• ray bradbury'nin önsözünde dime novel diye bahsettiği eseri. bradbury' nin bu kitabı yazmaya karar vermesine neden olay ise şu: bir gün bradbury ve arkadaşları yolda yürürken polis tarafından durdurulmuşlar. polis onlara ne yaptıklarını sormuş, "ayaklarımızın birini diğerinin önüne koyuyoruz" diye cevap vermişler. polis tekrar aynı soruyu sormuş, bu sefer de; havayı soluduklarını, konuştuklarını, tartıştıklarını ve yürüdüklerini, söylerler. polis, demek yürüyorsunuz, peki sadece yürüyor musunuz, der. bradbury bu soruyu başıyla onaylandıktan sonre polis, pekala, bir daha yapmayın, der. işte bu olay kitabın yazılmasına vesile olur. devamını aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz.
    fahrenheit 451 bilinmeyenleri

    "mutlu olmamız için gerekli her şeye sahibiz, ama mutlu değiliz. bir şey eksik, etrafa bakındım. ortadan kaybolduğunu bildiğim tek şey; on-on iki yıldır yakmakta olduğum kitaplar. bu yüzden, bu kitapların faydası olabilir, diye düşündüm."
  • sanıldığının aksine 1984ün muadili olmayan dystopia. 1984 anti-komünist bir hissiyatla yazılmış ve reel sosyalizm eleştirisini merkeze koymuşken söz konusu eser bariz bir şekilde gelişkin kapitalizmi ve tüketim toplumunu hedef alır.
  • kağıdın yanma derecesi
  • "... bitişik evdeki kitap, dolu bir silahtır. yakın gitsin. silah ateş etmesin. adamın kafasını koparın. iyi okumuş bir adamın hedefi olmayacağını kim bilebilir ki? ben mi? ben böylelerini hazmedemem, bir dakika bile... sonunda tüm dünyada evlerin hepsi yanmaz duruma getirilince, eski amaçla itfaiyecilere gerek kalmadı. o zaman onlara yeni bir görev verildi; barışın koruyucuları olarak, resmi sansürcüler, yargıçlar, infazcılar oldular. işte sen ve ben bunlardan biriyiz..."

    arka kapak yazısı
  • 232,8 c
  • filmini çok merak ettiğim, bi kitap okudum hayatım değişti kitabı."give the people contests they win by remembering the words to more popular songs or the names of state capitals or how much corn iowa grew last year. cram them full of noncombustible data,chock them so damned full of facts they feel stuffed, but absolutely brilliant with information."
  • ray bradbury bu kitabı daha evvel yazdığı 'şenlik ateşi' , 'parlak anka' ve 'yaya' gibi kısa öykülerini derleyip toparlayarak ortaya çıkarmıştır.kitap bilim kurgu olarak çok iyi düşünülmüş başarılı olmuştur.fakat edebi açıdan aynı şeyi söylemek mümkün değil bence.

    kitabın oluşumunda kullanılan yaya öyküsünün oluşumuna değinmek istiyorum.ray bradbury başından geçen bir polis diyaloğu üzerine bu kısa öyküyü yazmış.diyalog şu şekilde gelişiyor.
    (yazar l.a. wilshire'da başka bir yazar arkadaşıyla yürüyüşe çıkmıştır)
    polis arabası yanaşır ve ne yaptıklarını sorar
    yazar tüm ukalalığıyla "ayaklarımızın birini diğerinin önüne koyuyoruz" der , polis memuru sorusunu tekrarlar, yazar bu sefer cevap olarak "havayı soluyoruz, konuşuyoruz, tartışıyoruz, yürüyoruz" der ve devam eder "bizi durdurmanız mantıksız. eğer bar soymak veya dükkandan bir şey çalmak isteseydik araba kullanıyor olmamız gerekirdi. soymuş, çalmış, uzaklaşıyor olurduk. gördüğünüz gibi, arabamız yok, sadece ayaklarımız var"
    polis memuru "demek yürüyorsunuz.. sadece yürüyormusunuz? " diye tekrar sorar
    yazar başıyla onaylar
    polisse "pekala bir daha yapmayın" der ve arabasıyla uzaklaşır.

    bu kısa diyalogtan öykü çıkartabilen yazarın bi dönemde olsa türkiye de yaşamasını isterdim. güzel yurdumuzu tanıdıktan* sonra bırakalım kısa öyküleri cilt cilt romanlar yazıp bilim kurgu dünyasında bir numara olmaz mıydı.elbet olurdu diyorum ben.

    kendinden ayarlı edit : ulan adam daha naapsın !! bilimkurgu camiasının 3-5 kral yazarından biri olmuş sen hala türkiye bilmemne diye ötüyorsun!
  • 1966 da çekilen, filmin aslinda 12 mart ve 12 eylül sonralarını anlattığı anlaşılınca yasaklanan film
  • okumayi henuz bitirmedigim ve icinde hayatimda okudugum en guzel 'sosyallik' tanimi bulunan kitap.

    "ben anti-sosyalim, oyle diyorlar. onlarin arasina karismiyorum. cok garip. ben aslinda cok sosyal biriyim. bu tumuyle, sosyalle ne kastettiginize baglidir, degil mi? bana gore sosyal demek, bu gibi seyler hakkinda konusmak demektir. ya da dunyanin ne kadar tuhaf oldugundan soz etmektir. insanlarla birlikte olmak guzel. fakat bir grup insani bir araya getirerek, sonra da benim konusmama izin vermemek sosyallik degildir bence."
  • george orwel in 1984 kitabinin arkasindan okununca...
    etrafa daha bir farkli bakmanizi saglayan,harika bir kitap...
hesabın var mı? giriş yap