• osmanlı ile batıda litvanya ve polonya'yı yavaş yavaş ve onlar bana saldırdıkça annexlediğim, riga sahillerinde ezanlar okuttuğum, girdiğim her roma-germen imparatorluğu şehrini imparatorluk şehri olmaktan çıkardığım, kuzeyde rusya ile bozulmaz bir dostluk kurduğum(para yemeye alışan, söz dinlemeye de alışır) avusturya'yı ince ince hediyelerle pasivize ettiğim, doğuda ise van'ı memlüklülere, erzurum'u safevilere hediye ettiğim muhteşem oyundur. şu an bütün balkanlar ve doğu avrupa, doğu-baltık sahilleri müslüman. polonyalı, macar, ruten, alman ve litvanyalı osmanlılar müslümanlıkta birbirleriyle yarışıyor. sıra elbet doğuya da gelecek, fakat önce bütün almanya'da saba makamında ezan okutmam lazım.

    edit: bu arada kanuni sultan süleyman daha şehzadeyken avda ölünce osmanlı hanedanlığı tarihdışı bir aileye dönüştü, ben de atatürk'ün 1923 yılında yaptığını daha 1500'lerin ortasında yaptım. alayını sürgün ettim, önce noble republic'e(soylular cumhuriyeti) kısa bir süre sonra da administrive republic'e (daha güzel bir cumhuriyet ama uzmanlar cumhuriyeti gibi bir şey galiba) geçtim. dört yılda bir seçim oluyor, memnun olursam istikrar diyerek başta tutuyorum memnun değilsem gömüyorum sandığa. şu an doge ali çerkes ile dünyaya hükmediyoruz. allah utandırmasın.
  • strateji oyunlarını kategorize edersek bu oyun en ağır strateji oyunu kategorisinde yer alır. sabırsız davranan savaş yoksa ne eğlencesi var oyunun diyenlere göre bir oyun değil. tamamen sabır, kararları getirisi götürüsünü hesaplayarak vermeniz gereken çok ayrıntılı bir oyun. bir bakımdan hoş, diğer yandan bu kadar ayrıntı içinde oyun oynamada temel amaç olan eğlence unsuru, stresli bir hal alabiliyor.

    öncelikle ilk oyununuzda alırım osmanlıyı fethederim dünyayı beklemeyin. bu oyun bir total war değil. 2-3 sağlam orduyla düşman ülkenin bir ucundan girip diğer ucuna kadar fethedemezsiniz. ilk oyununuz deneme oyunu olsun. ve kendi tecrübelerimden ilk oyunda karşılaşacağınız sorunları yazayım :

    -sağlam ordularım var şu heriflerin 3-5 şehrine dalayım demeyin. eğer savaş çıkarma sebebiniz yoksa (casus beli) savaş sırasında iç isyanlarla uğraşırsınız. manpower'ınız (sol üstte) yeteri kadar fazla değilse savaşın ortasında eriyen ordularınızı seyredersiniz, ayrıca bir anda saldırdığınız düşmanın müttefiklerini sizin kalelerinizi kuşatmış halde bulursunuz. ayrıca war exhaustion diye bir illet var ki savaş yorgunluğu demek, asker kaybettikçe artan sizlere isyanlardan isyan müjdeleyen bir durumdur. o sebeple uzun bir savaşa girmeyi asla düşünmeyin hedefinizi belirleyin en uygun zamanda yıldırım hareketiyle ele geçirip war score denen kısım yüksek iken barış karşılığında şehirleri talep edin.

    -tek tüfek takılırım dosta ihtiyacım yok demeyim güçlü devletlerle müttefik olmaya çalışın.siz savaşa girdiğinizde hayat kurtarırlar.

    -oyunda mal gibi sene 1500 oldu şu amerika niye hala açılmadı diye beklemeyin. national ideas kısmından brave new worlds'ü seçip gemilerinizin başına explorer, ordularınızın başına conquistador geçirerek siz keşfediyorsunuz ki çok geç kalındığında yerliler yerine sizi portekizliler, fransızlar karşılıyor

    -teknolojiyi kısıyorum para basarak hiç zarar etmiyorum üstüne kar bile elde ediyorum diyen sevgili oyuncu, enflasyonunu uçurdun hayırlı olsun ben bunu fark ettiğimden enflasyon 60'da idi. government teknolojin 32 olunca açılan tax assesorsları inşa etmedikçe o enflasyonu da düşüremezsiniz

    ben castille ile başladım kolay olur diye, oyun sonunda güney amerikayı fransız ve portekizlerle paylaşmama karşın kuzey amerikanın batısında, rusyanın doğusunda, güney afrikanın güneyi komple ve avustralyanın doğusu bende idi. aragon'u ele geçirip bir türlü ispanya'yı kuramadım. çünkü aragon denen sevimli sinsi devletimiz dönemin en güçlü üç devleti ile ittifak kurmuştu: portekiz, ingiltere ve fransa. bir savaş açsam sadece fransa benim yanımda yer alırdı ki sömürgeleşmenin her yerinde portekizle dip dibeyim. kaybım kazancımdan yüksek olacağını göze alarak oluşturamadım ispanya'yı. buna karşılık osmanlı'nın hazırlıksız bir anını yakalayarak kuzey afrikanın bir kısmını ele geçirdim

