fotoğraf çektirmeyi sevmiyorum

• nesinden tiksindiniz ukala hanımefendiler/ beyefendiler?
  
  az ötede tiksinin lütfen saygısız pislikler resmen. her çektirilen fotoğrafı instagrama oraya buraya atan insanlar istemiyorumdur belki? hakkaten sevmiyorumdur belki de? kimseyle aynı karede yer almak böyle anılmak istemiyorumdur buna ne dersin?
  
  bıktım şu yobazlıklarınızdan.
• fotoğraf çektirmek o kadar kolay ulaşılan, o kadar değersizleşmiş bir şey ki artık bıkkınlık geldiğinden ben de sevmiyorum. herkes cebinde binlerce fotoğrafla geziyor ve hiç birinin zerre değeri, anlamı yok. kimsenin oturup o fotoğraflara bakacak vakti de yok. bir çoğu da telefon ya da mikro kart bozulunca yok olup gidiyor. oturup bir yerde 3 kişi kahve içilmiş çat 20 tane fotoğraf. bunun anlam ve önemi nedir? hiç.
  filmli fotoğraf makinalarının, düşünülüp poz vererek çekilen anlamlı, sebepli fotoğrafların olduğu, tab edilmiş fotoğrafların albümlere dizildiği yıllar daha güzeldi. şimdi telefonu, tableti açıyorum, hunharca çekilmiş bir sürü gereksiz fotoğraf arasından saklamaya değer 1-2 taneyi avlamaya çalışıyorum bu da çok sıkıcı bir iş.
  dünyaca komple kafayı yediğimizi düşünüyorum. neden sürekli fotoğraf çekiyoruz yahu? fotoğraf çekmekten, çekilen fotoğrafları editlemekten, paylaşmaktan vakit bulup da iki kelime muhabbet edemiyoruz yanımızdakilerle. delilik bu. sevilecek bir şey değil.
• üniversite sınavına gireceğiniz, lisenin son günlerinde, üzerinize kronik bir yamukluk oturmuşken,
  çektirdiğiniz fotoğrafı almaya gidip, bu halin fotoğrafa yansımasını görünce gayri ihtiyari dudaklarınızdan dökülen
  '-ne kadar kötü çıkmışım' cümlesine
  fotoğrafçının gayet pişkin
  '-olduğunuz gibi çıkartıyoruz'
  demesi sonucu gelişen tepkidir
  kronikleşebilir
• 3d'lik insanın 2d'liğe indirgenmesi sonucunda oluşan gariplik ve dahi çirkinliklere verilen olağan tepkidir. çünkü 3 boyutluyken güzel/yakışıklı olan bu insanın, 2 boyutluyken maymuna döndüğü daha önceki tecrübeleriyle sabittir bu kişinin.
• bu bazı zamanlarda ise makina arkasındaki dünyadan bakmayı seven bizatihi fotografçının ta kendisidir. fotografı sever, işler ve çalışır; onları hep çektikleri fotografları ile tanırız. kimdir, necidir, nasıl bir tiptir pek bilmeyiz. bresson örneğin, koudelka sonra, böyle bir düzine isim işte. isimleri suretlerinin hep bir arpa boyu önünde gider, durur..
• hayatın artık instagramda yaşandığı dünyada sürekli aynı cümleyi kurduğun için insanlar sana artık fotoğraf çekme görevini verir. instagramda piyasa yapmak için milleti alet etmeyin. evet, güzel değilim ve fotoğraf çektirmeyi sevmiyorum.
• benimdir çünkü armut gibi çıkıyorum genellikle
• biride demiş tiksindiren tripler.tiksinç de sensin trip de sensin var mı ötesi sevmiyorum arkadaş zorla mı mal mısınız?
• söyleyen sevgilinizse bu bir sevmeme belirtisi de olabilir. sonra sizden önce veya sonra türlü şekillerde, şebekliklerde fotoğraflarını, pozlarını görürseniz şaşırmayın.
• bazen, yaşanan ânı fotoğrafa hapsedip anıya dönüştürmekten korkmanın söze dökülüşüdür. sanki hapsedilirse o an; bir gün unutulacak ve hatırlanmak için çekilen fotoğrafa bakılacaktır. elde bir tek o kalacaktır...