• kadin-erkek esitsizligi, genclerdeki intahar egilimleri, toplum baskisi, akil hastanelerindeki hastalara yapilan yanlis muhameleler gibi bir yigin toplumsal soruna deginen, yer yer amerikan toplumunu elestiren, akil hastahanesinde gecen en unutulmaz filmlerden biridir. film aslinda su sorun uzerine kurulmustur : mutsuzluk bir piskolojik hastalik olarak sayilmalimidir ?

    suzanna, agir bir depresyondadir, ve film suzanna'nin intahar tessebbusu ile baslar. suzanna'nin ailesi bir cok anne baba gibi, kizlari ile konusup onu intahara iten olaylarin ne oldugunu anlamak yerine, suzanna' yi ,bozulmus bir tost makinasina davranilabilecegi gibi "aman bu bozulmus, hemen tamir ettirelim" sekilde bir yaklasim la, akil hastanesine kapattirirlar. zamanla suzanna, diger hastalarla daha fazla vakit gecirdikce, kendi mutsuzlugunun nedenlerini ve kendi ruhsal dengesini sorgulamaya baslar.

    filmde asil solenmek istenen sudur: normal bir insanin agli dengesi ile piskologlar tarafindan "deli" olarak damgalanmis birinin agli dengesi arasinda ki fark dusundugumuzden cok daha bulaniktir. film kisaca, delilik kavrami evrensel bir olay olmaktan cok, aslinda bir ulkeye ve yahut bir topluma hastir demek ister. jamaikada deli damgasi yemis birisinin isvec'de de deli damgasi yiyecege kesin deildir. insanlar kendi toplumlarina gore kendi piskolojik hastalik tecirlerini yaratirlar. bir insanin cok mutsuz olmasi cevresindeki lei kotu etkiler dolayisiyla, toplumunu da cok kotu etkiler. sonuc olarak surekli mutsuz olmak, depresyon diye adlandirilip piskolojik bir hastalik sayilmaktadir. ama nedense surekli mutlu olmak cok normal sayilir. bir ulkenin toplumunu anlamak icin bence o ulkedeki deliler hastanesine gitmek yeterlidir. amerikada uzun yilar cok fazla sex isteyen insanlar piskologlarca hastalikli olarak nitelendirilmisler dir, gunumuzde ise piskologlar az sex yapmak isteyen insanlari hasta olarak nitelendirmektedir.hatta bir cok ulkede, bir kadin i deli yapan unsurlarla bir erkegi deli yapan unsurlar farklidir ki, filmde bu olgunun ne kadar sacma ve komik oldugunu gosteren guzel de bir sahne vardir. suzanna nin piskologu suzanna'ya neden bir cok erkek le birlikte oldugunu sorar, halbuku suzanna sadece iki erkek ile birlikte olmustur fakat zamanin amerikan standartlarina gore bi kadinin evlenmeden iki kadinla beraber olmasi cok fazladir, suzanna da kadina bir erkegin cok kadinla beraber oluyor damgasi vurula bilmesi icin kac kadinla beraber olmasi gerektigini sorar ki buna piskolog cevap veremez.

    filmin sonunda susanna nin verdigi konusmada (was i ever crazy? maybe. or maybe life is... crazy isn't being broken or swallowing a dark secret. it's you or me amplified...) aslinda delilik kavranin ne kadar goreceli oldugunun kanitlayan sahnelerden biridir.
  • başucu şarkıları, başucu kitapları gibi bir başucu filmidir girl interrupted. ayrıca angelina jolie'nin ömrü hayatında oynadığı belki en nitelikli filmdir. bu filmdeki performansını gördükten sonra, eline silah alıp delirmiş gibi sürekli birilerini kovalamasına anlam veremiyorum.
  • filmin aslı olan kitabın yazarının filme çok küfrettiğini öğrendiğim film. jared leto'nun imajını kim yarattıysa burdan saygılar(!).