    son olarak 1821 senesinde oyun bittiğinde bir hikaye ekranı gibi bir şey var onu okurken castille'in gerçek tarihini anlattığını sanarak," vay anasını resmen tarihe uygun oynamışım yok artık" falan derken, benim oyunumun tarihçesi olduğunu madagaskar'ın ele geçirilişinin anlatıldığı yerde anladım.
  • oyundaki tekniklerim;
    1-her zaman bir ticaret devleti ol.
    2-az şehrin olsun ama hepsi gelişmiş olsun.
    3-kıyımdaki irili ufaklı devletleri vassalım yaparım.
    4-özellikle 1700 yılına geldiğimde avrupadaki tüm devletlerle savaş halinde olurum ama asla barış antlaşması imzalamam çünkü oraları işgal altında tutmanız üretiminizi 2-3 yıl içinde %300 arttırır yani geliriniz artar.
    5-genelde hollanda devletini alır ve sadece adaları kolonileştiririm çünkü adalara erişim zordur.hele gemileriniz varsa daha iyi savunursunuz.
    6-denizciliği denize sınırı olan şehirlerde geliştiriyorum,karacılığı ise denizle bağlantısı olmayan şehirlerde.
    not:şuanda yıl 1780 ve 600 bin kişilik ordum 300 tane gemim(100 avrupa-100 hindistan 100 amerika) 40 tane şehrim var.
    ordunun 300 bini avrupa'da (sadece 20 şehir) diğer 300 bin askerde yarı yarıya hindistan ve amerika'da.aylık gelir -bitirmedim savaşlar sayesinde- 25.000 ducast enflasyon oranı %0 ticari %149 üretim %160.
    ideallerde ticaretle ilgili tüm idealleri aldım.ulusal insan gücü değiştirici var.milli banka.ordunun moralini arttıran millitary drill ve ordu maliyeti düşürücüyü aldım.
    oyunu bırakasım gelmiyor ama artık yeni ülkeler seçip onları super power yapmam lazım.
  • oyunda sömürgecilik yapmayın çünkü sömürgecilik çok maliyetli bir iş.özellikle portekiz,ispanya,ingiltere gibi ülkeleri gözlemleyin.örneğin ingiltere manhattan şehrini sömürüyor ve nüfusu 1000 kişiyi bulduysa hemen şehir oluyor,tam bu esnada manhattan şehrinin yanında kolonileştirilecek bir şehir varsa orayı koloniniz yapın.zaten size savaş sebebi gelecek ve manhattan şehrini hiçbir şey yapmadan ele geçireceksiniz,bu sınırınız bulunan diğer sömürgeler içinde geçerlidir.
    not:unutmayın denizcilik çok önemli,denizcilerin moralini arttıran bir idea var onu alın net bir şekilde yoksa yüklü paralarla kurduğunuz donanmayı bir gecede yok ederler.teknik destek sağlayabilirim.sorabilirsiniz.
  • arkadaşlar herhangi bir teknolojiniz 12 olunca onda devam edin 16'ya kadar yolu var,tık tık gidiyor.
  • karantina günlerinde çözebildiğim oyun.

    ilk olarak en basit hali ile aksiyon yok,tv de program izler gibi izliyorsunuz,arada ülkeniz hakkında karar alıyorsunuz.
    sabır sabır sabır.ilk başta hızlı gideyim her ülkeye savaş açayım derseniz mutlaka sizi tokatlıyorlar.

    orta seviye ingilizce bile yeterli olmuyor.sözlük açık oynamak en iyisi.stability çok çabuk düşüyor,en ufak olaydan etkileniyor ve yükselmesi seneleri buluyor.düşükken gelirler vb.her şey yavaşlıyor ve sizi ilerletmiyor.size ileri sarmak kalıyor.

    prestige de ayrı bela.para kazanmak ise bende hala bir bilinmeyen.bir çok forumdan yazılanları okudum ama efektif artış olmuyor.hilesiz 1600 lara geliyorum ama oyundan marjinal faydayı alamıyorum.savasa girsem asker yetmiyor,stability düşüyor isyan çıkıyor,borç günü geliyor ama bende para yok.sanki kemal sunal “atla gel şaban”daki manava dan,bakkaldan kaçış sahnesindeki gibi birinden yırtsam biri yakalıyor beni.sonuç onca saatim boşa gitmesin diye baştan başlıyorum.

    yardım edebilecek dostları bekler korona günlerinde vaktiniz bol ise oynamanızı tavsiye ederim.
  • oyunu avrupa ve akdenizdeki ülkeler ile primitive nationlar icin çözdüğümü düşündüren gelişmeler yasadigim harika slow time ticker oyun. simdi stratejilerde ortak noktalara bakalım:

