yönetim bilişim sistemleri

• ıııııııııııııııııııııııııııııııııı
  merhabalar, bu yazı 29.07.2021 itibariyle güncellenmiştir.
  yeni nesil, öncelikle korkunçsunuz. google'a sorup cevap alabileceğiniz şeyleri üşenmeden bana yazıyorsunuz. kafayı yemişsiniz, bu kafayla bir yere gelemezsiniz. lütfen aklı başında bir insan gibi davranın.
  
  dilek istek şikayet için : undersing@gmail.com
  ıııııııııııııııııııııııııııııııııı
  
  çok önemli
  ybs ile bilgisayar mühendisliği veya yazılım mühendisliği eşlenik veya alternatif değildir. yazılım mühendisliğine puanınız yetmiyor ise ybsyi alternatif olarak ya za maz sı nız. nedeni ise temel olarak program farklılıkları. buyrun kendiniz inceleyin. ybs bilgisayar mühendisliği.
  
  uzun bir zamandır yazmayı düşündüğüm bir yazıya başlıyorum! fon müziğimizi de şuraya bırakalım.
  
  evet, nedir bu yönetim bilişim sistemleri? asıl adı management information systems olan bu bölüm, türkiye için biraz yeni, biraz toy olan bir bölüm idi 2017 yılında. ama şu an kariyer.net gibi sitelerin ilanlarına bakarsanız ilgili mezuniyet istenen bölümler arasında sıkça yönetim bilişim sistemlerini görebilmektesiniz.
  
  şu an bir teknoloji çağındayız ve artık her gelen sene bir öncekinden kat kat daha fazla teknoloji getiriyor. 10 sene önce olmayan çoğu kavram şu anda herkesin dilinde.
  
  peki ne bu kavramlar?
  
  artık günümüzün petrolünün veri olduğunu, verinin her şey olduğunu, hem yaşanan skandallardan hem de her gün kullandığımız uygulamaların "nasıl daha fazla veri toplarız" mücadelesinden de anlayabilirsiniz. bunu en değerli 10 değerli şirketin 7'sinin bilişim firması olmasından da rahatça anlayabiliriz.
  
  ne yapıyor bu management information systems?
  
  kısaca mis, bir şirketin her hiyerarşisinde farklı isimlerle bulunan sistemlerinin amacı, şirketin tüm kademelerindeki veri akışını düzenleyerek yöneticilerin neyin ne olduğunu, insan hatalarıyla olabilecek problemlerden uzaklaştırarak daha net bir şekilde görmesini sağlamak.
  
  standart bir şirket üç aşamadan oluşur, operasyonel yönetim, orta yönetim ve üst kademe yönetim. her katmanda kullanılan sistemin adı farklıdır.
  
  operasyonel yönetim'in kullandığı sisteme atomik iş işleme sistemi diyoruz. bu sistem, aslında tüm sistemin bel kemiği. operasyonel düzeyde üretilen, alınan, satılan, giren, çıkan, gelen ve giden her şey buradan kaydedilir ve diğer sistemlere iletilir.
  
  orta yönetim'in kullandığı sistemeyönetim bilişim sistemleridiyoruz. isim hikayemizle aynı yani. bu sistemin yaptığı şey, atomik iş işleme sisteminin gönderdiği verileri özetleyerek, grafiklere ve tablolara dönüştürür. bir noktada özet geçer.
  
  son olarak üst kademe yönetimin kullandığı sistemlere karar destek sistemleri ve üst düzey yönetici karar destek sistemlerideniyor. bu sistemler de yönetim bilişim sistemlerinden beslenir. galiba kafanda bir şeyler canlanmaya başladı. bence de.. en son yöneticiler buraya gelen özetin özetlerine bakar, geçmiş raporlara bakar ve gelecek için kararlar verir.
  
