12 entry daha
  • zamanlamanın had safhada önemli olduğu, gitmeden evvel gitmek ya da gitmemek üzerine düşünülüp taşınılması gereken bir film. mesela moraliniz bozuksa, yorgunsanız yahut aklınız başka yerdeyse gitmiyorsunuz; neşe ile coşuyor, sevdiklerinizle hisli bir gün geçiriyor ya da ona benzer bir durumda iseniz sinemaya koşabiliyorsunuz. vanilla sky "beğendim", "beğenmedim" yorumu yapılmazdan evvel herşeyden önce kesinlikle yorucu hatta daraltıcı bir film, ben filmi beğenmiş olmama rağmen çıktığımda dayak yemişim hissini üzerimden atamadım, alejandro bey'e bu insanı tartaklayan hikaye için tebriklerimi sunmadan edemiyorum. ayrıca penelope cruz ve tom cruise'un yaşadığı romansı kaldıramayacağınızı düşünüyorsanız yine aynı şekilde görmeyi erteleyebilirsiniz, ben kaldıramadım ve sinir sahibi oldum, önümde oturup öpüşen çifti ise tokatlamak istedim, ama belki sizin önünüze sivilceli ve gözlüklü bir mühendis oturur, ya da yanınıza öksüren yaşlı bir bey denk gelir, konsantre olamaz, layıkıyla hislenemezsiniz. şimdi özetler:

    - vanilla sky ismi iştah açıcı, ama filmin orijinal ismi abre los ojos, yani "gözlerini aç" elbette ki bu dondurma tabağı isimden daha makul. olsun biz amerikalıların detaylara yönelik isimlendirmesine alıştık. aramızda alışamamış olanlar varsa onlar da filme uygun bir nickname taksın, mesela ben avrupa sineması gönüllüleri için "benny the dog"u öneriyorum, hem anlamlı, hem tepkisel.

    - penelope cruz rolü sebebi ile olsa gerek bana dünya güzeli göründü, film boyunca onun pis bir yuva yıkan kadın olduğunu hatırlamaya çalışıp kendime hakim oldum. ya da olamadım. evet penelope cruz güzel bir insan, ya da şöyle diyelim, gönül gözü ile öyle. meğer ki penelope da sofia gibi bir insan olsun, nicole kidman bu durumda kızıl saçlarını ve buz mavisi gözlerini alıp tercihan ewan mcgregor'a meyletsin. her kadın sofia olmak isteyebilir. olmak istesin. olsun.

    - tom cruise film boyunca "meğer ilk defa aşık olmuşum" , "hayatımın kadını", "sofia, sofia, sofia" gibi söylemlerle puan topladı. her erkek david olmak isteyebilir. olsun.

    - yukarıdaki maddeye de bağlantılı olarak, filmde güzel bir ders var, o da şu: "eski kız arkadaşınızın arabasına binmeyin. eski kız arkadaşınızla samimi olmaya çalışmayın. asla eski kızarkadaşınız ya da muadili bir pozisyonda bulunmuş kimselere "bir arkadaş" muamelesi çekmeyin. or else. or else what? exactly."

    - günün birinde aniden "tech support" diye bağırmak hayatımızın geri kalanını değiştirebilir. ayrıca bugün hayatımızın, ee, neyse onu tamamen değiştirmek için bir şansımız var, ya da böyle hisli bir başka beyanat. gördüğünüz gibi hatırlayamadım. ama hislendim.

    - arada sırada mutluluktan kendinizi rüyadaymış gibi hissedecek olursanız korkun ve şüphe duyun. ben mesela sırf bu sebepten yaşamış olduğum 1 ayı geçen bir süreden çok fena kıllanıyorum, ama tech support diye bağırmayı da kendime yediremedim. i dare you sevgili sinemasever. (atilla dorsay tadını da son kelime ile vermiş olduğumu umarım)
378 entry daha
hesabın var mı? giriş yap