• alt türlerinden bir tanesi ki; kendisi rengini yediği besinlerle muhafaza eden kuşlar arasında yer alır, flamingo olarak anılır. uzak doğuya kadar yayılan bu tür japonya ve çevresinde tüylerinin güzelliği yüzünden başta kadın şapkalarını süslemek amacıyla çokça avlanmış, günümüzde soyları tükenmeye yüz tutmuştur.
  • parkta kitap okurken canta didiklemekte ya da yol kenarindaki cop tenekelerinden birinin icinden firlamakta, hatta sakin sakin yemek yerken kola kutusuna saldirmakta ustune olmayan, jurassic parktan cikmis havasi ile martilarin arasinda kucuk daglari ben yarattim edasi ile gezen uzun gagali, beyaz bir kus...
  • conan, kukla tiyatrosu ve kelaynak kuşunu şaşırtıcı biçimde aynı noktada buluşturan sözcük. şöyle ki: conan çizgi romanında tanrıça ibis ve ona tapan rahipler vardı. bu rahiplerin elinde de kuş kafalı bir asa olurdu. sonra bi şekilde ibis'in o asadaki kuşun adı olduğunu öğrendim. sonra efendim başka bi zaman başka biyerden öğrendim ki şu bizim nesli tükenmekte olan nadide kelaynak kuşu, aynak kuşlarından bir türmüş, aynak' ın bir diğer adı ise ibişmiş. bööle kelaynak gibi uzun burunlu kişilere, ve dolayısıyla kukla tiyatrosundaki ibiş' e de buradan hareketle ibiş denirmiş. kelaynağın ve ibişin burnunu murnunu gözümün önüne getirirken efendim, aniden kafamda şimşekler çaktı, kulaklarımda ibiş kelimesi yankılanırken kelaynağın profili gözlerimin önünde gidip gelmeye başladı ve birden çizime dönüştü!.. evet!.. evet!.. o ibisti!.. ibis ibişti, ibiş ibisti!.. ve her ikisi birden kelaynaktı!.. kısa bir süre için o karizmatik çizgiroman conan' daki karizmatik tanrıçanın ibişliğine üzüldüysem de, birbirinden böylesine alakasız üç kavramın zihnimdeki bu beklenmedik buluşması ve örtüşmesi beni öylesine mesud etti ki sevgili sözlük okurları, bu buluşumu geniş kitlelere yaymayı o an kendime görev edindim...
  • integrated ballistics identification system.

    kanada menseli, emniyet genel mudurlugu, kriminoloji laboratuarlarinda da kullanilan, silahin kursun uzerinde biraktigi izleri takip ederek, olasi zincirleme suclari birbirine baglama, silahiyla yakalanan bir supheliyi, karistigi diger suclardan kanitli olarak yargilama ve cezalandirabilme imkani veren yazilim ve teknik donanim butunu.

    kanada lokumu, cin fikir.
  • " firavunlarin kusu " unvanini almis kanatli.
  • arkasında parfüm kokusu bırakırmış gibi güzellik, letafet, zerafet, bırakan, aslında o saçlarını okşayıp mayıştırmaya bayıldığım kafasına ne koysa yapabilecek lakin az biraz motivasyon eksikliği çeken; yine de ne yapsa şahane yapan üstüne yakıştıran; kendini bozmayan; cebimde biriktirdiğim dostların içinde daim ayrı bir odacık zapt eden; gök gürlediğinde "umarım yalnız değildir" diye dualar ettiğim; sevdiğim pek çok sevdiğim.
  • caldari ırkının başlangıç gemisi
    (bkz: eve)
  • aralarına kelaynakların da dahil olduğu birçok kuş cinsinin ortak adı. (bkz: ibisgiller)
    dünya üzerindeki bütün sıcak bölgelerde rastlanabilen bir türdür. eski mısır'da kutsal olan ibis, tanrı thot'un da sembolüydü.
  • hindistanda bir çiçek olmalı.
    ayrıca tüm avrupada yaygın (bkz: ucuz oteller)zincirinin adı.
    her zaman kalacak yer bulunur, rahattır, temizdir.
hesabın var mı? giriş yap