• rahip ( tuco brother) : sen yolunu çoktan çizmişsin. tanrı ruhuna merhamet etsin..

    tuco : tabiki yoluma devam edeceğim. senin tanrının beni hatırlamasını bekleseydim..

    yüz yıllardır korku ve acıma duygularından beslenen ve başka hiç bir argümanı olmayan dinin,
    dış dünyaya biraz adepte olmuş cahil bir haydut tarafından çok net boşa çıkarıldığını ve ömrünü dine adamış rahibin sadece bir kaç saniye içinde acınası bir acizliğe düştüğünü çaktırmadan bize göstermiştir.
  • filmin silinmiş sahneleri sonradan bluray baskısına eklenmişti. ama bir de kayıp sahneler var.

    1. tuco'nun konfederasyon topraklarındaki küçük bir kasabadan zorla para aldığı sahne. bir kadın da var. fransa'da gösterime gireceği zaman fragmanlarda görülmüş ama sinema versiyonunda yok. görsel

    https://youtu.be/bfiafq12w6s

    2. melek göz'ün kendinden bahsettiği sahne.

    uzun yıllar boyunca bu sahneyle ilgili tek bilgi veya kanıt, filmin ingilizce lobi kartlarından birinde hâlâ yer alan bir fotoğraftı. görsel bir nehir kıyısında, filmin kötüsü angel-eyes, blondie'ye, filmin olay örgüsünün odaklandığı kayıp konfederasyon altınını aramaya nasıl dahil olduğunu açıklıyor. bu sahneden hiçbir görüntü henüz ortaya çıkmadı.

    3. çölde iskelet

    tuco'nun susuz kalmış blondie'yi çölde gezdirdiği sahneler arasında, blondie'nin bitik halde kısmen kuma gömülmüş bir hayvan iskeletine kaydığı ek bir sahne de vardı, ancak sinema versiyonuna eklenmedi. https://vimeo.com/…source=vimeo_logo&owner=10881768

    4. tuco'nun blondie'ye karşı top kullanması

    filmin sonlarında blondie, tuco'ya karşı top atışı yapar. sahnede, tuco önce kendine bir top bulur ve topuyla nişan alır ancak top tekleyip parçalara ayrılır. fransızca fragmanında bu sahne var.

    https://youtu.be/d5ppskzfvpu
  • clint abi ile oturuyoruz bi gun dedi ki "segi hic kimildama bir sey yakaladim" basima bi sapka gecirdi, "bak oglum uzaklara, bak lan" dedi. (agzi pistir) sak fotomu cekti. dedim ki "abi bu ne simdi?" "oglum" dedi. "arkaya arizona kirsalini ekle, düsün lan korkma düsün" su sivri kayalik daglari ekledim. "iyi kötü" dedim "ne oldu simdi?" reiz dedi ki "aklimda bir film var. adini da simdi sen koydun", "iyi kötü", "çirkin olarak da seni ekliyorum, buyuk gise yapacagiz bu filmle." "iyi" dedim "abi sen yakistirdiysan uyar bana". meger anladim ki beni kullanmis. kendine iyi demis, lee van abiye kötü bana da çirkin. sonra "segicim gözlük konsepte ters" dedi rolü de aldi benden. telif davam hala devam ediyor. inaniyorum parayi bulacagim.
  • filmin kayıp sahnelerinden angel-eyes'in altınların peşine nasıl düştüğünü anlattığı bölüm. asker kampından ayrıldıkları sahneden sonrasına denk gelir. sahnenin gelişimi:

    blondie ve angel eyes yan yana at biniyor. birbirlerine yaklaşırlar, yavaşlarlar ve sonra bir nehir kıyısında dururlar. atlarından inerler ve atlar su içerken blondie bir puro yakar ve;

    "senin bu işle (altınlarla) ne alakan var?"

    angel eyes bir taşın üzerine oturur ve

    "ilginç bir hikaye..." der. torbadan biraz et, ekmek ve bir şişe çıkarır ve devam eder:

    "tesadüfen denk geldim" eline bir bıçak alıp ekmek ve eti porsiyonlara ayırmaya başlar, ardından açıklamasını genişletir:

    "savaşın ilk aylarında, 200.000 altına eşlik eden bir konfederasyon müfrezesi pusuya düşürüldü... sadece ikisi hayatta kaldı, yaralıydılar, stevens ve baker adında iki adam"

    angel eyes, blondie'ye ekmeğin bir kısmını verir ve devam eder,

    "takviye kuvvetleri geldiğinde 200.000 dolar ortadan kaybolmuştu. açıkçası, saldırganlar onu almıştı... en azından, soruşturmanın sonucu buydu."

    angel eyes bir içki alır ve ardından blondie'ye şişeyi verir. devam eder:

    "tamam, bir gün biri beni buldu ve bir adama suikast düzenlemem için bana 500 dolar teklif etti..."

    angel eyes uğursuzca gülüyor ve devam ediyor:

