18 entry daha
  • daktilosunun basinda tik tik tik cinayet hikayeleri, romanlari yazan bayan fletcher’in basindan gecen garip olaylarin bir saatliklik bolumlerle anlatildigi dizi. kahramanimiz bayan fletcher’in butun arkadaslarinin, akrabalarinin, yegenlerinin ve de avrupa’daki eski dostlarinin baslarina surekli birseyler gelir. bayan fletcher da bu olaylari cozer ve cogu zaman cinayetle suclanan arkadaslarini avukat yardimi olmadan kurtarir. gittigi yerdeki polis sefleri veya detektiflerle baslarda pek iyi anlasamaz, ama kendi yasadigi yer olan cabbot cave’deki serifle arasi gayet iyidir. onunla cinayetleri tartisir, aksam yemege davet eder veya caya, kahveye cagirir. bu arada cayin yanina buzdolabindan sut cikarir, ama sutu oyle kutu veya sise ile ikram etmez, porselen sutluge koyar,ki bu cok zarif bir davranistir.

    ozel hayati gayet sade olan bir hanimdir, esini kaybetmistir ve zaman zaman bunu acisini soyler, ama hakkinda pek konusmaz, cunku cinayet sucundan kurtarmasi gereken insanlar vardir. hobileri arasinda kosmak ve herseyi sorgulamak sayilabilir. muthis bir gozlem yetenegi ve genis bir hafizaya sahiptir, bir gordugu resmi unutmaz, soylenenleri adeta kayit eder, ama arada bir gozlugunu nereye koydugunu unutur.
    kisisel not: ailecek izledigimiz bir diziydi.
17 entry daha
hesabın var mı? giriş yap