20 kasım 1993 beşiktaş trabzonspor maçı

• beşiktaş tarihinin en dikkat çeken maçlarından biridir.konum itibariyle daha ligin ortalarına bile gelmemişken eski gücünü kaybeden beşiktaş,bu maç öncesi şampiyonluk yarışından fazlaca uzaklaşmıştı.yönetim içinde süleyman seba ya gordon milne'in gitmesi yönünde baskılar artıyor,nartallo ve francesco transferlerinin hayal kırıklığı yaratmış olması beşiktaşı etkiliyordu.trabzonspor ise o maça dek istikrar yüzü görmemişti.yönetim değişikliğinin de etkisiyle trabzonspor altyapıya yönelim hareketi başlatmış ve tecrübeliler ile gençler arasında koordinasyon kurmaya çalışıyordu.
  
  işte böyle vesveseli bir ortamda bir cumartesi akşamı istanbul inönü stadyumunda iki ezeli rakip karşı karşıya geldi.istanbulda bir gece önceden başlayan kar yağışı durulmuş yerini serin ve sakin bir havaya bırakmıştı.tribünler tıklım tıklım doluydu.maça beşiktaş hızlı başladı.sağdan lemi nin kaptırdığı topu önüne alan kaptan rıza, ceza sahası yayının önüne topu çıkardı.topu önünde bulan şifo mehmet sert bir vuruşla topu ağlara gönderdi.maçın daha ilk dakikalarında gelen bu gol takımı ateşledi.sağ kanattan kullanılan köşe vuruşunda arka direkte sendeleyen nartallo nun götüne çarpan top ağlara gitti.akabinde daha beş dakika geçmeden sol kanattan gelişen bir akında karambol anında boşluğu değerlendiren şifo kendisinin ikinci takımının üçüncü golünü kaydetti.
  
  ikinci yarının ilk dakikalarında tranbzonspor biraz toparlanmış gözüktü.ünalın kaptırdığı top ani bir kontratağa dönüştü ve fark dörde çıktı.bu golden sonra ercan taner "beşiktaş gol olup yağıyor" cümlesini kullandı.ilerleyen dakikalarda oyun rölantiye alınmış,yedek kulübesinden gelen talimatla beşiktaş orta sahada top çevirmeye başlamıştı.fakat buna rğmen trabzonspor tarihinin en kötü futbollarından birini oynuyor,defans hata üstüne hata yapıyordu.trabzonspor ceza sahasına yükselen rutin bir topa kalecinin yanlış çıkışı eklendi ve şifo mehmet üçüncü golünü atarak farkı beşe çıkardı.yetmişli dakikalarda trabzonspor da bir oyuncu değişikliği yaşandı.şota arveladze türkiye liginde ilk forma şansını bu maçta buldu.oyuna girer girmez kullanılan bir köşe vuruşunda şık bir kafa golü ile takımının prestij sayısını bulmasını sağladı.o günden sonra kardeşi arçille beraber türk futbolseverler şota isminin çığırtkan halini ercan taner den sık sık duymaya başlayacaktı.
  
  maçın sonlarına doğru iki gol daha bulan beşiktaş maçı 7-1 kazandı.fakat tribünlerin o büyük coşkusuna rağmen beşiktaşlı futbolcularda bir burukluk göze çarpıyordu.orta sahada şu an ismini hatırlayamadığım bir trabzonsporlu futbolcunun omzuna elini koyan kaptan rıza teselli eder manasında bir şeyler söylüyordu.halbuki beşiktaş, destansı bir gecenin kahramanıydı ve ay ışığında binlerce gülen göze sahip taraftarlar olanca sesleriyle aşk şarkılarını söylemekteydi.
  
  maçın ardından ertesi gün milliyet gazetesi beşiktaş fena patladı manşetiyle maçı duyurdu.açılış golünün sahibi şifo mehmetin sağ ayağının içiyle gönderdiği meşin yuvarlağın filelerle buluşma anı gazetelere büyük boy resim olarak yansıdı.
  
  ne var ki bu galibiyet ileriki haftalarda bir çıkışın habercisi olamadı ne yazık ki.sezonun ilk yarısının son maçı olan petrolofisi karşılaşmasının bitiminde gordon milne omuzlara alındı ve ülkesine uğurlandı.
  
  bütün bunların ötesinde 20 kasım akşamı ilkokula giden beşiktaş aşığı bir çocuk,üç farkla ilk yarıyı kapatan takımına duyduğı aşkla,mutfakta müzeyyen senar ın eşsiz sesinin desteğiyle keklik türküsüne eşlik edip rakısını yudumlayan babasının ve annesinin yanına koştu.o anki duygularını ve sevincini babasıyla paylaştı:
  
  -baba,trabzona koyduk,hem de üç tane!
  
  babası oğlunun yanağını okşadı:
  
  -üçler beşler geçer,acılar kalır...