sorunsallar (2)
  • utah veya california. dağlar ve dağlar. hele hele el capitan'a çıkmak veya izlemek.
  • 2009 yılında green kartı onaylanmış bir annenin çocuğu olarak o zamanki hedefi (bkz: atlanta)'ymış. (şu an bu entriyi atlanta'dan yazıyor olabilirdim.)

    benim green kart hedefim olsa yaşayacağım şehir (bkz: san francisco) olurdu.
  • bu yasima kadar huzurlu hissettigim tek yer sanirsam. omrumun sonuna kadar yasabilecegim 2 yerden biri. (bkz: san diego)
    metro hattinin yukari kisminda yasayacaksam diger tercigim chicago olurdu. her anlamiyla mukemmel bir yer. (bkz: chicago)
  • (bkz: austin)
  • stratejik olarak belirlenmesi gereken şehirdir. ilk önce eyaleti belirlemekte fayda var tabi. şehir sonraki işimiz. o konuya sonra geleceğim.

    green card almaya hak kazandınız; maalesef her şey asıl bundan sonra başlıyor. tatlı dert diyelim biz buna. green card'ı elinize almanın size binlerce dolar maliyeti olacak. tabi bu, türkiye için çok para iken amerika'da bu parayı en geç 3-4 ayda kazanırsınız. dolayısı ile dert etmeyin büyük düşünün. neyse, parayı buldunuz, gerekli harcamaları yaptınız, bir kısmını da bankaya yatırıp dekontunu sakladınız. konsolosluk mülakatına gittiniz, dekontu gösteriyorsunuz görüşme sırasında. bu, sizin amerika'ya taşındıktan sonra iş buluncaya kadar kendi hayatınızı bu parayla idame ettireceğinizi mülakatta ikna etmenize yarayacak.

    şimdi gelelim hangi eyaleti seçmeli sorunsalına... burda önemli olan, eyaletlerde yaşam maliyetlerini (cost of living) pahalılıklarını bilmek ve bunları kıyaslayabilmek, sizin bütçenize uygun olan eyaleti seçebilmektir.

    şurda 2018 yılı verilerine göre hayat pahalılığı endeksi verilmiş eyaletlerin. bu sıralamanın hemen hemen doğru olduğunu söyleyebilirim. şöyle ki; ben 1 senelik çalışma vizesi ile amerika'ya gittim; michigan eyaletine. gayet de yaşanabilir, ucuz bir eyalet diyebilirim diğerlerine kıyasla. diğerlerini de gezdim çünkü sürekli; ciddi bir fark olduğunu söylemeliyim. özelikle washington ve virginia çok pahalıydı.

    green card'ı aldınız, işinizi buldunuz veya bulabileceğinizi düşündüğünüz eyaletler arasından en ucuzunu seçmeniz ilk başlarda amerika'da sıkıntı çekmemeniz adına çok önemli.

    şansınız bol olsun.
  • (bkz: san francisco)
    gerekirse homeless olur yine yaşarım orada. canım golden gate'im.
  • hazır seçimler de gelmişken konuyu yavaş yavaş diriltmemiz uygun olur diye düşündüm.

    tabii ki öncelikli olarak bulunabilecek işler ve kira/yaşam giderlerine bakarak en rahat hayat nerede sürdürülecekse oraya gitmekte fayda var ancak san diego’ya olan ilgim yadsınamayacak derecede fazla. san diego’yla ilgili tek korkutan şey yüksek kira fiyatları.

    florida da güzel yer ama kasırgalar insanı korkutuyor.
  • christchurch/ yeni zelanda.

    saldırı ile alakası yok. çok eskiden beri yerleşmeyi düşündüğüm bir yer. hem yıldırım aynı yere iki defa düşmez derler.

    edit: başlık green card sonrası imiş (bkz: minneapolis) olarak düzeltiyorum.
  • green card çıktı da yerleşmesi kaldı. çıksın da koskoca abd illa bir yer bulunur.
  • üç senesini geçirmiş, sonra da ana-baba sağlık durumlarından mecburi dönüş yapmış biri olarak iki kelam da ben edeyim müsadenizle.

    öncelikle ankara'dan sonraki ikinci evim birmingham (bham)-alabama'dan başlayayım. çok güzel yer lan. çok seviyorum bu şehri. bir defa insanı sıcaktır, türk aile kavramına en yakın aile bağlarını da alabama insanında gördüm. amerikalı'nın ana-babasıyla bu kadar sıkı fıkı ilişkilerine devam ettiği başka bir yer var mıdır, bilemiyorum.
    local business olarak kahve dükkanları ve bilhassa birahaneleri-pubları çoktur. kendi biralarını üretirler, oldukça da iyidir. onun dışında carrigan's, collins bar, parkside, melt gibi sadece bham'e özgü, 25-45 yaş aralığının rahatlıkla sosyalleştiği mekanları , five points bölgesindeki restoranları oldukça güzeldir.
    kiralar downtown etrafında 2+1 için 1000 $ altındadır. arabayla merkeze 10-20 dakika aralığında 1000 $ a rahatlıkla 3+2 falan bulursunuz. northside zenci mahalleleridir genellikle. ikinci el araç fiyatları da ucuzdur. biraz araştırırsanız 10k altına 2017 hyundai azera, 2014 honda accord falan bulursunuz. hatta geçen 7500 dolara 2015 jeep satıyorlardı!
    güneyin büyük şehirlerine ve körfeze de yakındır. 3-4 saatte new orleans , nashville , atlanta gibi şehirlere, ya da mobile, destin gibi kıyı şeridi tatil yerlerine gider haftasonu tatilini yapar gelirsiniz. benzin en son galonu 2 dolar falandı! iş kolu olarak inşaat-makine mühendisleri, lojistikçiler ve yazılımcılara daha uygundur. mercedes'in elektronik fabrikası buradadır. ayrıca birkaç da kömür sahası vardır çevrede.

    onun dışında sıklıkla gidip-geldiğim ve iş bulduğum yer olduğu için atlanta konusunda da bilgim vardır biraz. şehir merkezi pek oturulacak gibi gelmedi bana trafik ve gürültüden dolayı ama suburbleri, özellikle northside güzeldir. fiyatlar bham'den bir tık pahalıdır. ama yaşam diğer büyük amerikan şehirlerine nazaran nispet ucuzdur yine.

    ayrıca yine sık gidip geldiğim ve mesleki olarak potansiyel iş imkanım olduğundan ve bir kaç akraba da yaşadığından houston özelinde de bir iki kelam edeyim. oldukça kozmopolit bir yerdir. ingilizce neredeyse ikinci dildir, çok sayıda hispanic, amerika'daki diğer birçok yere göre de baya çok türk vardır.

    ben genelde energy corridor tarafıyla ilgilendiğim için oraların fiyatları hakkında bilgim var, genelde 2+1 ler 1100-1300 bandında, ha 1500 hatta 2000 olanları da var ama ortalama birşey san francisco gibi 2500 dolar falan değil en azından.

    genel iş kolları sağlık sektörü, yazılım, bilişim ve tabi ki de en büyüğü olarak enerji sektörü, özellikle petrol sektörüdür. slb, shell, bp, exxon mobil hepsinin merkezleri buradadır.

    şimdilik ilk etapta aklıma gelenler bunlar, daha gelirse editlerim buraları.
hesabın var mı? giriş yap