• lk kurun ilk haftalarında kitaptaki haritada 'champs elysees' diye gösterilen yeri nasıl okuyayım diye düşünürken şanzelize diye okunduğunu öğrendikten sonra yaşadığım şoku üzerimden atmam bir hayli zaman almıştı. tecrübeyle sabittir ki zaman zaman fransızların zoru neymiş de bunları üretmişler deseniz de başta inanılmaz zor, karışık ve saçmasapan gelen bu kurallar bir süre sonra kendiliğinden bilincimize yerleşir. bu nedenle en iyisi abartıp, gözde büyütmemek.
  • "ge"'nin "j", "ill"'nin "y" sesi verdiği gibi kurallar vardır. istisnalar dışında kelimenin başındaki "h" okunmaz. bu telafuz alışkanlığı sonucu pascal nouma'nın "happy" kelimesini "api" olarak telafuz ettiğini duyabilirsiniz.
  • 'champs-élysées'i şanzelize diye okumak bu kurallar dahilindedir.
  • eksiksik öğrenildiğinde yanlış telaffuz diye bir şeyin söz konusu olamayacağı kadar kesin ve açık kurallardır.

    ingilizce'de ne kadar iyi olursanız olun daha önce görmediğiniz bir kelimeyle karşılaşırsanız yanlış telaffuz etme durumunuz olabilir. oysa ki telaffuz kurallarına hakim orta seviyede bir fransızca bilgisi ilk kez karşılaşılan kelimeleri dahi doğru okuyabilmeye olanak verir.

    bu kadar katı ve kesin kurallarla belirlendiği için eksiksiz olarak öğrenilmesi zordur ve düzenli çalışma gerektirir; zaman alır orası ayrı...
  • inanmayabilirsiniz ama fransızca kelimelerin telâffuzu aslında yazıldığı gibidir (% 99 oranında diyelim). yani fransızca kelimelerin nasıl okunması gerektiğini bilen biri için qu'est-ce que c'est'nin -türkçe'ye uyarlayıp yazarsak- kesköse olarak okunması sürpriz değildir.

    bu kurallar ilk fransızca öğrenmeye başlandığında karmakarışık gelir ancak zamanla özümsendikçe iyice kolaylaşır. tabi bu minvalde fransızca dilinin iki önemli özelliğini hatırlatmak gerek:
    1. herşeyin bir kuralı vardır.
    2. her kuralın istisnası vardır. (bkz: exception)
    kural mevzusu ile ilgili yorum ve görüşlerinizi ise bana iletmeyin lütfen, ben icat etmedim hiçbirini, mesul da değilim. hem fransızlar dallama ise ben ne yapayım??

    neyse efendim, hiçbir yerden copypaste olmayan, uzun bir zaman diliminde yavaş yavaş toparlayarak derlediğim çalışmama göre fransızca telâffuz kuralları şu şekilde olmalıdır:

    [önce yazılan harfe bakın, parantez içinde onu (türkçe kurallarında) nasıl okuduğumuzu göreceksiniz. örnek kelimeleri ise mümkün olduğunca içinde geçen tüm harf veya harf grupları maddeleri altında tekrar tekrar yazdım. istisnaları ayrıca hatırladığım, bildiğim kadarıyla derlemeye çalıştım]

    [ve unutmayın, daha kalabalık kelime grubu okuma kuralı her zaman daha önceliklidir.
    örnek: "ail > ai > a veya i" gibi..]

    [ayrıca yanlış veya eksik gördüklerinizi özel mesaj yolu ile iletebilirsiniz.]

    yazıdaki hâli - (dilimize göre nasıl okunduğu)

    a (a)
    la table, le chat, la classe, blanc, le sac, l’animal (m), la tarte, le carnaval, le tableau, le cadeau, le manteau, l’ordinateur (m)