    --- sliderlar göründüğünden daha onemli:

    - uygun bir planlamayla centralised vs decentralisedda sola kaydiginizda production efficiency, tax rate, spy defence artıyor, inflation reduction bile veriyor. bunların hepsini büyük bir devleti yönetip vatandaşı sömürebilmek adına istiyoruz, ancak merkezileşme baskısıyla ya stability düsecek ya da yerel, milliyetçi ve hatta dinci isyanlar cikacaktir, bunları bastırabilmek icin land techte cagini yakalamış orduları full maintanenceta beslemeniz lazım, o da para demek. demekki once para kazanıyoruz ve teknolojiyi takibi kolaylastiriyoruz.

    - benim favori tercihim, eğer opm (sehir devleti) veya ufacık bir ülke seçmişsem ve ticaret merkezim (centre of trade, cot)'im yoksa oyundaki ilk 5-6 slider hamlesini free trade yönüne çekiyorum. bu kendi topraklarındaki cot'imde compete chance azaltsa da yurtdisindaki sansimi artırıyor. özellikle bu slider pozitif olunca compete chanceleri 30-40%tan 70-80% bandına ciktigini görebilirsiniz. bunu görmeden hiçbir cot'e merchant yollamayın, siz compete edersiniz, adamlar compete eder, paranizi carcur edersiniz. hele ki corfu, rodos gibi 2 base tax opm ile oynuyorsanız o yıllarca cabayla biriktirdiğiniz yüzlerce dukatin carcur olusu caninizi sikar, boşverin kasmayın, uygun compete chance bekleyin, sonra o cot'i domine edin, yavaş yavaş once 2ser, sonra 5er 5er doldurun tüccarları, gücünüz nereye yeterse, orada da yüksek prestijle zengin cot'lere çökebilir, sizi outcompete etme sanslarini çok azaltabilirsiniz. hele ki en zengin cot'leri 5 merchantla doldurunca artık hem researche daha çok para aktarabilir, hem de hazineye para aktarmaya baslayabilirsiniz, bunlarla beraber gelen trading in x, y, z gibi harika bonuslar da isinize gelecektir. ama inflationla aranizi iyi tutun, çok yuksegi hoş degil. trade tech lvl 15 ile monopoli olma sansiniz var, eğer trade techte arayı çok actiysaniz her cot'i domine edip 6sar tane tutabilirsiniz, ancak bir savas ya da artan infamy durumunda elinizde patlayabilir, bir de teknolojide arkadan yetişip gelen merchant republiclerin gücüyle kapismaniz çok olası degil, oraları zamanla monopoli yapmaktan vazgecin ve hatta onlara rakip olacak kendi cot'inizi yaratin.

    - teknolojiyi takip demistik, tech cost azaltacak yone doğru ilerleyin, bu serfdom vs free subjects'te pozitif olmasak da 0a gelmek demek, ki zaten spy defence icin bunu istiyoruz da. serfliği ancak ve ancak infantry ve galley spamliyorsak kullanmamız lazım, yoksa bildigin cop bi slider, ancak fazla free subjects de her stability lossta daha çok zaman kaybetmeye neden oluyor, çünkü stability azalmisken onun doğal yollarla yükselmesini beklemek demek tax revenuedan, compete chanceten, ordu moralinden vs mahrum kalmak demek, hele ki negatif stability ülkedeki eski yaralari kasıyor, milliyetçi ve dinci isyanların türemesini tesvik ediyorken.

    - innovative vs narrowminded'da da bunun etkisini görmek mümkün, ancak fazla innovation soyle dezavantajlarla geliyor: 1) misyoner cikaramiyorsunuz, sonradan daha fazlasını çıkarmak adına hristiyan ülkelerin reformasyon zamani çıkarabilecekleri +yearly missionary decisionlari beklemesi gerekiyor, o da zamanında gelmezse protestantism yayılmaya basladiginda, ya da o sirada yapacaginiz genişlemelerde topraklarınıza katılan bu zindiklari convert edecek misyoneriniz kalmıyor, o da tax reduction ve high revolt risk olarak size dönüyor, kotu o is. 2) pozitif sliderda kalmadiginiz zaman colonial growth bonusunuz olmuyor, butun kıtayı tek basınıza kolonize etmeye calisirken ya colonial growth advisor tutmanız lazım, ki navy tradition olmadan iyisini yetiştirmek zor, sansiniza kalmış bir durum, ya da national idealardan birini erkenden land of opportunity seçip feda etmeniz lazım, oyunun basinda ise yarayan çok daha güzel idealar varken hem de.

