23 entry daha
  • road trip bir alip basini gitme cesididir. bazilari oturur yillar boyu ince ince planlar, "suradan yola cikacagim, suraya varacagim"dan, "ucuncu gunun oglen yemegini suradaki yol kenari mcdonaldsinda yiyecegim"e kadar. bazilari ise "ee, canim sikildi" der, direksiyonun basina oturur ve gaza basar, ruzgar ne yone eserse artik. bir gun suren day trip de olabilir, aylar suren bir devr-i alem de.

    kafa dinlemek, kendini dinlemek, icindeki cocukla muhabbet etmek, kendiyle barismak gibi tek kisilik amaclar pesinde olanlar bu isi yalniz yapar. arkadasligimizi test edelim*, kilometreler boyu geyik cevirelim, maceralar yasayalim, yeni yerler gorup yeni insanlarla tanisalim gibi cogul dertleri olanlar en az bir arkadas alir yanlarina yola cikarken. ilk gruptakilere iyi yolculuklar diliyor, arkadas canlisi road tripperlara yogunlasiyorum.

    zannimca en bir superi iki kisilik road triplerdir. uc kisilik road triplerden itina ile uzak durunuz, bakin "ben demistim" demekten hic hoslanmam ama bir gun "uc kisi yola ciktik, rezil oldu tatil, heves kaldi kursakta" diye karsima cikarsaniz hem sizden hem kendimden gecer "ben demistim" derim, o derece uzerine basarak soyluyorum. uc kisilik arkadas gruplarinin dengesi cok narindir, road trip gibi bir deneyim sirasinda bol sarsinti yasayacak bu dengenin yerinden oynamasi, bozulmasi kesindir. o uc kisiden ikisi biribirine kil olmaya baslayacak ve ucuncu de arada kalacaktir, bu boyledir. yapmayin etmeyin. dort kisilik road trip her ne kadar "nerde cokluk orda bokluk" felsefesine binaen burun kivirilasi olsa da elimizin tersiyle itmedigimiz, "neden olmasin?" diyebilecegimiz bir cesittir.

    iki kisilik road triplere geri donecek olursak: bunlardan en bir dadindan yinmeyecek olani sevdicekle cikilan versiyondur. simdi sevdicek derken, sevdicek demek istiyorum. devamli bik bik otup kafa sisiren veya tam tersi muhabbeti kit, miy miy miy her seyden sikayet eden, binbir igrencligi utanmadan sergileyebilen, muzik zevkinizi paylasmayan, israrla guldurmeyen/gulduremeyen bir espri anlayisi olan ama butun bunlara ragmen niyeyse hala sevgilim/esim/vs. diye ona bun takdim ettiginiz kisiden bahsetmiyorum. hem sevgili hem kanka bir zattan bahsediyorum, ki yol boyu bir kankayla da yapabileceginiz gibi super muhabbetler edilsin, eglenilsin, gulunsun, sarkilara eslik edilsin ve sevgili bonusu olarak da romantik (veya hayal gucunuze bagli olarak cesitli farkli sifatlar da yakistirabileceginiz) anlar yasanabilsin.

    gelip burada road trip bidi bidi bidi diye laf saymamin sebebi ise easy rider filmini izlemem neticesinde kafa dengi birini kafalayip kendimi yollara vurma konusunda asiri bir hevese kapilmam. cumle icinde kullaniyorum: "road tripim geldi!" daha onceden iki road trip deneyimim oldu, birisi san francisco-los angeles (i5 gidis, highway 1'dan kivrim kivrim okyanus manzarali donus), ikincisi de san francisco-cabo san lucas ve donus. (ikisinde de ucer kisi cikilan yolculukta diger iki kisinin arasi bozuldu ve arada kalmanin stresini yasadim, bosuna konusmuyoruz herhalde!) yani, oyle grand road tripler yapmis degilim, ama heves ettigim sey bizzat o. i want more diyorum, muhtemelen fazla romantize ettigim bir yolculuga heves ediyorum.

    mesela istiyorum ki pasifik kiyisindan baslasin, atlantik kiyisinda bitsin. filmde la'den cikip new orleans'a gidiyorlardi iki kafadar, guney rotasi yani. ben de guneyi tercih ederdim diyorum, midwestin dumduz misir tarlasi manzaralarindan payimi aldim ne de olsa. guneydeki insanlar daha bir ucuk, daha bir egzantrik oluyorlar (sadece filmin etkisiyle varmadim bu kaniya!). yola cikmadan yanimiza en sevdigimiz cdleri alalim mesela, iclerinde mutlaka bir californication olsun, bir recovering the sattelites olsun, bir de candan ercetin'den bir seyler olsun. abur cubur seyler olsun, hatta utanmayip ilk gun atistirmak icin borek yapayim ben, arabayla gidilen aile tatillerinde bizi borekler, kofteler ve daha neler nelerle besleyen annemin kulaklari cinlasin. haritalarimiz, lonely planet kitabimiz da elimizin altinda olsun. yola cikalim, sehir geride kalsin, issizlassin yolun kenarlari. yolda bizden baska bir tek sag serit isgalcisi insanin ustune ustune geliyormus gibi gelen korkunc tirlar ve greyhound otobusler olsun. seritler aksin da aksin. yoruldukca, benzin bittikce rastgele bir yerden cikalim, hatta cikmisken denny's mi olur, ihop mu olur, diger bildik fast foodcular mi olur oturup bol yagli bir seyler yiyelim ve yola tekrar koyuldugumuzda o yagli yagli yemegin ustune gozler agirlasmasin diye yanimiza kahve falan alalim. saatler boyu direksiyon sallayip sonra yol ustundeki bir sen de motel 6 ben diyeyim quality inn'e dalalim. olu gibi yataga serilelim, elimize kumandayi alip "bi bolum south park izleyelim" bile diyemeden uyuyakalalim. sabahin korunde motelin muffin, bagel, portakal suyu ve kahve'den olusan continental breakfastindan "ne de olsa fiyata dahil" diyerek birer bayat muffini yanimiza alip dogan gunese karsi yine yola koyulalim. yolda sacma sapan exitlerden cikip sacma sapan yerlere, allahin unuttugu -ama lonely planet'in pek de unutmadigi- kasabalara gidelim. "hayatimda yedigim en guzel tortillayi san ignacio'da salas bir ev-restoran'da yedim"e yeni arkadaslar edindireyim, boyle cumleler katabileyim hatiralar dagarcigima.

    gunler, haftalar boyu yaprak gibi oradan oraya savrulalim, darmadaginik suratimizda yorgun, bitkin bir gulumsemeyle "evim guzel evim" diyecegimiz gune kadar. yol boyunca en cok dinledigimiz sarki road trippin olsun:

    let's go get lost right here in the u.s.a.
    let's go get lost, let's go get lost...

    edit: turkiye versiyonunu da ece temelkuran yazmis http://www.milliyet.com.tr/…4/yazar/temelkuran.html

    yine edit: icimdeki road trip hevesi bir turlu dinmiyor. donup dolasip bu entrye geliyorum yine. (bkz: you can sleep while i drive) diyorum, alo, kime diyorum?
57 entry daha
hesabın var mı? giriş yap