• insanların siyasi görüşlerini konuşarak değiştiremezsiniz.
  • benim en fazla 5. cümlede elim ayağım titremeye başlıyor, yapabilen varsa tebrik edeceğim eylem.
  • hiç boşuna uğraşmayın arkadaşlar. size, güzel zamanınıza yazık.

    elimizden bir şey gelmiyor. azraili bekliyoruz artık. ölse de kurtulsak sığır çobanı.
  • sözlükteki ak trollerden bir tanesine yazdım, saldırıdan sonra çok öfkeliyim, bir akp li ile empati kurmak istiyorum, konuşmak ister misin diye

    gelen cevap : hoşt.
  • marketing'de bu yaklaşıma fil hesabı deniyor. örneğin; yazarkasa sarf malzemesi satıyorsunuz diyelim. günlük ortalama 20 müşteri ziyaret ediyorsunuz. her biri 1 kutu alsa ki meblağı yüksek bir ürün değil, 20 iş gününde aylık toplam 400 kutu satış olması gerekir. ki ihtiyacı olup daha fazla alanları da hesaba katarsanız ay sonu geldiğinde 400 rakamını göremiyorsunuz çoğunlukla. çünkü bu hesap optimum şartlar düşünülerek yapılır. her müşteri, ihtiyacı olmasa bile ileride ihtiyacı olacağı için almalıdır 1 kutu.

    uğraşının insan olduğu yerde kazın ayağı öyle değildir. hesap kitap şaşırtır ve
    hatta sizi yolunuzdan bile saptırır.

    ikna 7 basamaklı bir süreç. ihtiyaç yaratmaktan bir savunucu olmaya doğru ilerleyen bu yol çok meşakatli. hele ki istenilen düşünsel dünyada radikal bir fikir değişikliği ise... şu an ihtiyacımız olan bilinç düzeyi için senelerce uğraşmak gerekiyor. dolayısıyla bu olasılık, günümüz için ütopik olmaktan öteye geçemiyor.
  • akp'lilerin nedense dalga geçtiği hadise. 'beyin yıkamak' olarak dahi tanımlamışlar. hakikaten hala olan bitenin farkında değiller.

    bak güzel kardeşim, bak canım arkadaşım, senin oy verdiğin adam yüzünden bugün ülke bu halde. o yüzden ben seni artık o adama oy vermemen için ikna etmeliyim. senin geleceğin için ikna etmeliyim. kendi geleceğim için ikna etmeliyim. bu ülkenin ayakta kalması için ikna etmeliyim.

    insanlar hata yapar. hatasını anlar özür diler amma velakin oy verdiğin adam ülke yönetiyor, bakkal değil. ve bakkal yönetirmiş gibi ülke yönetmesinden mütevellit hepimiz etkileniyoruz. hani hep diyorsunuz ya, 'o senin cumhurbaşkanın, türkiye'yi temsil ediyor'. sadece kendisi değil, kendisinin yaptığı vahim hatalar, akıl ziyanı çarklar, atarlı beyanlar da türkiye'yi temsil ediyor. bedelini biz ödüyoruz. sen, ben, tüm ülke ödüyor.

    gel tane tane konuşalım seninle;

    bugüne kadar cemaat ile ortaklaşa yürüdü. atatürkçüleri, kemalistleri, tsk subaylarını sahte belgeler ve uydurma deliller ve hatta pkk'lı gizli tanıklar vasıtasıyla hapislere attı, göz göre göre öldürdü. ardından fetullah gülen'i sattı, cemaat mensubu binlerce insan işinden gücünden oldu, hapislere atıldı, firmasına el konuldu. yıllarca mağduriyet sömürüsü yaptığı 'türbanlı bacılarını' sokak ortasında dövdürttü.

