628 entry daha
  • gençken bir vesile ile abd'de 2 ay kadar kalmam gerekmişti. otelde çok ahım şahım olmasa da biraz dar bir alanda açık büfe kahvaltı vardı. orda tabi "personal space" olsun sıraya girme işi olsun çok önem verilen şeyler. adamlar kahvaltıyı alırken sıraya giriyorlar, kimse kimsenin dibine girmiyor falan. türkiye şartlarında ultra saygılı olmama rağmen başlarda kendimi bayağı kaba hissetmiştim. bizde sıraya girince hemen öndekine yanaşırsın-ki bir davar önüne geçmesin. orda adam sosini sakın sakin alacak, ilerleyecek, rahatsız etmeyeceksin... neyse bir gün otele bir otobüs dolusu pakistanlı geldi. ama pakistan rotary klübü mü ne, öyle elit pakiler. adamlar o kahvaltı salonunu resmen talan ettiler. ne sıra, ne düzen, ne saygı... tersten giriyor sosis, mısır bilmemne ne varsa dolduruyor gidiyor. öyle ki kendi gruplarının bir kısmına bile ekmek kalmadı. amerikalılar zaten şok, paralelize oldular. ama işte bu kültür. ne kadar rotarakt olursa olsun, adam yemeğe saldırmazsa aç kalacağı bir toplumda yetişmiş. işte o basit kahvaltı salonunda gelişmiş ülkeyi, az gelişmiş ülkeyi ve kendi konumunu görebiliyorsun.

    kültür gerçekten yavaş değişen birşey. bunu eğitimle falan bir anda değiştirmek mümkün değil bence. zamanla, daha şehirli, daha müreffef bir toplum oldukça yavaş yavaş ilerleyecek. arada olan bize oldu kaybolduk gittik ama napalım. düşünsenize o pakistan otobüsünden biri olduğunuzu. birinci gün kahvaltıya gittiniz aman sıraya gireyim, aman saygılı olayım falan derken aç kaldınız. ikinci gün aç kaldınız. üçüncü gün uyarmaya çalıştınız "ulan akbar iki günde amerikalı oldun. bizim akbar medeni olmuş. milletini beğenmiyor götümün kenarı" diye tepki aldınız. e artık dördüncü gün "saygının da sıranın da aq " demez misiniz? işte bu yüzden kültür oldukça ağır değişebiliyor.
682 entry daha
hesabın var mı? giriş yap