    - gelelim orduya. genisleyen, cihanşümul bir imparatorluk hayaliniz varsa arada çaktırmadan ofansife doğru kaymakta fayda var, eksik kalan defansif taraf icin ileride bi engineer corps almanız o eksikligi dengeliyor zaten, onun karsiligindaysa leader shocklar, army moralelar kazanıyorsunuz ki bu, size girdiğiniz her savaşı, her meydan muharebesini daha az adam kaybederek kazanmanız seklinde geri doner, inanmayan france 1789 baslangicindaki sliderlara baksın ve birkaç sene napolyon'un ıspanya'daki kuvvetleriyle oynasın. büyük kucuk ülke demeden ofansif gitmek, hele genişleme alanı bulduysanız en iyisi gibi duruyor. disiplin de onemli, çünkü onun sayesinde morali azalan orduların stackwipe olması ihtimalini hesaplıyor oyun, ancak oyunun basında fazla qualitye abanmak da manpoweri azalttigindan ve reinforce speedi azalttigindan uzun savaslarda can sikabilir. o da mercenary ordularıyla çözülebilir, lakin çok pahalı ve bambaşka bir dünyaya götürür sizi o, ülkenizin vatandaş askerini meydan savaşlarına sürmeye hiç benzemez**.

    --- genel tavsiyeler
    - borc yigidin kamcisidir, loan almaktan çekinmeyin, ancak mutlaka bir de banker advisor alin ki interest icin fazla para ödemeyin, avusturya falan çok şanslı o konuda fuggerlara izin veren bi national decisionlari da var. hazineye para aktarıp az bi miktar enflasyondan da kaçınmamakta fayda var, zaten teknoloji olarak cevrenizden geriye dusmuyorsaniz mutlaka para biriktirin, bi sekilde lazım oluyor, hele hele manufactury, refinery, university, fine arts academy insa etmek icin bol keseden harcamak gerekiyor. sadece ülkeyi borca bagimli hale getirmeyin, çünkü 5ten fazla loan alıp ödeyemez hale gelirseniz ülke cokuyor, decentralisation artıyor ve onca yıllık emek bir anda cop oluyor.

    - onca yıllık emegin cop olması cinsinden: planlı olarak başlatıp ulkenin cehresini değiştirmek istemiyorsanız (revolutionaries, istediginiz dinin zealot isyanlarıyla başkenti ele geçirmesi vs) asla isyancıların basarili olmasina izin vermeyin. noble rebels butun sliderlari aristocracy ve serfdoma cekecek, peasant rebels free subjects ve decentralisationa ilerleyecek, nationalist rebels da centralisationi azaltacaktır, ülkenizin cikarlarini koruyun. komsularinizda patlak veren colonial independence movementlara da bakin, hele 1700lerden sonra, zira bir koloni devleti bagimsizligini ilan ettiğinde core toprak varsa sizin topraklarınızda da isyan ediyor ve elinizden cikiveriyor, savaşın icine dahil oluyorsunuz. ayni sekilde legitimacy ve prestiji yüksek tutmaya calisin ve weak claim olsa da heirsiz kalmamaya calisin (yazar aslında burada firsatinizi bulduğunuzda admin republic olun diyor, her ne kadar oteki rejimlerle de devleti yönetmek mümkün olsa da oyun aslında sizin dünyayı toprak olarak ele geçirmekten öte kuresel ekonomiye hükmetmenizi bekliyor. eurocentric oyun iste, nabacaksin).

    - royal marriage, royal marriage, royal marriage. o diplomatlar bos durmayacak, kendi din grubundan her devlete royal marriage istegi yollayın, reddetseler de maybe diyorsa yine yollayın, o yapay zekanın farklı bonuslari vs. toplayıp (x vs x+1) gibi bir agirliklandirma yaptiginde rasgele verdigi bir karar çünkü ve oyunun basında gördüğünüz oyun zorluğu menüsündeki diplomacynin yildizlarini artırmak icin kullanabileceğiniz en kolay metod. katolik bir ülke olarak avrupa'nin neredeyse butun monarşileriyle evliliğiniz oldugunda oyunun kolaylastigini goreceksiniz. royal marriage + high prestij ve legitimacy, hele ki kendi strong heirleriniz varsa ve marriage policy decisionlari geliyorsa hanedanın yayilmasini saglar, hanedan yayılınca her yeni kusakta rm yapmak kolaylasir, rm sayısı legitimacy de artırır, regency councilin -4%i icin bulunmaz ilaçtır. bir noktada o kocaman devletler, hele ki sinirlerinizi genişletmeye başlayıp palazlanmaya baslamissaniz size ittifak teklifi yollar. iste o sizin sansiniz, hele ki heirless kalırlarsa personal union kurmak ve zaman icinde bu güzide ülkeleri de topraklara katmak isten degil. farklı kulturlerdeyseniz veya boyunuzu asan bir ülkeyi pu yaptıysanız size insult yollayarak relationi düşürüp pu bitirmek isteyecektir, onun da hacki hazır: savas halindeyken o insultlari yollayamiyorlar, dolayisiyla o büyük ülkeyi kendi cikarlariniz icin pu devletlerinizi sürekli olarak savaslara davet edin, gerekirse dünyanin oteki tarafındaki primitive ulkelere savas acin ve o sirada ya hediye yollayarak, ya da kabul edeceği diplomatik hareketleri yaparak iliskiyi 0in uzerine tasiyin. bir de sunu kabullenin: bu rm stratejisi çok op bir şey, ve ai bununla human playerla olan iliskisine bazen -50 -100 atarak savasabiliyor, hakkaten ne oldugunu anlamadan adamlarla bi kere rm yapmiyorsunuz, birkaç sene sonra weak claim to throne diye görüp ülkeye bakıyorsunuz, iliski -150. sacma ama oyunun dinamiği bu.

