7 entry daha
  • bu uygulamanın tam olarak ne zaman yürürlüğe girdiğini hatırlamasam da, yakın geçmişte hayatımıza girdiğini hatırlıyorum. ilk zamanlar sanırım yine küçük bir tepki uyandırmıştı, bazı insanlar bu uygulamaya karşı çıkmıştı ama bir şekilde hayatımıza giriverdi.

    o günden bu güne gelinen noktada görüyorum ki bu yasak içimize öyle işlemiş, bu yasağa karşı o kadar sesimiz çıkmamış ki bu rezim durumla birlikte yaşamaya alışmışız.

    asıl içimi acıtan, yıllar sonra bu konudan tekrar rahatsız olmamı sağlayan şey ise geçen gün youtube'dan izlediğim kemal sunal'ın bir filminde geçen "çay yok bok için" sahnesi. her gün çok daha ağır küfürler duyduğumuz/kullandığımız halde bir film sahnesinde "bok" kelimesini duymak birden garipsememe sebep oldu ve anladım ki ne kadar da alıştırılmışız, uysallaştırılmışız.

    artık televizyonlarda "bok" kelimesini duyamıyoruz çünkü toplum olarak terbiyemiz bozulabilir. dünyanın en temiz düşünen, en temiz ülkesi olduğumuz için ve çocuklarımızı bu temiz ve masum ortamda yetiştirdiğimiz için olsa gerek böyle sözcükler hepimizin canını sıkıyor galiba.

    bu ve bunun gibi yasaklara hiçbir ses çıkarmayıp gittikçe kanıksıyor oluşumuz beni derin üzüntülere sevk ediyor ve yapacak hiçbir şeyim yokmuş gibi hissetmeme neden oluyor.
  • oha ki ne oha, sansür yürürlüğe gireli 14 sene olmuş.

    15 ekim 1999, milliyet
    şaban yasağı
    rtük, kemal sunal filmlerininin, küfürlü konuşmalar içerdiği gerekçesiyle geç saatlerde yayınlanmasını istedi.

    radyo ve televizyon üst kurulu (rtük), "şaban" karakteriyle bütünleşen kemal sunal filmlerini, "el kol hareketleriyle desteklenen küfürlü konuşmalar" yapıldığı gerekçesiyle çocukların izleyemeyeceği saatlerde yayınlanmasını karara bağladı. kurul yayın kuruluşlarını da bu konuda "yakından izleyeceğini" bildirdi.

    üst kurul'un önceki gün yapılan toplantısında bu kez, "güldürü içerikli yerli filmler" ele alındı. rtük tarafından yayınlanan bildiride, "her ne kadar izleyici tarafından ilgiyle izleniyor olsa da, içeriğinde argo sözcüklerin kullanıldığı, el kol hareketleriyle desteklenen küfürlü konuşmaların yapıldığı görülmektedir" denildi. kararda, filmlerin özellikle çocukların ve gençlerin televizyon izledikleri saatlerde de tekrar tekrar yayınlandığına dikkat çekerek şöyle denildi:

    "ülkemizde çocukların günde ortalama 4 saat televizyon izledikleri ve televizyondan doğrudan ve dolaylı olarak ciddi şekilde ekilendikleri, televizyon filmlerindeki kararterlerle özdeşleştirdikleri, o karakterler gibi konuşmaya çalıştıkları, onlar gibi davrandıkları bilinmektedir. bu bakımdan yayın kuruluşlarına görev düşmektedir."

    rtük, kararna gerekçe olarak, "şark bülbülü" filminde geçen farklı 23 müstehcen kelimeyi gösterdi.
  • sansürün yürürlüğe girdiği sene rtük başkanlığı yapan kişi kutlu savaş'mış.
hesabın var mı? giriş yap