35 entry daha
  • daha önce tupac'ın hayatını anlatan belgeselleri izleyenler, bu filmde ekstra bir şey bulamayacaktır. bu da gayet doğal bir durum. film, tupac'ın çocukluk-ergenlik yıllarındaki hayata bakışı ile ilerleyen yaşlarındaki hayata bakışı arasındaki farkı çok güzel bir şekilde ortaya koymuş. 16-17 yaşlarında -black panthers üyesi annesi afeni shakur'un da etkisiyle- afro amerikalılar'ın sorunlarını dile getirmeye çalışırken; ileriki yıllarda, özellikle de kefaletini ödeyerek kendisini hapishaneden çıkartan suge knight'ın boyunduruğu altına girmesiyle, hayata bakışının nasıl değiştiğini çok güzel özetlemiş. filmde tupac'ın kendisinin, bu durumundan rahatsız olduğunu ve pişmanlık duyduğunu, ama artık geriye dönüşün de pek mümkün olmadığını anladığını hissedebilirsiniz ki; gerçekten de öyle olmuştur. bu sürecin kendisinin sonunu getireceğini anlamıştır ve öyle de olmuştur.

    bunun dışında oyuncu seçimleri gayet iyi. oyuncuların giydiği kıyafetler döneme uygun bir şekilde hazırlanmış. tupac'ı ve dönemin rap yıldızlarını tanıyanlar, kimin kim olduğunu sadece kıyafetlerine bakarak anlayabilir.

    sonuç olarak; izlerken keyif alabileceğiniz ama çok da bir şey vaadetmeyen bir film olmuş. tupac resurrection ve straight outta compton filmlerine kalite olarak yaklaşamaz.

    keşke etrafındakilerin aklına uymasaydı ve suge knight'ın kefalet karşılığı ortaklık teklifini kabul etmeseydi. cezasını çekip hapisten çıksaydı, kendisini belki de bambaşka bir hayat serüveni bekliyor olabilirdi.

    ayrıca şu sözü söyleyebilen bir insandan zarar gelmez:

    ''bence zenginler fakirler gibi, fakirler de zenginler gibi yaşamalı ve her hafta yer değiştirmeliler; böylece birbirlerini anlarlar.''

    tupac amaru shakur
12 entry daha
hesabın var mı? giriş yap