hayallerinin gerçekleşmeyeceğini anlayan insan

• yeni hayaller kurar. hayalsiz yasanir mi?
• tüm insanlar.
  mutlaka her birimizin asla gerceklesmeyecek bir hayali vardır, hadi bi dusunsene?
  
  iste zaman icerisinde bunlari kabullendikce bir kademe daha kucultuveririz hayallerimizi.
  
  boylece ayaklar yere basar.
  akil 5 degil yavas yavas 4-3-2-... karis havada olur.
  ve bir bakmissin, sen buyudukce hayallerin kuculuvermis...
• hayallerine sırtını dönüp gitmeyi başarabilirse, hiç bir şey umurunda olmayacağından anı ve günü yaşar. hayat sundukları ile hayat olur. gerçekleşmeyen hayallerin altında ezilmez.
• sarhoş olmak için en güzel bahaneyi elinde bulundurur.
• hemen yeni hayaller kurarak ruhundaki boşluğu doldurabilir insandır. ölmesine gerek yoktur. oto boka ölünmez insan efendi!!
• yol ayrımında olan insandır. bir yanda gerçeklerin boktan varlığı, bir yanda hayallerinin renkli ışıltısı durur. seçim yapma zamanıdır. yok abi olmayacak, olmuyor, olmadı işte deyip herşeyi elinin tersiyle itip, bundan böyle su akar yolunu bulur tadında takılmaya karar verebilir kişi. ya da nerede bir hata yaptığını sorgular şöyle sağlam bir kafayla. standartları mı çok yüksek tutmuş, yanlış zamanda yanlış bir şey mi yapmaya çalışmış onlara bakar, canla başla hayallerine ulaşmak için yeniden güç toplamaya hazırlayabilir kendini.
• insan hayallerinin gerçekleşmeyeceğini anlamaz ancak 'hayallerine inanmaktan vazgeçer'...hayallerimiz onlara inandığımız kadar gerçektir ve onlar için çabaladığımız kadar yakındırlar.
• yeniden yeni bir hayal kurmadan once uzun bir zaman araliginda bunalimdan cikmayacak insandir.
• kimi zaman kendi içinde aydınlanma yaşamış olur.
• kafası rahattır. nasıl olsa kendini kassa da kasma da hiç bir şey değişmeyecektir. değişim olsa bile istediği gibi olmayacaktır.
  
  o yüzden dolayı bir kumarbaz gibi yaşar. en şapsal bahislerde bile elindeki bütün meblağı yere sürer.
  
  belki de gerçek manada yaşamak budur. gelmeyecek bir günü bekleyip yahut ona göre frenli davranmaktansa böylesi daha evladır.
  
  daha fazla politika yok daha fazla içe atmak yok, nasıl olsa bad el harab ül basra, hiç bir zarar yok olamaz.
  
  ne güzeldir utkusuz olmak, ne güzeldir hayatı yaşamaktansa kazanmayı seçmemek. gelmesi muhtemel olan satıcının ölümünü ihtiyarlıkta yaşamaktansa gençliğin nihayetinde yakalayabilmek.
  
  bütün bunlara rağmen tam her şey bitti derken hayat ve hayaller adamın bacaklarına gül gibi sarılır.
  
  kısa bir komedi daha oynanır ve o komedi bir daha oynanmamak üzere perdeden kalkar.
  
  eh o adam ki harekete memur, ikamete memur edilir mi hiç?