    bugüne kadar pkk ile ortaklaşa halay çekti. çözüm süreci bitti, ardından bir sene geçmeden palazlanmasına göz yumulan pkk 700'e yakın güvenlik görevlisi, asker, polis şehit etti. güneydoğu anadolu, bir zamanlar yine mağduriyet sömürüsü yaptığı dersim'den beter hale geldi, taş üstünde taş kalmadı. milyonlarca sivil yurdundan oldu, canını yitirdi. halkın oyuyla seçilen hdp'lilerin aynen 90'lı yıllar gibi dokunulmazlıklarının kaldırılması gündeme geldi.

    bu adam hem ışid'i koruyup suudilere yaranmak hem de başkanlık yolunu açacağını umduğu milliyetçi oylara konmak için rus uçağı düşürdü. ülke olarak emsali görülmemiş bir turizm krizi ve beraberinde ekonomik darboğaz bizi vurdu. alım gücümüz düştü. borç harç aldığımız eve, arabaya haciz geldi. sonra bu adam hiçbir şey olmamış gibi vladimir putin ile pozlar vermeye başladı. öte yandan beslediği ışid bizi her gün öldürmeye ant içti. son altı ay içinde 10'dan fazla ışid'li canlı bomba masum halkı öldürdü ve maalesef daha da öldürecek.

    bu adam zamanında sadece islamcı oyları katlamak için mavi marmara vakasını provoke etti, sömürdü. uluslararası arenada amansız israil düşmanı kesildi, ezilen filistin halkının koruyucusu pozlarına büründü. devamında sanki bunları kendisi yapmamış gibi mavi marmara'da ölen insanların anısına hakaret etti.

    her şeyi bir kenara bırak, yıllardan beri 'sandık namustur' diyen bir kişi olarak senin namusunla adeta dalga geçti. bizzat oy verdiğin, seçtiğin ahmet davutoğlu'nu sırf kendi çıkarlarına yeterince hizmet etmediği için kapının önüne koydu.

    bak güzel arkadaşım, bak canım kardeşim, senin oy verdiğin adam yüzünden işimi, evimi, hayatımı ve ülkemi kaybediyorum. ölüyorum, ölüyoruz.. seni acilen ikna etmem lazım.

    şimdi anladın mı?
  • devlet sen misin?
  • ikna etmek mi? mümkün değil. iş yerinde 9 kişi 1 kişiyi ikna edemiyoruz. çünkü adam inanıyor. müslüman olması gibi akp ye oy vermesi. inancıyla alakalı yani, sorgulamıyor sadece inanıyor.
  • bunu yapmaya çalışan insanı sadece ruh hastası etmekle sonuçlanacak olaylar silsilesi.

    reis yarın allah yok dese allah'ına peygamberine sövüp evindeki kuran'ı yakıp oruç tutanları linç edecek milyonlarca insan var bu ülkede. sen iknadan bahsediyorsun.
  • bir insanı bir şeye 'ikna etmek' mi mühim olan? yoksa iyi bir insan olabilmek mi? vicdanlı, ahlaklı, aydınlık bir yaşam sürebilmek mi? olay sadece bir insanın akp'ye oy verip vermemesi mi?
    sizin kötü insanlarla aynı yerde yaşamayı mideniz kaldırıyor mu? siz dün yaşanan patlamada mağdurdan 100 lira isteyebilecek rezillikte bir taksiciyle bir gün aynı şeye inanabileceğinizi düşünüyor musunuz gerçekten?
    siz madenci oğlu yüzme bilmediği için dertlenen anaya tekme atan bir adamla ortak bir noktada buluşabileceğinize, evladı ölmüş bir anayı yuhalayabilen insanlarla aynı ekmeği bölüşebileceğinize, bir genç kadının karnındaki bebeği tekmeleriyle öldüren bir polise güvenebileceğinize inanıyor musunuz gerçekten? siz ölen gencecik canları onlar gibi düşünmüyorlar diye bir futbol sahasında yuhalayan insanlarla yüreğinizin aynı takım için çarpacağına inanıyor musunuz? bu insanlarla aynı yaşamı ve aynı ülkeyi hayal ettiğinizi mi düşünüyorsunuz?
hesabın var mı? giriş yap