84 entry daha
  • anadolu'nun orta yerindeki bir kitabevinde polisiye rafının önünde dikilirken, orta yaşın üzerindeki hevesli bir okur salına salına dükkana girdi ve görevli abimizin masasına yanaştı:

    okur: pardon...

    görevli: buyrun efendim.

    okur: ben kitap arıyordum da, yardımcı olabilir misiniz?

    görevli: elbette, ne tür bir kitap arıyorsunuz?

    okur: okumalık...

    trajik akşam kısmetimiz pegasus yayınları'nın bulunduğu rafa doğru yola düşerken ben devamına şâhit olmamak için, uyurken başımın altına koymalık lawrence block'larımla kitabevinden çıktım. kaldırıma adım atar atmaz acı bir rüzgar yağmur damlalarını yüzüme savurdu. bir anda buz kesen kulaklarımı korumak için trençkotumun yakasını kaldırıp güç bela sigaramı yaktım ve dumandan kısılan yaşlı gözlerimle sokağın başına yorgun bir bakış fırlatıp binalar arasındaki karanlığa daldım.
49 entry daha
hesabın var mı? giriş yap