    â (a, biraz daha uzun telâffuz edilir)
    le gâteau, l’âne, l’âge, le théâtre, le château

    au (o)
    l’automne (m), chaud(e), aujourd’hui, aucun(e), haut(e)

    eau (o)
    l’eau (f), le tableau, la beauté, le veau, le cadeau, le manteau, le gâteau, le château

    ai (e)
    le raison, le bain, le pain, la main, la fontaine, aimer, faire, le lait, le demain

    ail, aille (ay)
    le maillot, le rail, la faille, le portail, le travail

    eu (ö)
    le professeur, deux, la fleur, l’heure (f), l’ordinateur (m), les yeux (m), le jeu, le feu, l’erreur (f)

    e
    1. hece sonunda iken (ö) sesini verir. (tek heceliler dahil)
    la semaine, la demande, petit, le demain, je, se, ce, de, le

    e
    2. (tek heceliler hariç) kelime sonunda ise okunmaz (yutulur)
    le malade, triste, la table, la classe, la tarte, l’âne (m), l’âge (m), le théâtre, l’automne (m), chaude, faire, noire, lentement, médecin, l’heure (f)

    e
    3. iki sessiz ortasında (e) okunur
    personne, servir, l’adresse (f), le message, aimer (ve tüm düzenli fiil mastarları), le cachet
    istisna : tek heceliler hariç, sözcük sonu -es şeklinde bitiyorsa okunmaz: cannes

    e
    4. tek hecelilerde iki sessiz arasında (e) olarak okunur
    le fer, le mer, les, mes, des

    é (e)
    l’égalité, l’éclaire, la santé, léon, fatigué, dégénéré(e), la clé, le vérité, le théâtre, le thé, la beauté, liberté, égalité, fraternité *

    è (e, ama mümkün olduğunca kısa okunur)
    la mère, le père, l’élève, la grève, le succès

    ê (e, ama biraz uzatarak)
    la fête, la fenêtre, le tête

    ë (e, harfin okunmayacağı bazı kelimelerde ayrı bir hece özelliği getirir ve e olarak okunmasını sağlar. çoğunlukla yabancı kökenli özel isimlerde bulunur)
    l’aiguë, noël, raphaël

    i
    1. genellikle i sesini verir.
    le lit, dire, finir, le minuit, écrire, l’ordinateur (m)

    i
    2. kendisini takip eden bir sesli var ise araya (i) olarak okunmakla beraber araya (y) sesi de alır
    bien, rien, le pied, le soutien, le pierre, client(e)

    i
    3. kelime sonu -ie şeklinde biten durumlarda e okunmayacağı için sadece (i) sesi verir (araya (y) sesi girmez)
    valérie, la vie, la maladie, l’ironie(f), le génie, la folie, le parapluie, la chimie

    -ill (çoğunlukla y olarak okunur ama bazen de l sesi verir. l sesi verdiği kelimeleri özellikle bilmek gerek)
    (y)
    la famille, bouillir, la feuille, travailler, la fille, gentille
    (l)
    la ville, mille, lille

    ï (i, aynı aksanlı e sesinde olduğu gibi harfin okunmayacağı bazı kelimelerde ayrı bir hece özelliği getirir ve i olarak okunmasını sağlar. çoğunlukla yabancı kökenli isimlerde bulunur)
    le mosaïque, laïque (laïc)

    y
    1. kelime veya hece başında ünsüz olarak kullanılırsa (y) sesini verir.
    les yeux, moyen(ne), doyen(ne), le crayon

    y
    2. kelime veya hece içinde ünlü olarak kullanılırsa (i) olarak okunur
    le type, le lycée, le cygne

    o (o)
    la porte, donner, la forêt, le nom, le problème, le document, le coton, le nord, la mission, la mort, le mot, le raison, le maillot, le professeur, l’ordinateur (m)

    ô (o)
    le rôle

    ou (u)
    l’amour (m), la tour, le tour, nouveau, nouvelle, le jour, l’ours (m), trouver, le couteau, aujourd’hui
    istisna: oui (viy) olarak okunur.

    oi (ua, arada belli belirsiz v sesi çıkarmak daha uygun olur uva şeklinde)
    l’oiseau (m), froid, noir, le croissant, l’étoile (f), le miroir, la boisson, le poison, avoir
    istisna: l’oignon (m) *

    oin (uen, yine arada belli belirsiz v harfi ile uven şeklinde)
    le point, loin, le coing, le besoin

    oy (uay, uvay gibi v belli belirsiz)
    le voyage, moyen(ne), doyen(ne), le foyer, joyeux(euse), envoyer

