1 entry daha
  • karakter modelleri biraz eski ama son derece keyifli bir survival rpg oyunudur.

    aslında rpg derken biraz tereddüt ediyorum, çünkü oyunda level atlamak yok. onun yerine, parasını verip öğrenebildiğiniz çeşitli skiller mevcut.

    öncelikle, oyun başlarda oldukça zor. fazla canımız yok ve birkaç vuruşta inebiliyoruz. neyse ki ölmek diye bir şey yok. onun yerine "rastgele" olaylar oluyor. örneğin dışarıda ölürseniz, bir merchant sizi kurtarıp kampa bırakabiliyor. banditlere ölürseniz, sizi zindanlara atıyorlar, buradan sneak ederek eşyalarımızı kurtarıp kaçmamız gerekiyor. oyuna bunun gibi çeşitli minik sürprizler konmuş.

    başta sadece health ve stamina barıyla başlıyoruz. mana barımızı ise, ilk haritanın ortasındaki dağdaki tünellerden ilerleyerek açabiliyoruz. bunu da, 1-10 arası stat puanını health ve stamina bardan kısıp mana barına vererek yapıyoruz. ilk defa mana barı açıldığında hemen orada duran npc'den 2 büyüden birini bedava öğrenebiliyoruz. büyü sistemi baya keyifli olmuş. ileride farklı şehirlerde, farklı büyüler öğrenilip, çeşitli kombinasyonlar yapılabiliyor.

    silahlarda da oldukça farklı kategori mevcut. her kategorinin kendi skillleri de var. bunları stamina harcayarak kullanabiliyoruz. melee silahımızla bloklayıp, light ve heavy attack comboları yapıyoruz. bloklarken aşağıda çıkan stamina bar biterse, yere düşüyoruz. aynı durum düşmanlar için de geçerli. kalkanla bloklarken stamina barınız daha zor bitiyor. klasik melee silahları dışında, bow, crossbow ve gun tarzı ranged silahlar da mevcut. kiting gayet mümkün kılınmış.

    karakter pek çok effect alabiliyor. mesela hava sıcak, ya da soğuksa, ona göre debuff alıyoruz. yakın zamanda su içip, yemek yediysek, su ve yemekten stamina regen buff, ve protein bazlı yemeklerden ise, health regen buff alınabiliyor. çeşitli çaylardan mana regen buff geliyor. hatta ilk başlarda yapılabilen bir yemek üçüne de regen verebiliyor.

    kıyafetlerin de çeşitli defanslara bonusu oluyor. sıcaktan ve soğuktan koruyan kıyafetler de mevcut. alternatif olarak iksir craft ederek de bu sorun geçici çözülebiliyor.

    crafting seçenekleri nispeten geniş. pek çok farklı silah, zırh, yemek, iksir, tuzak craft edilebiliyor. manuel craft denen sistemle tarifini bilmediğimiz şeyleri bile, malzemeleri elle ekleyerek craft edebiliyoruz.

    oyunun başında tutorial bölgesi sonrası hikaye başlıyor. kasabanın feneri bizin evimiz. burada yatabiliyoruz ve crafting stationumuzu kullanabiliyoruz. ancak, oyun başında ilk 5 günde 150 gümüşü kasabanın muhtarı teyzeye vermezsek, evimizi bizden alıyorlar. bu durumda ileride başka bir görevle 500 gümüş ödeyerek evi geri alma şansımız oluyor. o yüzden, başta bu 150 gümüşü kazanıp, teyzeye vermek makul. bunun için de kasabada bir kadının verdiği, şehrin kuzeyindeki troglodyte zindanlarından bana bir mantar getir görevini yapmak oldukça yeterli oluyor. hem o zindandaki loot, hem de görev ödülü iyi para getiriyor. tabii yola çıkmadan dükkandan bir nomad sırt çantası almak caiz. çünkü oyunun bedava verdiği ilkel çantanın 2 katı taşıma kapasitesine sahip. çantanın da savaşta yavaş rollama dezavantajı var. bunu da savaş öncesinde çantayı yere atıp, savaştan sonra geri alarak çözebiliyoruz. ileride bazı özel çantalarda bu yavaş roll dezavantajı bulunmuyor.

    şimdilik ilk izlenimlerim bu şekilde. ileride büyü kısmına girmeyi planlıyorum. melee biraz button mash ve win gibi duruyor.
9 entry daha
hesabın var mı? giriş yap