  bu konuyla ilgili daha net olması için ufak bir örnek vermek istiyorum. bunu okuduğunuza göre, liseden yeni mezun olduğunuzu varsayıyorum. bu örneğimizde e-okulu ele alalım. öğretmenleriniz e-okulda ne yapıyor? sizin notlarınızı giriyor. pekii bu size neyi çağırıştırdı? tabii ki atomik iş işleme sistemini! işte yolculuğumuz burada başlıyor. bir matematik öğretmeninin 6 adet sınıfının olduğunu varsayalım. müdür, bir sınıfın matematik başarı durumuna bakmak istiyor ama her öğrencinin tek tek notuna bakıp bir karar vermesi zor. bu yüzden (bkz: yönetim bilişim sistemleri)nin ortaya çıkaracağı sınıf ortalamasına ihtiyacı var. harika gidiyoruz. son kısıma geliyoruz, okul müdürümatematik öğretmeninin genel performansı hakkında bir karar vermek istiyor. ee ne yapacak, 6 sınıfın ortalamasına tek tek bakacak mı? hayır. tüm sınıfların bir ortalamasını alacak ve karar destek sistemisayesinde önceki matematik hocalarının genel başarılı ortalamasına bakacak ve diyecek ki bu hoca başarılı veya bu hoca başarısız.
  
  evet sanırım mis hakkında kafanızda bir şeyleri canlandırabildim.
  
  en güzel soru, nerede okunur? -- temmuz 2020 itibariyle günceldir --
  kendi sıralamam olup, kişiden kişiye değişebilmektedir. bana göredir. bir daha ybs okusam, seçeneklerim bunlardan biri olacaktır.
  özel okullar arasında
  1-özyeğin üniversitesi
  2-kadirhas üniversitesi - yeditepe üniversitesi (imkan ve şartlara göre tercih edilebilir, hangisi daha yakın daha ucuz vs...)
  3- galiba buraya koyabileceğim başka bir üniversite yok. diğerleri kötü demiyorum ama benim imkanlarım bu üçlüyü tutmuyorsa, özele para vermem.
  
  devler okulları arasında
  1- sakarya üniversitesi - dokuz eylül üniversitesi - uludağ üniversitesi
  2- bakırçay üniversitesi
  3- akdeniz üniversitesi
  
  tekrardan, diğerlerinde okunmaz mı? tabii ki okunur ama benim tercihim bu yönde.
  saü, deü ve uü arasında çoooook çekişme oldu fakat benim 2020 yılı itibariyle fikrim, gerçekten çok kaliteli çok güzel hocalara, çok güzel kampüslere sahip harika okullar, en azından ybs için. yani bu noktada, bu üçlü arasında tercihiniz "saü mü deü mü" değil, "izmir mi, sakarya mı" olmalı. bence sakarya tabi :p
  
  peki son sorumuzu da sorup hikayeyi sonlandırıyorum.
  
  ne yapacağımızı az çok anladım, nasıl iş bulucam?
  
  aşağıdaki yazı, 2017 yılında yazılmıştı. şu an hem içinde bulunduğumuz ekonomik imkanlar göz önünde bulundurulunca gerçekten korkunç bir yerdeyiz. mezunlarımıza teklif edilen ortalama maaş 3 bin tl ve yükselme zaman alıyor. tatmin eder mi sizi bilmiyorum ama unutmayın, tıp ve polislik haricinde hangisinin iş garantisi var ki?
  
  tabii ki ingilizce . bunu biliyorsun. ingilizce artık ayrıcalık değil. yani 6 sene önce iphonekullanmak lüksken şu an ele ayağa düştü. bu da böyle, ingilizce bilmeniz şart. ayrıcalık değil. bileceksin. saydığım okullara giderseniz, derslerini en kötü bb-cb notlarıyla geçmeniz gerekiyor, ben girişimci olacam yeaağğdiye tatava yaparsan ağzına kürekle dalarım, akıllı ol. ayrıca unutma, bu bir yazılım mühendisliğiveya bilgisayar mühendisliğideğil. sen hayatını programlama yaparak kazanmayacaksın. inşallah bunu duymak için geç kalmamışsındır. aman diyim, yazık etme kendine. programlama yapmak istiyorsan ilgili bölümleri zorla, olmuyorsafreelance takıl. okul dönemi 4 sene ve bu 4 senede senden istenen tek şey öğrencilik yapman. kafelerde nargileler tüttürüp, bugün kime yürüsem diye hesaplar yaparsan, burger king'in her zaman kasiyere ihtiyacı var unutma.
  