    - wrong culture: yani basinizda kendi kültürünüzden insanlar var, ama baska kültürden bir monarkin egemenliği altında mi? çözümü kolay, fund patriots! bunun icin güzel orneklerden bavarya baslangici ici franken, baden, lorraine ve switzerland baslangici icin sundgau, hesse baslangici icin westfalen, hansa ve saxe-lauenberg icin danimarka annexledikten sonra holstein ve brandenburg baslangici icin oberlausitz verilebilir. yukarıdaki metodlarla parayı kazandınız, spylariniz emirlerinizi bekliyor. salin gitsin bu topraklara. basarili oldukları zaman cogu kez basına bela oldukları ulkenin yapabilecegi bir şey kalmadigi gibi, patriotlar size sadik olduğu icin toprak bir noktada size gececektir. hele ki claims on our rivals ile core verilmişse ya da missionda cikmissa ve savas acip kendinizi minnacık devletçik halinizle bohemya avusturya burgundy fransa vs ittifakıyla savaşırken bulmak istemiyorsanız, gorevi tamamlayıp uncontested claimsten oturu prestij kaybetmenizin onune geçer,biriktirdiginiz paralarla bu degerli topraklara butun binaları ve hatta manufacturyleri de diker, acayip kâra geçersiniz.

    - buyuk devletlerle nasıl savaşmalı: siz de büyük devletseniz vassallarinizla beraber harekete gecin, büyük ordularınız kudretli generallerinizin liderliğinde dusman devletin büyük ordulariyla savaşsın. bir kere kaybetmeye basladiklarinda eğer disiplin seviyeniz, ordu moraliniz ve land techiniz iyiyse artık dusman ordularını takip edip bir noktada stackwipe yapmaya calisin, bu arada vassallariniz da sehirleri kuşatsın, ufak müttefikleri yok etsin (vassal storm), dusmanın ordularını yok edince siz de kuşatmalara katilirsiniz. yok ortanca büyüklükte bir devletseniz, mutlaka bir büyük devletle müttefik olun ve savaşı onların ülkesine cekin, siz de bir büyük ordu ile attrition yemeden dusmanın ufak tefek kusatmalarini ve reinforcementlarini kesin, stackwipe yapın. bir noktada dusmanin orduları yok olursa o zaman carpet siege yapin ve olabildiğince fazla prensi release edin, topraklarını parçalayın, core iddialarını elinden alin, yetmediyse para isteyin. kucuk devletseniz ve büyük devlet size savas acmissa da gecmis olsun, dua edin sizi garantiye alanlar ve sphere of influence'a koyanlar saldırgan devleti yenebiliyor olsun, ordunuzu tatile yollayın, gemilerinizi uzağa bir yere park edin. bu durumun bir istisnası var: yani basınızda bir büyük devlet carpet siege'e uğradı, orduları yok oldu ve utanç verici bir anlaşma mi imzaladı? hemen siz de savas ilan edin -zaten büyük bir ihtimalle ittifak anlaşmaları da iptal edilmiştir, ve başkenti basta olmak uzere siz de carpet siege yapin. core hakkiniz varsa simdi alin, baska turlu alamazsınız zaten ve en onemlisi sizde hak iddia ettigi corelari ve diger büyük devletlerle yaptigi anlaşmaları iptal edin.

    --- bu durumda ortalama bir oyun nasıl oynanabilir, en fakir ülkelerle dahi nasıl oyun domine edilebilir?

