgilim bile, "ama sen de çok fazla güveniyorsun, biraz da suç senin." diyerek kendisine güvenmiş olduğum için beni suçlu buldu. sanırsın aldatılmamın tek suçu benimdi. sorgulamayarak, peşine düşmeyerek resmen adamı doğru yoldan çıkarmış, aldatmasına ön ayak olmuştum. nerdeyse başka kadınlara itmiştim adamı. ( burda bir gülme geldi, evet)
  
  güvenmek, saçma, salak bir şeydi. hele ki bir erkeğe güvenmek, geri zekalılık gibi bir şeydi. ve ben de tam bir geri zekalıydım.
  
  bir insanın sizi aldatması kendisiyle alakalıdır. karşısındaki kişiyle hiç ilgisi yoktur. sevgilinin adı şüpheyle aynı cümlede geçiyorsa, o ilişkinin sonu gelmiştir, eğer paranoyak değilseniz. güven tükendiğinde değil, güvensizlik ilk hissedildiğinde o ilişki bitmeye çok yaklaşmıştır. geri kalan kısmı uzatmalar, vazgeçememeler, kabul edememelerle geçer. üzgünüm ama öyle.
  
  o yüzden eğer biri sizi aldatıyorsa, bu kendi kişilik bozukluğundandır. sizinle, hiç bir ilgisi yoktur. güvenmediğiniz insanlarla ilişki kurmayın. sevdiğiniz insanlara güvenin ya da güvendiğiniz insanları sevin. gerisini boş verin gitsin.