  üniversite hayatı itlik kopukluk yapma yeri değil. gerektiği gibi çalışır, stajları kovalar ve okurken kendini geliştirmek için elinden geleni yaparsan işsiz kalacağını sanmıyorum. işsiz kalmaktan öte, istediğin gibi bir hayat yaşayacak kadar kazanabileceğini düşünüyorum.
  
  25maildensonragelenedit:
  iş imkanı var mı?
  
  aşağıdaki yazı da 2017 yılına ait
  
  ya tabii ki var. niye olmasın. olmasa niye okuyalım tabii ki var minnoşum. lakin her mezun şıpık diye 5 bin lirayla maaş ile işe başlasaydı, bu bölümü ne sana ne bana bırakırlardı. burada önemli olan kendini geliştirmek. hayır sadece ingilizce öğrenmenden bahsetmiyorum. şu an ingilizce bilmek sana avantaj sağlamak yerine sadece şartları eşitliyor. ingilizce bilmeyen mi kaldı? yapman gereken şey piyasa şu an ne yapıyor, ne popüler, ne yeni çıktı, neyi kullanmayı-neden bıraktılar gibi sorular sorup kendini sürekli güncel tutman. lütfen gidip 2-3 tane iki katı işi yarı zamanda yapma gibi kitapları okuyup ortamda ağzını gere gere 'abi scrum yeaaa' deme yemin ediyorum kürekle vururum. scrum da scrum ne? hi bu arada kitabı küçümsemiyorum. kitap güzel fakat size scrum'ın s'sini öğretir. daha fazlası gerekiyor. ne demişler stay hungry stay foolish. öğrenmenin ve kendini geliştirmenin sonu yok. lakin etrafınızdaki gürühun %10'u bir şeyi yapıyorsa buna ben kendimi geliştiriyorum di ye mez si niz. çünkü sizin etrafınızdaki güruh, tüm ybsnin küçük bir kopyası. burada %10 yapıyorsa tüm ybsde %10 yapıyor demektir.
  o yüzden iş bulur muyum konusunda, kendini geliştirirsen diyerek özet geçiyorum.
  
  edit2:
  ybs mezunu ne iş yapar sorusunu mail atmak yerine google'a yazsanız zaten cevap veriyor.
  google'dan copy-paste yapıyorum.
  yönetim bilişim sistemleri mezunları;
  
  sistem analisti ve tasarımcısı,
  programcı,
  proje uzmanı/yöneticisi,
  ıt uzmanı,
  satış-pazarlama bölümü uzmanı/yöneticisi,
  insan kaynakları uzmanı/yöneticisi
  akademisyen gibi çeşitli unvanlar da görev yaparlar.
  
  edit3:
  
  nerede okuyacağız?
  
  bu da 2017 yılında, ama fikrim hala aynı. hala saü!
  
  tabii ki sakarya üniversitesi'nde. çok ciddiyim. şimdi sakarya üniversitesi başlığına gittin ve baktın, millet ağlıyor! dimi? aynen öyle. fakat sakarya üniversitesi ybs konusunda neredeyse rakipsiz.
  
  neden mi?
  1.akademik kadro
  --> seçim yaparken en az dikkat edilen şey, en çok dikkat edilmesi gereken şey. hey, 4 sene bu insanlardan ders alacaksın. farkında mısın? gözlemlerimi yapıyorum ve görüyorum ki bazı ybs bölümlerinde prof yok. çok ciddiyim, adamlar profesörü olmadan ybs bölümü açmış. sakarya üniversinin akademik kadrosunda linkte 2 prof göstersede, 3 prof var. evet, 3 profesör var. bildiğim kadarıyla, türkiyede başka hiçbir bölümde böyle bir akademik kadro yok. profların ve doçentlerimizin hepsinin yurt dışında en az 4 sene deneyimi var. daha ne?
  