    - 1399, oyunun ilk günü: butun sliderlarla government teche abanilir, cunku gov tech 4 ile ilk idea olarak shrewd competing practices lazim. ai genelde prod tech 4 icin kasiyor bu arada, dolayisiyla constable da ayni zamanda size gelecektir. gelir gelmez constable binalarını highest tax baseden itibaren dikmeyi ihmal etmeyin. büyük devletlerde stability onceliğiniz olsun, dediğim gibi, masada para bırakmayın ve verilen gorevlerle bedavaya genişlemeye calisin. ilk slider hamlesi icin yukarıda söylediklerime bakin, mesela hollanda ve lorraine gibi feudal monarchyler, frankfurt, aachen gibi admin republicler zaten neredeyse hazır konumdalar, bundan sonra piyasayi domine edebilirsiniz. digerlerinde yukarıda bahsettigim sekilde slider hamlesi yapmaya baslamak şart. ilk gunden itibaren eğer magistrate gerektiren is yapmıyorsanız (join hre, promote cultural unity, nadiren iyi bir fikir olan settlement policy, bina inşası) bu arkadaşları da cultural tabde commission painting ile, a beautiful tapestry ile, national epic ile, support the florentine school ile meşgul edeceğiz ki 5-6 yildizli advisor üretebilen bir makineye dönüşelim. army tradition 15% görünce oyunun basinda last jousting tournament mutlaka alin ki oyunun erken devresinde güzel generalleriniz olsun. ıslami ülkelerde bu kültür isini adopt the divani script ve khalifa ile sheik-ul islam makamlarıyla yapacagiz, primitif dinlerde de isimize gelen butun dini ve milli kararları almaya calismaya calisacagiz. primitif ülkelerde sliderlari fort 1 yapabilmek icin land teche tavsiye ediyorum, tribal yönetim bicimlerinde isyan bol olur, ordular dandik olur, en basit ic savas onyıllarca surer, fortunuz olsun her turlu topraginizi kontrol altina alirsiniz. zaten culture artınca gov tech ve trade tech advisor alip tech acigini kapamaya baslayabilirsiniz.

    - rm yapabilen butun uluslar icin herkese rm yollamaya baslayin, topraklarınız bölünmüşse ask for military access yollayın, isyan bastırabilmek çok onemli. pu altında misiniz? ittifak bozun, insult yollayın, iliskileri 0in hemen altında tutun. vassal misiniz? ittifaki bozup, diger vassallar ve suzeraninizla evlenin ve vassallarla iliskileri geliştirecek her turlu hamleyi yapın, (suzeranla 190 üstüne cikmayin annex olursunuz mazallah), ancak daha oyunun bası, para biriktirmek onemli. orta güçte bir devletsiniz ve oyunun gidişatında büyük devletlerin uzerinizden gecme ihtimalinden mi korkuyorsunuz (mesela milan, savoy, brabant)? oyunun ilk gununu baslatmadan rm gondermek yerine butun büyük devletlere very likely veya likely diyorsa ittifak teklif edin. biri kabul edecektir, o da sizin sigortanız olacaktır. iliskinizi hemen rm, military access, proclaim guarantee ile guclendirin, ancak bazı büyük ulkelere de çok bel bağlamayın. mesela fransa ve ingiltere mutlaka savaşacaktır, hre mutlaka her turlu savaşın icinde kalacaktır, avusturya kendini ısviçre, milan, bohemya ve macaristanla peyderpey bi savasin icinde bulacaktır. savasa cagriliyorsaniz manpower, toplam forcelimit ve regiment sayısına bakin, dusmanlarinizin stackleriyle karsilastirin, stackwipe olma, işgale ugrama ihtimalizin olduğu, kaybedeceginiz savasa bosu bosuna girmeyin. işgale ugradiginizda war exhaustion artacak, tax baseiniz yok olacak ve prestijiniz azalacaktır, isyan riski artacak ve toplumun icindeki eski yaralar kasinacaktir. onun yerine yeni acilan binaları en çok gelir getirecek ve stabilitiye katkida bulunacak sekilde dikmeye calisin.

    - cot compete chanceleri kovalamaya baslayin, 60% üstündeyse 2 tüccar yollayıp low autosende sabitleyebilir, 70% üstündeyse medium autosend ile 5 tüccarı hedefleyebilirsiniz. sansinizi artırmak icin tüccarları bol bol yollayın, mesela 2den 5e cikmak icin 5 tüccarı yedekte bekletmek sizin sigortanizdir, rahatça cot domine edersiniz. buradan kazandiginiz ve hazineye aktarmaya basladiginiz parayla yapacaginiz en iyi yatırım bir filozof almak olacaktır. garip gelebilir ama sebebi su: bu prestij kazandıran abimiz sayesinde cot compete chance artar, hem diplomatik gücünüz artar, bu sayede yeni ve büyük müttefikler bulma sansiniz artar. ufak ve orta boylu devletken isinize en çok yarayacak şey de budur. yüksek prestij, artan diplomatik güç ile yavaş yavaş bir diplomatik güç olmaya basladiginizi, habsburglardan fazla ülkeye hanedaninizi yaydiginizi, pek çok ülkeye pu alabildiğinizi fark ettiginizde artık o cephede rahatsiniz. para birikmeye başlayınca, aylık kazancınız imkan verdigi ölçüde yeni advisorlari almaya baslayin. normalde ikinci advisor olarak trade tech tavsiye ederim, boylece cot hegemonyasını oyun sonuna kadar koruyabilirsiniz, ucuncusunu de university kuracaginiz lvl 16ya kadar gov tech advisor tavsiye ederim. gov tech 4 aldıktan sonra kazandiginizi 18 dukaya kadar prod teche atarsanız zamanla prod techte ustunlugunuz artar, diger advisorlarla da gov ve trade techte zamanın ötesinde gelişmeye baslarsiniz. zaman icinde butun techlerde herkese fark atmanız bu stratejiyle isten bile degil, mesela opm olarak 1700lerde herkes lvl 30 civarındayken lvl 50ye dogru açılan prusya ve napoleon donemi land tech lvl ordularla turn tables yapıp korkulan bir kuvvet haline gelebilirsiniz. ha tabii bunlar ufak devletler icin geçerli, büyük devletler bu sirada missionlari takip edip, tarihi surecin icinde yaptıkları atilimlari ve fetihleri yapmalı ve pahalı ordularına ragmen teknoloji yarısından kopmamaya calismali.