    œ (ö)
    le bœuf, la sœur, le cœur, l’œuf (m), l’œil, l’œuvre

    u (ü)
    la rue, la nuit, le futur, le musée, salut, cuire, aujourd’hui

    un (ön)
    brun, un, aucun

    une (ün)
    la lune, une, aucune, la prune

    c
    1. ce, ci, cy ile beraber (s) olarak okunur
    la cigarette, la cygne, certain, difficile, le médecin, voici, l’exercice (m), décider, le cinéma, la cerise

    c
    2. ca, co, cu, cœ, cl, cr ile beraber (k) olarak okunur
    le cahier, la collection, la couleur, cuire, aucun(e), écrivain, la biscuit, le coq, la classe, le crayon, le carnaval, le cadeau, la mélancolie

    c
    3. kelime, hece sonunda (k) sesi verir
    le sac, sacré(e), donc
    istisna: blanc (blan okunur)

    ç (s, kurala göre c’nin k sesi vermesi gereken yerde s sesi almak için kullanılır. c cedille denilir bu harfe)
    ça, le garçon, la façon, la leçon

    ch
    1. genelde (ş) sesi verir.
    chanter, la chance, le roche, le charbon, la chaise, la vache, le chat, le château, chaud(e), chercher, le cheval, chez, la pêche, le chemin, acheter

    ch (ve chr, chl)
    2. eski yunan kökenli kelimelerde (k) sesi verir.
    le chaos, le choléra, l’anachronie, le chrome, le cholestérol, chrétien(ne), chronique, le chrysanthème

    g
    1. ge, gi, gy ile beraber (j) olarak okunur
    le gymnastique, manger, l’origine (f), orange, la page, la girafe, le magicien, l’agence (f), beige, la nage, l’âge (m)

    g
    2. ga, go, gu, gl, gr ile beraber (g) olarak okunur
    le légume, le garage, gris, grand(e), le gâteau, l’égalité, le garçon, l’église (f)

    not: g’nin ince ünlülerle (e, i, y) beraber j değil de g sesi vermesi istenirse araya u harfi alınır: gu*
    le guitare, le guide, la guerre, la vague, guy

    g
    3. sözcük sonunda ise okunmaz
    le sang, vingt, le coing

    gn (ny sesi verir)
    gagner, magnifique, l’agneau (m), la signature, le champignon, le cognac, la vigne, l’oignon, mignon(ne)

    h (okunmaz, ama muet veya aspiré olma durumuna göre artikelin yazımını değiştirir. tek tek bilmek gerekir, bir kuralı yoktur)
    l’homme (m), l’héroïne (f), l’hiver (m), l’histoire (f), l’hirondelle (f), l’heure (f)
    le héros, le haricot, le hibou, la hiérarchie, haut(e)
    le théâtre, le thé, aujourd’hui

    m
    1. kelime veya hece sonlarında -am, -em şeklindeyse (an) olarak okunur
    le champ, le printemps, employer, le temps,

    m
    2. kelime veya hece sonlarında -im, -ym şeklindeyse (en), -um ise (ön) olarak okunur
    le symbole, sympathique, le parfum

    n
    1. kelime veya hece sonlarında -an, -en şeklindeyse (an) olarak okunur
    pendant, l’enfant (m), prendre, l’accent (m), l’aventure (f), client(e), l’argent (m)

    n
    2. kelime veya hece sonlarında -in, -yn şeklindeyse (en) olarak okunur
    intéressant, quinze, le matin, le jardin, la peinture, le moulin, cousin, le syndicat

    n
    3. kelime veya hece sonlarında -*ine şeklindeyse (in) olarak okunur
    la vitrine, la marine, la benzine, la marine, la cuisine, l’origine (f)

    ph (f)
    le phrase, sophie, la philosophie

    q (k sesi verir, yanındaki u harfini okutmaz. ince veya kalın olması u harfinin devamında gelen ünlü harf ve onun okuma kuralına göre değişir)
    la musique, quel, la question, qui, equitable, equinox, l’aquarium, quatre

    s
    1. kelime veya hece başında (önceki hece ünsüz ile bitiyorsa) (s) olarak okunur.
    la santé, le sac, danser, la chanson, la semaine, le succès, personne, servir, salut, sacré(e)

