10 entry daha
  • oldukca basarili buldugum bir film.

    -- spoiler --

    konusu itibari ile steven spielberg'in cekmesinin tartisma yaratacagini seyretmezden evvel tahmin ediyordum, filmlere iliskin basliklari da o filmi seyretmeden okumadigim icin bu tartismalarin en azindan eksi sozluk'teki uzantilarini gorememistim. ha gordum de ne oldu? tartismalarin tamamen farazi, ici bos ve sig bir israil dusmanligi uzerine kuruldugunu gordum o oldu.

    israil konusunda seytanin avukati olmaktan imtina etmedigimi ve bu yolda karma feda etmekten cekinmedigi de belirteyim. [kotuleme tusuna basmak icin sonuna kadar beklemenize gerek yok, zamaninizi almayayim zaten okudugunuzda da fikriniz degismeyecek, basin gitsin]

    bir kere steven spielberg'in insanlarin kafalarindakinden cok daha fazla israil karsiti gorusu anlamaya calistigini, bunu da filme filistinlilerin gozunden yapilan cikarimlar ile yansittigini dusunuyorum. bariz bir sekilde israil propagandasi yapacak olan adam, filme bir filistinliye

    - yahudiler israil'e kavusmak icin kac sene beklediler, kac kisi oldu? biz de bekleyecegiz ve eninde sonunda topragimiza kavusacagiz.

    dedirtecek sahne koymaz. hele, israilli ana karaktere

    - bu isin sonu yok, bu sekilde baris'a kavusamayacagiz... olum baska olumler getirecek

    dedirtmez.

    steven spielberg'in israil konusundaki fikirlerini herhangi bir yerde okumadim, bilmiyorum ve tamamen filmlerinden yola cikarak su cikarimi yapiyorum: steven spielberg'in israil'e inanan bir yahudi oldugu acik, fakat israil'in filistinlilere yonelik politikasina ayni sevecenlikle yaklastigi cok supheli.

    bence, tam tersi. israil hukumetinin sahinlerinin bu filme, gozlerini israil dusmanligi ile kapatan musluman kisimdan cok daha sert elestiri getirmesi benim icin surpriz olmayacak.

    ayrica yonetmen arkadasin mossad'in oldurdugu adamlardan sadece birisinin munih katliami ile ilintili oldugunu es gecmesi ise kulliyen yalandir. zira cinayetleri isleyen [evet cinayet, filmde de cinayet diye geciyor] ana karakterin "biz bu adamlari olduruyoruz ama gercekten katliamla iliskili olduklarina dair elimizde kanit var mi? ne kadar eminiz?" seklinde sorgulamasi filmin en one cikan unsurlarindan biri.

    israil yonetiminin gorevlendirdigi adamlarin sirin gosterilmesi (insani yanlarinin gosterilmesi diyelim hatta) cabasi bir yana, tam tersine daha da goze batacak sekilde hedefler sirin gosterilmistir. ilk iki hedefin pamuk gibi adamlar oldugu gercegi gozumuze gozumuze sokulmustur ki gercekten de terorist oldugu bilinen, ana karakter ile atina'daki kohne mekanda israil-filistin sohbeti yapan kisi bile ocu seklinde gosterilmemis, akillarda en fazla "iyi niyetliydi, birseyler yapmaya calisiyordu ama sonunu getiremeden oldu, tam da kendisinin de soyledigi sekilde" mesaji kalmistir.

    film bence tamamen teror'un, teror ile teror yontemleri ile mucadele etmenin yanlisligini ortaya cikariyor. ote yandan israil yanlisi bir bakis ile "baska ne yapabiliriz ki?" diye de soruyor. ama yine ote yandan yine israil'i temsil eden baska bir karaktere "baska bir yolu olmali, bu dogru degil" de dedirtiyor.

    icerigi konusunda bunlari soyledikten sonra, cekimi ve kurguyu da oldukca begendimi soyleyebilirim. ozellikle sokak cekimleri hosuma gitti. atina sahnelerinde kendimi cocuklugumda samsun'da bir yaz gecesinde hissetigimi soylemek isterim.

    son olarak, filmde yapilan tum teror eylemlerinin ozellikle son derece amator olmasi ve eylemlerin bazilarinin ciddi hatalar icermesi dikkat cekici.

    benim filmden aldigim en kayda deger mesaj ise filistinlinin "araplar bizi sevmez, ama israil'den nefret ederler, o yuzden simdilik bize yardim ediyorlar" demesi idi. yalan mi dogru mu anlamak icin tarih bilmek yeterli.

    -- spoiler --
169 entry daha
hesabın var mı? giriş yap