    - kucuk ve orta boylu devletlerin denize kiyisi varsa harika, zira gov tech lvl 9 ile ikinci idea geldi. quest for new world hele ki gov tech advisor sayesinde herkesten once size gelmişse ilk büyük geminiz ve explorerimizle madeira ve canarias'a yollanıyoruz ve bos bulursak hemen kolonize edip sehir yapıyoruz. oyun dinamiklerinde madeira, canarias ve azores avrupa toprağı sayildigi icin tariff degil production geliri elde ediliyor ve bunlarla beraber cape verde'yi de kolonize ettigimizde avrupalilarin kolonicilik hayallerini biraz zorlastirmis oluyoruz. gercekten kolonicilik yapmak isteyin ya da istemeyin, buraları alabiliyorken almak onemli, faydasını 100 yıl kadar gecikmiş avrupalılar karayip adalarını 1550lerde anca kolonize etmeye calisirken sessiz sakin yayildiginiz 50 yıl boyunca goreceksiniz, o sirada bir de cot sahibi olursanız harika. (primitif ve müslümanların ülkelerin de yapabilecekleri bir baska şey, lokal barış ortamını sağlayıp kendi hinterlandlarinda kara yoluyla kolonicilik yapmaları, boylece western power gelip colonial casus belli ile ucuz infamy ile sizi ele geçirmeye basladiginda saklanabileceğiniz, gerilla savaşı verebileceğiniz topraklarınız olur, western arm trade icin kasmanıza da gerek yok, bir an once kac kere westernise olmanız gerekiyorsa onları tamamlayın, daha detaylı aciklayacagim asagida.) kolonilerinize fort 1, deniz kenarıysa dock, constable ve church mutlaka dikin, en çok isinize yarayacak seyler bunlardır zaten, bir de overseas territory kadar big ship lazim, onun da ucuzu light ship basmaktan geciyor. kolonicilik yapamıyor musunuz? ufak devletseniz ikinci adim national trade policy ile ticaret gelirlerinizi katlamaya baslayin, gov tech lvl 10'de formalise scales and measurements mutlaka alin. büyük devletseniz military drill ile o an isinize gelecek diger fikirleri almaya baslayin.

    - bu sirada hre'desiniz ve imparator mu olmak istiyorsunuz? monarşi iseniz o da zor degil, sadece electorlarla iliskileri geliştirmek gerekiyor. rm mümkünse yapın, diplovassallik mümkünse mutlaka yapın ama en subtle hareket: ask for military access mutlaka yapın, baktınız isyanlarla mücadele edemiyorlar, askerlerinizle yardımına gidin. iliskinizin bedavadan 10-20 puan arttigini göreceksiniz, ve tabii ki elbette send gift. ama bir o kadar onemli detay da too small nation/large nation in hre. o yüzden belli bir büyüklüğe gelmeden boyle saf metotlarla imparator olmanız çok zor, yani kendiniz elector prince olup zıttına oy vereyim blok bolunsun diye kasmaya degmiyor. o halde gizli silahimizi cikariyoruz: internal hre wars. imparator daha reformları geçirmeden once valid casus belli olan savaslara ittifakı yoksa katılmıyor ve bazen bir ton ufaklık opm'in birbirine girdiği, 2-3 binlik ordularla milletin birbirini ezdiği savaslar oluyor. bunları takip edin ve elector princelerden bazıları da bu savastaysa bir sekilde savasa dahil olmaya calisin. alliance casus belli bulabileceğiniz en ufak valid casus bellidir, ama bir sekilde savasa dahil oldunuz diyelim. siz ki opm olsanız dahi ticaretten parayı bulmuş bir devletsiniz, birkaç sene forcelimitten fazla ordunuz olsa da sizi kesmez. regiment üretin, manpower recover edin ve savasa dahil olun. 2-3 binlik ordularla birbirini kuşatmaya calisan bu opmlere 10 binlik ordunuzla girip stackwipe edin ve elector princeleri vassalize edin. goreceksiniz ki o yeni vassallariniz +200 relation ve +250 being a vassal or in a union buffi ile artık sizi destekliyor, ancak bu size genelde 4 infamy yazar ve -40 debuff verir. onları da yok etmek icin noncore province varsa embassy kurun, diplomat advisor alin ve dua edin ki monarkinizin diplomasisi yüksek olsun - bu arada hre icinde noncore province almanın neredeyse hiçbir anlamı yok, unlawful territory eventi gelince gorursunuz zaten, o yüzden mümkünse ihtiyacınız kadarını alin, promote cultural unity ile yuttuğunuz devletin doğal sinirlerini ufaltip release as vassal yapın, hem infamyniz de düşer. bu sekilde butun electorlari "ikna edip" imparator olabilirsiniz. ne faydası var diyecekseniz: imparatorken bir büyük devletin de yardımıyla hre icinde huzur ortamını saglayabilir, imperial territoryleri geri kazanabilir, prensleri hayata geri dondurup, reformation doneminde convert edip imperial authority kazanıp reformları seri sekilde geçirebilirsiniz. erbkaisertum ile zaten bu electorlara da ihtiyacınız kalmayacak, revoke privileges ile hepsini vassaliniz yapacaksınız ve oyunun esas zevkli kısmı o zaman ortaya çıkacak. vassallariniz ittifaklik teklifinizi kabul etmek zorundadır ve sonrasında hre icindeki büyük kucuk butun devletler olarak birleşip diger büyük devletlere vassal storm yapma sansini bulursunuz.