    s
    2. iki sesli harf arasında (z) olarak okunur
    la maison, la fraise, le raisin, la rose, le raison, le poison, l’oiseau (m), le musée

    s
    3. iki sesli harf arsında iki s yan yana ss şeklinde yazılırsa (s) olarak okunur
    la classe, le professeur, l’adresse (f), le message, la boisson, le croissant, la necessité

    s
    4. -st* formlarında (st) sesi verir
    triste, le gymnastique, l’existence (f), l’histoire (f), la question

    s
    5. kelime sonlarında okunmaz
    les, mes, des, le succès, l’ours (m), gris, le héros, le printemps, le temps
    istisnalar: le chaos, l’os (m) (ama çoğulu des os olunca sondaki s okunmaz), hélas, l’autobus

    w (v)
    le wagon, le week-end

    x
    1. bazen (ks) olarak okunur.
    l’axe, excuser, expliquer, extra, l’oxygène (m)

    x
    2. bazen de (gz) olarak okunur
    l’examen, exotique, l’exit (m), l’exhibition (f), l’existence (f), exécuter, l’exemple (m)

    1 ve 2 için istisna: bruxelles kelimesinde (ss) olarak okunur (brüssel)

    x
    3. kelime sonunda okunmaz (x'in çoğul eki olarak kullanıldığı tüm -eaux, -eux vb. formları dahil)
    deux, les yeux, la croix, la paix

    d normalde (d) sesi verip, sözcük sonunda ise okunmaz
    chaud, nord, froid

    t
    1. normalde (t) sesi verir
    la tête, petit(e), la tarte, le gâteau, le théâtre, le château, le thé, le tableau, la beauté, le manteau, la fontaine, le portail, le travail, l’ordinateur (m)
    istisna: l’initiative *

    t
    2. sözcük sonunda ise okunmaz
    le chat, petit, le lait, le maillot, le dent, la nuit, la mort, le mot, la fôret, le lit

    t
    3. -tion şeklinde yazılışlarda (s) sesi verir ve kalıp (-siyon) olarak okunur
    le national, rationel le, la notion, la collection, l’exception (f), l’exhibition (f), la dictionnaire
    istisna: -stion şeklinde yazılışlarda s (s) ve t (t) seslerini verir, kalıp (stiyon) şeklinde okunur: la question, la cogestion

    yukarıdaki durumlar haricinde (okuma kuralı gerektiren herhangi bir harf grubu oluşmamışsa) aşağıdaki harfler, türkçe'deki gibi okunur:

    b (b)
    le bain, la table, la beauté, le tableau, le problème, la liberté, la boisson, le bœuf, blanc

    d (d)
    la dinde, le dimanche, le dent, chaude, le cadeau, la demande, le demain, deux, l’ordinateur (m), l’adresse (f), danser, le jardin, l’hirondelle (f), difficile, décider

    f (f)
    la fontaine, faire, le professeur, la fleur, le feu, difficile, la faille, fatigué, le fer, finir, la famille, la forêt, la girafe, l’enfant
    istisna: œufs (m, pl) (l’œuf* l’öf olarak okunurken çoğulu des œufs ise de-z-ö olarak okunur, f söylenmez)

    j (j)
    le jour, aujourd’hui, je, le jeu, le jardin,

    k (k)
    le kiosque

    l (l)
    le lait, l’animal, la classe, blanc, le carnaval, le tableau, la fleur, l’élève, la clé, le lion

    m (m)
    le manteau, la main, le demain, le maillot

    n (n)
    non, le nom, noir(e), le nord, la nuit, enfin, le carnaval, l’âne (m), le manteau, le raison, le bain, le pain, la main, la fontaine, le demain, l’ordinateur (m)

    p (p)
    le pain, le portail, le professeur

    r (r, aslında bu harfin genizden böyle yumuşak g gibi okunması durumu var ki, entryde izah etmek mümkün değil, ama bana kalırsa hiç kasmayın dalida gibi r'leri bastıra bastıra okuyun. tv5'te spikerlik falan yapmayacaksınız nasılsa..)
    venir, rare, parler, la tarte, le carnaval, le théâtre, aujourd’hui, le raison, faire, le rail, le portail, le travail, le professeur, la fleur, l’ordinateur (m), l’erreur (f)

    t (t)
    (yukarıda yazıyor)

    v (v)
    le veau, le travail
  • basit biçimine https://fransizcaogretimi.blogspot.com/…allari.html adresinden bakabilirsiniz.
  • 10 harf yazıp 3 tanesini telaffuz edeceğiniz gerçeğini kabul etmelisiniz ilk önce.