    --- spoiler ---

    suzanna'nın sevgilisi* geldiğinden bahçede konuşurlarken yukardan, camdan izleyen polly* yüzünün yanık yerine götürür elini. o günün akşamında polly yüzüme ne oldu diye kriz geçirir. suzanna lisa'ya sorar ne oldu ona diye, lisa da "daha ne olsun, bir daha onu kimse öpmeyecek..." kabilinde bir şeyler söyleyip konuyu değiştirir. suzanna iyileştiğinde hastaneden çıkmadan önce polly ile vedalaşırken sadece sarılmaz ayrıca yüzünün yanık olan tarafından onu öper.

    bir de valerie son sahnede baya güldürdü. "remember me when you shave your legs."

    --- spoiler ---
  • susanna kaysen'in gerçek hayatini anlattigi kitabindan uyarlamadir. susanna'nin hastaneden çikis çabalari da the wizard of ozdaki dorothy'nin eve dönüs çabalarina benzemektedir ki bu benzerlik filmde de kullanilmistir. ikisi de en basindan beri evlerine nasil döneceklerini bilmektedirler; fakat bunu kullanmamislardir.
  • filmin başrol oyuncusu winona ryder olmasına rağmen, angelina jolie'nin nasıl rol çaldığına en güzel örnektir bu film. ayrıca hollywood'da bir yerlere gelmek için seksi olmanın yeterli olmadığını da bu film ile görürüz.
  • winona ryder, filmin başlangıç bölümünde, herkeste ufak tefek bozukluklar vardır diyor ve örnekler arasında kleptomani'yi de gösteriyor idi. çok merak ediyorum bu sahne çekilirken neler geçirdi aklından. (bkz: #849145)
  • seyrettikten epey sonra bile her yeni filmde garip bir şekilde susanna* karakterini aradığım kendini sık sık hatırlatan bir film bu...
    susanna: i know what it's like to want to die. how it hurts to smile. how you try to fit in but you can't. how you hurt yourself on the outside to try to kill the thing on the inside.
  • bir avrupalının eline daha karanlık ve etkileyici şekilde anlatılabilecek konuya sahip film. bir ara beklenen seviyeye yükselse de yumuşak bir geçişle izleyenlerini rahatlatmayı seçiyor.
  • delilikle - akıllılık arasında gidip gelen bir film... hangi tarafta olduğunuzu asla kestiremiyorsunuz... garip olan film bittikten sonra da bu karışıklığın bir süre devam etmesi. ve tüm o umutsuzluğunun içinde aslında umudu anlatan bir filmdir ve gücü. yaşama ve kendinize karşı olan gücü...

    --- spoiler ---

    sonunda susanna'nın dediği gibi belki tüm dünya deli siz akıllısınızdır ama gene de onun içinde yer almayı tercih edersiniz.

    --- spoiler ---
  • izlediğim en güzel filmlerden biri. özellikle angelina jolie'nin performansına bu filmde hayran kaldım -kendisinden pek hazzetmezdim önceden.

    --- spoiler ---

    kızların tek tek hikayeleri çok ilginç ve acı, özellikle yüzünün yarısı yanmış olan kadın* ve devamlı tavuk yiyen kadın* filmin aslında çok önemli yan karakterleri. demin bahsettiğim angelina jolie'nin replikleri ise muhteşem. hele bütün bu rolü oynarkenki mimikleri, gözlerinin fıldır fıldır dönmesi, herkese duymak istemediği şeyler söylemesi ve sinir krizleri geçirmesi tam sosyopat davranışları olmuş.

    --- spoiler ---

    bir de yıllar öncesinden çekilmiş olan bu film aslında geleceğin starlarını tayin etmiş olma özelliği taşıyor. whoopi goldberg, brittany murphy*, winona ryder ve angelina jolie gibi isimler bu filmle hem feminizm dünyasına yepyeni bir bakış açısı getirmiş hem de bu filmden sonra yıldızları iyice parlamış isimler.
hesabın var mı? giriş yap