    bu söylediklerim avrupa ve akdenizdeki oriental ve western tech ülkeler icin uc asagi bes yukarı ayni gidiyor 1650lere kadar, sonra aradaki fark acilabiliyor, dikkat etmek lazım. peki ya daha primitif bi topraktaysak (muslim, ındian, east asian, west african, central american...)? o zaman önceliklerimiz değişiyor:

    - fort 1, church ve armoury en onemli binalar, constablelari da mutlaka dikmek lazım. teknoloji olarak beyaz adamla mücadele etmek mümkün bile degil, yapılabilecek tek şey kıyıya ciktiklari anda westernise olmaya hazır olmak. o da nasıl olacak? centralisation ve innovation kasacağız, oyunun basından itibaren o yone giden butun eventleri bekleyeceğiz, quality ve land sliderlari da onemli, amacimiz ilk saldırıya karşı dayanabilmek.

    - westernise dememizle beraber feci stability kaybedeceğiz, ülkede enteresan olaylar olmaya baslayacak, belki sadece 2 regiment isyan çıkacak, belki 20, belki advisor olecek, belki tüccarları kaybedeceğiz, belki decentralisation isteyecekler ancak bunların hiçbirini yapmanıza gerek yok. onemli olan military modernisation, o decisionla bir üst seviyeye cikmis tech treemiz askeri teknolojimizle eşitlenecek ve stabilize olacağız, tabii 6 stability kaybettikten sonra. o yüzden cogu kez yapmamız gereken şey, ilk resist westernisation eventini yakalamak -çünkü büyük bir ihtimalle military modernisation icin gerekli koşulları sağlamıyoruz, ve şimdiki monarkin ölmemesi icin dua etmek, çünkü belki de oğlu geldiginde o koşulları hiç sağlayamıyor olacağız. evet, nonwestern ülkelerin boyle can sıkıcı bir tarafı var, ama american nativeler icin noble republic'e döndüren reform the government decisioni da var, hepten can sıkıcı. ama en can sıkıcı taraf ise bu westernisation meselesinin hiyerarşisi olması: american/african natives (10% research efficiency), subsaharan (20%), east asian (40%) -> muslim (75%) -> oriental (85%)/ottoman(%90) -> western (100%), yani bu sıralamada westernise olmanız, ayni can sıkıcı süreçten o kadar çok kez gecmeniz anlamına geliyor. neyseki her ciktiginiz basamakta, hele ki westernise dediğinizde tech olarak çok hızlı bir sekilde yakalamaya basladiginizi fark edeceksiniz. eğer bu asamaya kadar yasayabildiyseniz gecmis olsun, artık işgale gelen beyaz adama yakin land tech lvl ve military ile mücadele etme, en azından kıyıdan def etme imkanınız var, ancak bu mutlu sonun gelmesi icin biraz da sans sart. basarili olunca da cherokee tarafından kurulmuş, şamanist bir abd olup karayiplerde koloni kovalaması hakkaten enteresan bir zevk.
  • oyunu 1821'den ileri taşıyacak bir başka dlc yahut yol var mıdır diye merak ettiğim oyun.
  • isyan bastırma oyunu.

    oyunda bir ülke seçiyorsunuz, ülkede sürekli isyanlar çıkıyor ve siz de bu isyanları bastırmaya çalışıyorsunuz. oyunun %99'u bu. vakit kalırsa başka şeyler de yapıyorsunuz ama başka bir şeye vakit kalmıyor.

    bir de osmanlıyı seçerseniz ne yaparsanız yapın tüm dünya birleşip size savaş ilan ediyor.
  • eu serisinin uzak ara gelmiş geçmiş en zor oyunudur.

    eu4 bunun yanında 2-3 seviye daha kolay.
hesabın var mı? giriş yap