20 entry daha
  • hareketli ve izleyenleri heyecanlandıran geleneksel bir spor filmi çekmemiş soderbergh; spor organizasyonunun ekonomik sistemi ve paylaşım modeli üzerine kafa yormuş. hep göz önünde olan kobe, lebron, curry gibi superstarların yaşamları ve ekonomik güçleri çoğu insan için göz kamaştırıcı olsa da, aslında bu istisnai başarı hikayeleri, arkasında tek bir sakatlığın profesyonel yaşamını noktalamasına sebep olduğu onlarca oyuncuyu barındırıyor. ama film boyunca asıl üzerinde durulan bir şey var ki, fiziksel sakatlıktan çok daha tehlikeli: bu spor organizasyonunu yöneten egemenler, bir yandan sporcular üzerinden zenginleşirken, bir yandan da ray'in kuzeni gavin gibi bir eşcinselin cinsel kimliği üzerinden onu oyunun dışında bırakabilir. hatta mexico city'deki '68 olimpiyatlarında, eşit haklar için madalya seramonisinde yumruklarını havaya kaldıran siyahi atletleri organizasyondan diskalifiye edebilirler.

    --- spoiler ---

    menajerin çaylak oyuncuya zarf içinde verdiği ve "the bible" diye bahsettiği the revolt of the black athlete isimli kitap bu olayı anlatıyor.

    --- spoiler ---

    hasılı, oyunu zevkli hale getiren ve milyonlarca insanın hayatına dokunan oyuncuların karşılaştığı eşitsizlik ve verdikleri hak mücadelesidir 25 hafta süren lokavtın filmde anlatılan son 72 saatlik kesiti.

    soderbergh de şöyle açıklamış filmi çekmek için taşıdığı motivasyonu: "i've always been interested in a project that deals with the question of why the players don't have more of a direct ownership stake in any of the major sports leagues, particularly basketball, because that is utterly dominated by black athletes. i always wonder when the contracts come up why a group of the players doesn't get together and go, 'we should own all this shit.'"

    son saniye şutlarının el yaktığı heyecan dolu maç sahneleri yok bu filmde. asalak komiteleri devre dışı bırakan farazi bir başkaldırı denemesi var ki, dengelerin yitirilmesinden korkan tüm yöneticiler zeminin ayaklarının altından kaydığını hissederek geri adım atıyor. kim bilir, belki de bir gün yere kapaklanmış bulur kendini beyaz adam...
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap