• ünlemi hazırlayan giriştir;
    "... hep bana yakın..."dır çizginin altına nokta koyan. "bileyim ki sendeyimdir araya girse de mesafeler.üçüncü tekiller, ikinci çoğullar anlık cümleleri kurmaktan ibarettir sadece. geniş zamanlara yayılmışızdır biz, imkansızdır artık bölünmeler. tuşları çevirmek kadar kolaydır birleşmek, telefondaki sessizlik birbirimize haykırıştır; konuşmasak da duyarız söylediklerimizi. elini tuttuğundur yanındaki, kalbine dokunan bir tek ben. bir iç çekişimde benimlesindir, işitmesen de koşarsın sen; sen yıkılmaz kalem... hep böyle kal, hep bana yakın..."
  • melih kibar'a soyle canim* ile birlikte 1981 yilinda altin plak kazandiran enfes sarki...*
  • aşık insanın en büyük temennisi. hep böyle kal hep bana yakın...
  • seeeen başkalarına benzeme sakın
    hep böyle kal hep böyle kaaal
    hep cana yakıııın...
    diye devam eden sevmedigim yeşim salkım ın da seslendirdiği ve rezil ettiği parça.
  • ayrıca hisseli harikalar kumpanyasında da erol evgin tarafından soylenmi$ $arkıdır.
  • ablam bebekken babamın kendisine söylediği şarkı imiş. ablam 30una geldi kazık kadar oldu, babam hala dinleyince hüngür hüngür ağlar*.
  • içimi burksa da kendimi dinlemekten alamadığım erol evgin şaheseri.
  • hep böyle kal olur mu ile biterdi kalbi kadar temiz defterin en güzel sayfası.
    hiç gelecek kaygısı olmadan büyümek için can atardı sıra sıra dizilmiş kelimeler.
    en güzel temenniler dilenir, sonunda bir çocuk aklının alabileceği en içten bir cümle ile ile bitirilirdi yazı.
    yaşamışlığı yoktu çok eski ve tahmin edemezdi hayatın zorluklarını.
    bilemezdi bir aşk yüzünden aylarca kalbinin ağrıyıp tüm hayallerinin iki kelime ile yok olabileceğini.
    düşünmezdi bir atışta yüzlerce insanın ölebileceğini, hiç tanımadığı insanlar için gizli gizli gözyaşı dökebileceğini.
    tek telaşı oyun oynayıp gezmek, tek can sıkıntısı gelecek olan yazılı günleri.
    bilmiyordu ki yaşadıkları henüz yaşamadıklarının en güzeliydi.
    hep sahip olamadıklarını düşünür, elindekileri göremezdi küçücük gözleri.
    sarıldığı tüm insanaları en sevdiği yapar, onlarda onu sever bilirdi.
    ama hiç bilemezdi ki büyümek için can attığı o günleri çok özleyeceğini.
    bilemezdi büyüdüğünde sarılacağı kişilerin birçoğunun aslında çıkar peşinde olacağını.
    o anın tadını çıkarmadan biran önce büyümek isterdi ve dilerdiki tüm sevdikleri de büyüsün ama aynı kalsın.
    hep böyle kal olur mu derdi en içten dilekleriyle ve inanırdı bende hep böyle kalacağım diye.
    ama bilemezdiki o da büyüdüğünde herkes gibi değişecek, büyümek istiyorum artık yerine büyümek istediği günleri özleyeceğini, insanların aslında iki yüzü olduğunu ve birini hep sakladıklarını.
    bilemezdi etrafındaki herkesin dost olmayıp saldırı için tetikte beklediklerini, küçük can sıkıntılarının kendisi ile birlikte büyüyeceğini.
    bilemezdi ki herşeyin hergün biraz daha değişip can acıttığını.
    ama en güzel en saf en içten duygularıyla hep böyle kal derdi yazdıklarının en sonuna ve inanırdı hep öyle kalacağına.
  • kişinin yaşlandığını anladığı anlarda dinlenirse etkisini ona katlayan şarkı.

    yedi defadır dinliyorum(yok delirmedim, ama an meselesi), her seferinde ağzım beeyle kulaklarıma varıyor, üstelik hüzünlü de bi şarkı, ama olsun, çok hoş söylemiş erol evgin.

    "dışarıda kar yağsın. cehennemin dibine kar yağsın, şimdi, şu an. sen bana bak öyle, ben sana bakayım, ellerin ellerimde, burnunun ucu soğuktan kızarmış, üşüyorsun, ama çok sıcak hem. hem de çok soğuk.

    sadece bana bak böyle, beni sev hep. gitme işte, benzeme onlara, gitme, hep benimle kal, hep bana yakın.

    hep böyle kal, hep beni sev, hep benim ol, sadece senin tadın kalsın dudaklarımda, sadece senin kokun olsun omzumda...

    sen başkalarına benzeme sakın, hep böyle kal, hep cana yakın, hep bana yakın..."
  • sözleri çiğdem talu'ya, bestesi melih kibar'a ait bir esin engin aranjmanı.

    1980 yılında erol evgin tarafından hisseli harikalar kumpanyası müzikalinde söylenmiştir.
    önce 45'likte sonra da müzikalin long-play'inde yer almıştır.
hesabın var mı? giriş yap