  2. fakülte şartları
  -->sakarya ybsnin bu kadar iyi durumda olması elbette tüm işletme fakültesinin ortak durumu. sakarya üniversitesi işletme fakültesi türkiyenin en çok yatırım alan fakültesi. 400 bin lira değerinde finans laboratuvarı ve 600 bin lira değerinde türkiyenin ilk bulut tabanlı sap business one labları sakarya üniversitesinde ve tüm işletme fakültesinin hizmetinde.
  
  3. ders programı
  -->yurt dışındaki benzer bölümler baz alınarak hazırlanan ders programının %50'si işletme derslerinden oluşurken %25 bilişim ve %25 programlama deslerinden oluşmakta. ders programı her sene başında ve sonunda gözden geçirilmekte, yeni dersler eklenmekte ve çıkarılmakta. detaylı ders programına buradan ulaşabilirsiniz.
  
  4. değişim imkanları
  --> sakarya üniversitesi bünyesinde hem mevlana hem farabi hem de erasmus+ değişim programlarına katılabiliyorsunuz. her sene 2-3 öğrencimiz bir dönem/iki dönem uzunluklarda yurt dışında eğitin görüyor. ingilizceniz iyiyse ve 2,75-3 üstü bir ortalama yaparsanız yata yata gidebiliyorsunuz. mevlanaprogramı çok işinize yarayacağını zannetmiyorum zaten en iyi ybs bölümünde okurken başka hangi türk üniversitesine gidip eğitim göreceksiniz. mevlana yapacağınıza erasmus+ yaparsınız hem havanız olur.
  
  diyeceklerim şimdilik bu kadar. #tercihimsau
  
  edit4: (galiba)
  ee, sakarya tutmazsa okumayalım mı bu bölümü?
  oku tabii ki ama okurken dikkat etmen gereken en önemli şey okulun akademik kadrosu ve ders programı. bu ikisi senin geleceğini belirleyecek olan şey. çünkü sen işletme yada programcılık okumuyorsun. sen ybs okuyorsun, dersler ve hocalar buna göre olmalı. gittiğiniz yerin size bir şeyler öğretmesi gerekiyor. bölüm dengesiz olur işletme veya yazılım odaklı olursa çok mutsuz olursunuz. akademik başkanların nerelerden mezun olduğuna iyi bakın. bölüm başkanı maden mühendisi olan bölümlere gitmeyin ^* . buna lütfen dikkat edin. ayrıca okulun hangi dağın başında olduğun da dikkat etmemiz gerek (merhaba aybü). bunlara dikkat edin, sonra başınız ağrımasın.
  
  edit5:
  ama ingilizce eğitimi var
  ingilizce eğitimin bir fark yaratacağını düşünmüyorum. karşındaki adam türk. anadili türkçe. iki türk göz göze bakarak ingilizce anlaşmaya çalışıyorsunuz. zannediyor musunuz adamlar ingilizce diplomanı görüp yarın gel başla diyecekler. iyi bir ingilizce eğitimini parasını verip, olmadı inat edip her şekilde alabilirsiniz. ama iyi bir ybs eğitimini her yerde alamazsın. ybs bilmeden ingilizce bilmenin, en azından ybsde pek bi faydası yok.
  
  edit6:
  belki de yazımı okumak için geç kaldın ve hali hazırda bir ybs bölümü okuyorsun. iki ihtimalimiz var.
  1.okuduğun yerden memnunsun ve kendini nasıl geliştirebileceğini merak ediyorsun.
  2. okuduğun yerden memnun değilsin ve okulu nasıl değiştirebileceğini merak ediyorsun.
  
