• oluyor gercekten boyle seyler. cok sik olmuyor tabi ama oldu mu da insana muthis bir haz veriyor. hayati surdurmeye deger kilan ufak detaylardan.
  • (bkz: keşke başka bir şey isteseydim)
  • (bkz: başka bir şey dileseymişim olurmuş)
  • bugün üstüsüte gerçekleşerek şaşırtandır.
    gün içinde kimle görüşmek için gideyim diye düşündüysem ummadık yerde karşılaşarak ki 3 kişi peşpeşe görüşerek rekor kırdım...
    (bkz: küçük mutluluklar)
  • geçenlerde benim de başıma gelen olaydır.

    yıllar önce şu an çalışmakta olduğum iş yerine dair, kazandı belgesi ulaşınca nedir, ne değildir, kazandık ama nası olcak, diye gittiğimde beni başkan yardımcımızın odasına götürmüşlerdi. o odada 10 yıl önce yaşadıklarımı en ince ayrıntısına kadar hatırlasam da şimdi değinmeye gerek yok. sadece başkanın arkasında duran kitaplığında, dedemin arkadaşının kitaplarından ikisini görmüştüm. dedemin savcı arkadaşının meğer mevzuat kitapları buraya kadar girmiş demiştim. ama buradaki 2 ciltlik kitabın dedemde sadece 1. cildi vardı, arkadaşı vermiş ona ama o da birine vermişti, ondan geri gelmemişti. neyse işte.
    söz konusu o 2 ciltlik kitap bana geldi daha geçen gün. çünkü emekliliği gelince o kitapları bana vermeyi uygun görmüş başkanım. ama ne o gün ne de ondan sonraki bir başka gün o kitaplarla ilgili konuşmuştuk.

    zaman o kadar garip ki, dünya o kadar ilginç olaylara gebe ki, çoğu zaman yaşadıklarım hayal gibi geliyor.

    bu nasıl bir döngü, nasıl bir iç geçirmesi anlam veremesem de çok kıymetli bi anıya sahip olmak da ayrıymış. bunun adını koyamıyorum günlerdir. platonik aşkının da sana aşık oldğunu öğrenmek gibi. bunu bi kere yaşamıştım üniversitede de ondan daha büyük bir haz verdiği aşikar.

    kader gibi bi şey bu, kader o kitabı bana getirdi resmen.
  • "başka bir şey istesem olacakmış" dedirtir her seferinde. aza kanaat etmeyip her seferinde daha fazla istemeye sebebiyet verir.
  • ayrılık sonrası yakın arkadaslardan en ufak destek göremeyip herkesten umudu kesecekken biraz kendimi dinleyeyim diye sahilde kayalıklara oturdum, az öteden elinde bir bira ve bir paket çekirdekle gelip "birini yakıp birini söndürüyorsun, gel kardeş sen de dertli gözüküyorsun, beraber boşluğa bakalım" diyen 3 güzel insanın yanına dahil oldum. meğerse üçü de yakın zamanda ayrılık yaşamışlar. onca senelik arkadaşlarından umudu kesip konuşacak birini ararken denk gelen olaydır. böylesi daha samimi olandır. hayatın gerçekten ilginç bir espri anlayışı var
hesabın var mı? giriş yap