90 entry daha
  • klasik bir guy ritchie filmi, sevdiğim yönetmenler için cinemaximum rezaletine bile para kaptırmaya razıyım arkadaş. yeter ki yarın bi gün "ipneler beleşçiliğiniz yüzünden çekmiyom film" demesinler.

    tanım tamamdır, guy ritchie bu filmde iki şeyi göstermeye çalışmış; kendi tarzı ile istediği hikayeyi anlatabilir ve bunu beğenirsiniz * (1), herhangi bir zamana bağlı kalmadan istediği türde çekebilir (2). ikisi içinde geçerli aslında durum, klasik kral arthur hikayesi fantastik kurgu'ya dönüştürülmüş ve bu hikaye bu zamana kadar çekilen tüm ritchie filmleri gibi, müzik, diyalog, tempo ve görüntü yönünden su gibi akıyor. zaten guy ritchie her şartı da yerine getirebilir, çünkü seyircinin tam istediği şeyi yapıyor. gerekli bölümlerde hikayeyi sıkmadan eğlenceli bir biçimde hızlandırıyor -ki bunu çok iyi yapıyor-, gerektiği yerlerde hikayeyi yavaşlatıp seyirciyi tek bir noktaya topluyor ve tüm bunları yaparken hem ses hem de görüntüyü o kadar uyumlu ve pürürsüz ayarlıyor ki seyircinin istediği formda bir hikaye anlatımı oluyor.

    ama filmin ne ikinci, üçüncü trailerları, ne yorumları, ne de kendisi ben de ilk trailerın yarattığı etkiyi yaratmadı. çünkü bu sefer hikaye'nin yanlış yerlerini hızlandırırken, yanlış yerlerine odağı toplamış. üstüne bir de oyunculardan beklenen performans da gelmeyince ortalamanın bir tık üzeri bir film olmuş.

    --- spoiler ---

    film'in genel sorunu hikayenin odaklanması ya da seyirciye anlatılması gereken yerlerin hızlı geçilmesi. bunun sebebi ritchie'nin kendi kafasında ki geyik, yabancıların tabiri ile street wise *geçinen ama içinde iyi adam olan arthur karakteri. ritchie film boyunca arthur'u daha karizmatik, daha komik ve daha kalıcı yapmak için arthur'un street wise olduğu kısımlara odak tutarken, asıl hikayede kritik noktalar olan yerleri kendi tarzı ile hızlı hızlı geçmiş. bu da seyirciye bir süre sonra geyik bitti mi birader? sorusunu sorduruyor.

    filmde üzerinde durulması gerekilen bir merlin olayı vardı mesela, ilk girişte üzeri örtülüp geçildi, diğer büyücü'de hiç bahsetmedi. bu açılabilirdi. keza darkland olayı, mükemmel bir malzeme iken 30 saniyeden kısa bir sürede oldu bitti.

    vortigen ve mordred arasında ki olay boş bırakıldı, keza vortigen'in acı çeken kötü imajı filmin sonuna doğru abi ne gereği var, bırak git işte tadı verdi ki artık herkesin içinde bir iyi var ama güç sarhoşluğu-hırsı yüzünden olayı sıkmaya başladı. vortigen niye bunları yapıyor filmden çıkınca ben çok mantıklı sebepler üretemedim açıkcası.

    ne yani kaleyi mi ele geçircen, karını feda ettin ağlaya ağlaya, kaleden başka ne var abinin zaten sahip olduğu bir güç. taht kavgası olayı zayıf kalmış. mordred'den kalan daha önemli güçler vs beklerdim. kule'ye de yazık oldu bi numarasını göremedik, adam aileyi katletdi birilerini yenecem diye, şansızlık... yakalarsın bir tane kartal, üç tane köpek yüzünden olmaz, bir daha yakalarsın o zaman mantıklı bir biçimde kılıç kaçar, hemen kızı doğradı bunu yenemem diye. kötülerin felsefi bir altyapısı olmadığında filmler gerçekten çok yarım kalıyor. ritchie'nin daha önceden yarattığı kötü karakterlerden anca arthur'un haraç kesme davasına film yapılır, boris the head, brick top, hatchet harry vs. keza bu filmdede vikingler vardı.

    diyeceğim o ki ilk trailar'da öyle iyiydi ki film, hiç öyle lay lay lom, full kalpazan, az fantastik, az mit, az da aksiyon karşımı değildi. tam tersine karanlık, hafif kalpazan, ağır fantastik ve mit bir film gibi duruyordu.

    oyunculuklar ortalamanın hafif üzerindeydi, aynı kadroyla snatch tarzı londra geyiği çekilse işler çok farklı olurdu.

    sırada ki filmini bekliyorum abimin.
    --- spoiler ---

    imdb puanı filme cuk oturmuş. izleyin, sıkılana önerin, iyi film arayana buna da bir ara bak diyip geçin.
142 entry daha
hesabın var mı? giriş yap