183 entry daha
  • sümer mitolojisini araştırmaktan aciz insanların götlerinden uydurdukları bir masaldır.

    mitolojiye değil bilime inanırım diyen arkadaşlar, merak etmeyin mitolojide de burada yazıldığı gibi birşey yok.

    an, ataerkil düzene geçilmesini müteakip sümer panteonunda başa geçen ve kadın yerine erkeğin yaşam verme yeteneğini ön plana çıkaran, dünyada sayısız örneği olan gök tanrılarından biridir. (kadın tanrılar daha ziyade hayat veren yetenekleri ile toprak ile ilişkilendirilir.)

    diğer tanrılar, sümerlerin primer tanrısı an'ın izniyle hayat bulduklarından an'ın dölledikleri anlamına gelen anunnaki tanrılar olarak anılırlar. ancak burada sümer mitolojisinde çokça çelişki bulunur, her tanrıyı an şahsen döllememiştir. genel anlamda an'ın şahsen döllediği değil, an'ın izin vermesinden yola çıkılmıştır, burada an'a bir saygı söz konusudur. an'ın kürsüsü tanımı, sümer mitolojisinde bu saygıyı belirtmek adına sıkça kullanılır. ayrıca ikincil tanrılar da (lesser gods) mitolojide çok az yerde geçseler de igigi olarak anılırlar.

    sümerler genel anlamda insanın yaratılışına kafayı çok takmamışlardır. insanın yaratılışı ile ilgili, sümer ana tanrıçası, ilk dört tanrının içerisindeki tek dişi olan ninhursag'ın ağırlıkla içerisinde yer aldığı, oldukça geç dönemde yazılmış bir mit vardır (sümer yaratılış miti). bu da son derece yüzeysel ve ilkel bir açıklamadır, genetik mühendisliğine gönderme yapılabilecek hiçbirşey barındırmaz. (merak eden, türkçe'de sümerlerin kurnaz tanrısı enki (kabalcı) olarak yayınlanmış kitabın içerisinde bu mitin tam metnini ve ilgili yorumları bulabilir.)

    bahsedilen nibiru, bir gezegen değil, sümer'in dini başkenti yani o dönemin vatikan'ı sayılabilecek, genel olarak akadca adıyla "nippur" olarak bilinen şehirdir.

    gılgamış sümer kral listesinde yer alan ve gerçekten uruk krallığı yapmış krallardan biridir. sıklıkla kralların kendilerini tanrının en gözde kulu ve hatta onun çocuğu ve hatta tanrının kendisi yapmaları, insanların kolay yönetilmesi için geliştirilmiş yöntemlerden biridir (rte tarafından günümüzde güzellikle kullanılıyor). panteon'da bir tanrının yükselip diğer tanrının arka plana geçmesi de, genelde yöneten zümrenin değişmesi ve kendi tanrısını kabul ettirmesi ile gerçekleşir. önce "ki" güçlüydü (ana tanrıça, kibele gibi), sonra "an" başa geldi, ki sadece sümer kozmolojisinde bir satır olarak kaldı. ardından "enki", gerçek yaratıcı olarak panteon'da ön plana çıktı. sonrasında babil'in yükselişi ile "marduk" enki'nin oğlu ve bütün güçlerinin veliahtı olarak panteon'un başına geçti. asur döneminde anshar ve kishar vs. bu bu şekilde devam etti.

    gılgamış ve ölümsüzlük mitinin, sümer, babil, kassit ve asur dönemlerinde birden fazla modeli vardır. kendi aralarında tutarlılıkları yoktur. hepsi sümer mitini temel alarak çeşitli politik değişiklikler nedeniyle değiştirilmişlerdir ve genel anlamda sümerin büyük mirasını devralmak amacı güderler. (bu öyle büyük bir mirastır ki semavi dinler dahi bunu kullanmışlar, kendi yapılarının merkezine oturtmuşlardır)

    sümerlilerin nasıl teknolojilere sahip oldukları ve bunları nasıl elde ettikleri sır değildir. medeniyette çok büyük bir sıçrama yapmalarına rağmen, sümerlerin en büyük icadı yazıdır. mezopotamya bölgesi zaten sümerler gelmeden önce de çok uzun süredir mega-şehirler barındırıyordu. sümerlerden önce o bölgede obeyd kültürü ondan önce de halaf kültürü bulunuyordu. sümer şehir devletlerinin birçoğunun isminin sümerce olmaması da, sümerlilerin pek çok önemli niteliklerini öncül kültürlerden aldıklarını gösteren önemli bir ipucudur. bu durumda sümerlilerin o bölgede zaten bulunan büyük uygarlıkların nimetlerinden sıkça faydalandıkları anlaşılır.

    güneş sistemi ve gezegen tabletine ise kıçımla gülüyorum.

    ayrıca sümer yazıtlarına göre anunnakiler 3600 yılda bir dünyaya geliyormuş, at yalanı sikeyim inananı :)

    öncelikle, bu dünyada nefes alan herkesin okumasını önerdiğim bir kitap:

    samuel noah kramer'in "tarih sümerde başlar" isimli kitabıdır. insan uygarlığının gelişimini ve aslında insan olarak ne kadar az değiştiğimizi algılamamızı sağlayan mükemmel bir kaynaktır.

    onun haricinde sümerlerle ilgili daha detaylı bili edinmek için, aynı yazarın "sümerler" isimli kitabı da okunabilir. bu daha az eğlenceli ve daha fazla detay içerir.

    ayrıca, daha çok sümer tabletlerinden birebir çevirileri içeren:

    "sümerlerin kurnaz tanrısı enki" isimli kitap da, sümerlerin günümüze kadar gelen medeniyetler (yunan-roma vs.) üzerindeki önemli etkilerini belirtmesi açısından harika bir bilimsel kaynaktır. (bu kitap sanırım popüler nedenlerden samuel noah kramer tarafından yazılmış olarak gösterilir, ancak esas yazarı john maier'dir)

    bunun dışında, bütün sümerce tabletlerin çevirileri, çivi yazıları ile karşılaştırmalı olarak internet üzerinde ingilizce olarak biraz araştırmayla bulunabilir.

    gene merak eden, istanbul arkeoloji müzesi şark eserleri bölümünde bu harika tabletlerin orjinallerini bulabilir ve inceleyebilir.
428 entry daha
hesabın var mı? giriş yap