    bir de fiil çekimleri bilmem nesi vardır ki yarabbi .... düşman başına

    her neyse ayyy wüüüd layk tüa büüüy e eğğmbüğgeeea diyor ve gidiyorum
  • (bkz: fransızcanın ortografisi) olarak da bilinen bu kurallar aynı zamanda okunuştan yazım ipuçlarını vermesi açısından da önemlidir. fransızca okunmayan çok sayıda son harf sessiz olacağı düşünüldüğünde yazım için bu kuralları bilmek daha da önemli olabilir.

    1-a, e, o, u, i üzerinde görülebilen şapka (circonflexe), okunuşu etkilediği söylenmez. latince aslında kaybolan bir sesin (genellikle "s") olduğunu ima eder (être, kaybolan s zaten çekimlerde ortaya çıkar: est...). bunun dışında
    bazen de sesteş kelimeleri ayırt etmek için kullanılır (du ve dû gibi).

    2-diğer roman dillerinde olduğu gibi fransızcada açık hece eğilimi baskındır. örneğin intérêt kelimesi in.te.ret şeklinde hecelendiği düşünülür ve ilk hece (in) nasal olarak okunur (en gibi). buna karşın inutile i.nu.til gibi hecelendiği düşünülür ve okunuşu buna göre olur, nazal olmaz (okunuşu: inütil).

    bu heceleme prensibi çok önemlidir. bunu bilirseniz yazımınızı baya kolaylaştırır. örneğin intérêt kelimesindeki "é"nin accent aigu ile yazılmasının sırrı burada
    yatmaktadır. in.te.ret şeklinde hecelendiğinden "te" şeklinde okunması için "e"nin accent aigu ile yazılmalıdır.

    accent grave'a gelecek olursak: e sesi, kapalı olan é, yanı sıra " et, er, es " açık e sesinin çıkması için de (hece diyorum çünkü önce sesi duyacaksınız. (entre parantez mes, les, des istisna olarak kabul edilir) accent grave kullanılır. bunun bir sonucu olarak appeler fili çekilirken j'appelle şeklinde çift ll olur, zira ortadaki "e" açık bir şekilde okunması gerekir.

    jeter: çekilirken ya je jette//je jète (aksan grave) şeklinde iki çekim formu da mümkündür. zira "e" sesi her iki şeklinde de çıkmış olur.

    3. iki sesli arasında "s" /z/ diye okunmasını engellemek için "ss" şeklinde çift yazılacağını hatırlamalısınız.

    yine, kelime sonuna okunmayan bir "s" varsa bu tek "s"tir. örneğin: accès ingilizcedeki gibi iki "ss" değil tek "s" ile yazılır.

    4. suffix de denilen son eklerin durumunu bilmek de işi kolaylaştırabilir.

    isim ve zarflar sıfatın dişi versiyonundan üretilir, örnek:
    objectif-objective (sıfat)-->objectivité ( isim)
    lent lente ( sıfat) -->lent-e-ment (zarf).

    "e" sesi kadüktür, ancak bazıları telafuz edebilir.

    ment eki zarf veya isim yapabilir. zarf olan dişi sıfattan üretilirken, isim olan 3.tekil şahıs subjonktif'ten üretilir. okunuşta "e" kadük olsa da yazımda "e" sesi vardır. örnek:
    punir-->punisse--->punissement.
    craquer--> craque--> craquement

    zarf yapan -ment eki genellikle dişi sıfatlardan türetilir. (erkek sıfatla yapılan birkaç zarf da vardır: joliment, gentiment, infiniment ( bunlarda aslında e'nin varlığı durumunda iki sesli yanyana gelmiş olacağından e"düşürülmüştür yazımda. buna rağmen hatalı joliement kullanımı yaygındır.

    5-ill, ll in / y/ sesiyle okunması biraz detaylı bir konudur.
hesabın var mı? giriş yap