  tatlı tatlı ikisini de anlatalım.
  
  evet, harika. okulun güzel, insanlar iyi (yalan bu) vee sen kendini geliştirmek istiyorsun. napacaksın? öncelikle insanlarla tanışmaya başlayacaksın. okulda, bölümünden olan herkesi en az bi merhaba diyecek kadar tanıman gerekiyor. neden? her insan ayrı bir ufuk ve insanlarla tanıştığında onlar sayesinde kendindeki eksikleri görebilirsin. her insan bir ayna, bakmasınını bilene tabii.. sonra okumak gerekiyor. ben yapamıyorum ama yapmak gerekiyor. ingilizceyi zaten öğrendin, okulundaki akademisyenlerin ybs ile ilgililerse, onlardan kaynak isteyebilirin, bölümünün yüksek lisans başvurusu sırasında okunması istenen makaleleri okuyabilirsin.
  
  ayrıca scrum, agile, kanban ve lean software development gibi kavramların ne olduğunu, en az kulak aşinalığıyla bile bilmek sana ilerde fark yarattıracak şeyler.
  
  diğer ihtimal, girdin ve memnun değilsin. en önemli iki şart 2.5 ortalama (üniversiteden üniversiteye değişebilir) ve alttan hiçbir dersinin olmaması. bu şartları sağlıyorsan, okulların geçiş dönemlerini takip edebilirsin. eskiden direkt ortlaman ile geçiş yapabiliyordun fakat artık sistem değişti %50 ortalama %50 lys puanı etkili.
  
  edit 7
  uzun bir aradan sonra, yazıyı tekrardan güncelleme isteği geldi. bazı yerlerde abuk subuk tepkiler vermişim, silmeye çalıştım fakat kalan kalmıştır... çok sık aldığım bir soruya verdiğim en iyi cevabı buraya koymak istiyorum.
  
  açık öğretimde ybs okunur mu?
  bu soruya kendimce bir cevap vermek istiyorum. yani bir genel geçerliliği yok, sadece benim şahsi fikrim böyle.
  
  ybs bir uygulama bölümü değil, yani dersleri yerinde görmesen de olur. ama ben gerçekten ybs okumayı düşünüyorsanız gidip, en kalitesinde ve yerinde okumanı tavsiye ederim.
  
  1-yerinde okuduğunda sadece ders görmeyeceksin ayrıca ortamına girmiş olacaksın. bu ortam sana hem insan kazandıracak hem de vizyon. yani bir noktadan sonra kendini çevreyle endekslemeye, çevre napıyorsa aynısını yapıp bir de üstüne koymaya çalışacaksın. eğer iyi bir yere gitmezsen veya kötü herhangi bir fiziksel okulda okumazsan bundan mahrum kalacaksın ki özel sektör odaklı bir bölüm için bunun önemini az çok siz de biliyorsunuzdur.
  
  2-okullar şu an günümüzde fark etmese de ilerde fark yaratacak. yani, hangi okuldan mezun olduğun şu an bir şey ifade etmiyor fakat ilerde aynı statüye sahip iki kişi arasında seçim yapılacağı zaman, okulu daha iyi olan seçilecek çünkü, entryimde de bahsettiğim gibi, sakarya üniversitesi gerçekten bu konuda fark yaratmaya başlamış durumda. sakaryadan mezun olan birisi ile x üniversitesindeki aynı pozisyonda olamayacak çünkü eğitim anlayışı bambaşka, kattığı şeyler bambaşka ve imkanları bambaşka.
  
  edit 8
  aldığım sorulardan birisi, "neden boğaziçi bu listede yok?" boğaziçi tutuyorsa boğaziçini yazıcaksınız tabii ki, bunun bir alternatifi olabilir mi? "boğaziçi tutuyor ama ağrı patnos ybs ile arada kaldım" diye bir durum olacağını sanmıyorum. buradaki üniversite tavsiyeleri top okulları tutmayanlara yönelikti aslında.