    "olağanüstü bir şey yok... sözleşmeyi verenin kaptan baker olması ve hedefin stevens olması dışında... soruşturmayı birçok insan gibi ben de biliyordum... hızlı bir şekilde hareket etmem gerekiyordu. 200.000 dolarlık arayış...stevens bana pusudan sağ kurtulan üçüncü bir kişi olduğunu açıkladı... ve madeni para kasasıyla ortadan kaybolan kişi oydu..."

    angel eyes piposunu yakıyor ve hikayesine devam ediyor:

    "şimdiye kadar, çok iyi... stevens'ı vuruyorum çünkü baker bana para vermişti... [gülüyor]. stevens aynısını yapmam için bana para verdiği için baker'ı öldürüyorum. .. geriye sadece ben ve bu arada adını değiştiren jackson kaldı."

    blondie araya giriyor,

    "gerisi basit. biz carson'ı [jackson'ın yeni kimliğini] senden önce bulduk."

    angel eyes,

    "kesinlikle, oyunun dışındaydım... ama benim için hala bir şans daha vardı... birinin carson'u canlı bulması ve carson'ın konuşması..." diye yanıt verir.

    angel eyes bir içki daha alır ve kalanları toplamaya başlar. blondie

    "neden gönüllü oldun?"

    angel eyes,

    "ben betterville kampına transfer edildim. hayatta öyle zamanlar olur ki, durumdan kaçmanın artık bir faydası olmaz. hayatın senin yanından akıp gittiği yere oturman gerekir... ağı atarsın ve küçük balığı yakalamayı umarsın... benim şansım milyonda birdi (gülüyor). gördüğünüz gibi şansım yaver gitti."

    angel-eyes ayağa kalkar, ardından aynısını yapan blondie gelir. atlarına giderler. blondie kendi çantasını ata bağlar, atın gerginliği ve altıncı hissi ona bir tehdidin varlığını anlatıyor gibidir.

    etrafına bakar ve gözlemler... küçük bir tepenin üzerinde, çok uzakta, hareketsiz duran beş binici görür. blondie, tehdidi fark etmemiş gibi görünen angel eyes'a döner. daha sonra atına biner ama yola çıkmadan önce dönüp bakar...beş atlı artık orada değildir.

    kaynak: peter j. hanley'in "behind-the-scenes of sergio leone's the good, the bad and the ugly" kitabı. görsel

    filmde iki düşman karakter arasında uzun süreli bir ittifak görmek ilginç olurdu. yönetmen tercihini çirkin ile iyi arasında yapmış.

    * ilgili sahnenin fotoğrafları

    görsel
    görsel
    görsel
    görsel
    görsel
    görsel
    görsel

    müzayedede satılan filmin lobi kartı. ilgili sahneye dair fotoğrafların kamera arkası fotoları olduğu iddiasını çürütür

    görsel
  • iyi kötü ve çirkin filminin çekimlerinde her oyuncu kendi anadilinde konuşuyordu. hatta birbirine yabancı oyuncular diğerinin konuşmasının bittiğini karşısındakinin dudaklarını oynatmamasından anlıyor ve kendi repliğini söylüyordu. yönetmen sergio leone bile başroldeki oyuncularla çevirmen aracılığıyla anlaşıyordu. film amerika’da gösterime gireceği zaman dublaj yaptılar tabi. ama kelimeleri dudaklara oturtmakta zorlandılar. askeri kampta işkence sahnesinde orkestra hüzünlü bir parça çalarken italyan oyuncu "daha yüksek" diye uyardı enstrüman çalanları. o sahne italya sinemalarında "daha yüksek" olarak izlendi. ama dublajı yaparken "daha yüksek" ifadesine dudağa oturmadı. onlar da çevirirken daha iyisini yaptılar:

    https://youtu.be/uqx81svp2l4

    "daha hisli"

    bu da konunun daha detaylı anlatıldığı kamera arkası belgeseli. tr altyazılı. 13. dk'da adam iki kelime için tüm gece uğraştım diyor.

    https://youtu.be/yxnfxuxm_xs

    totem yapacağım zaman eli wallach'ın adını söylerim ben. yeni yılda eli wallach size çirkin şansı versin. filmin sonunda 100.000 dolarlık altını aldı sonuçta. siz de mutluluğu bulursunuz umarım.
  • uzun süredir izlemek istiyordum ancak bir türlü fırsat bulamıyordum. bugün sonunda izleyebildim. film hakkında yazılabilecek her şey yazılmış. ne diyeyim, muhteşem!
  • filmin efsane finalindeki üçlü düelloda (bkz: truel) en sıkıntılı kovboy rahmetli angel eyes'ti.

    * düello / duel: iki kişi arasında
    truel: üç kişi arasında

    -- spoiler --

    angel eyes düelloda yerini alırken çirkin'e hiç arkasını dönmüyordu (haklı olarak), iyi'ye güveniyordu ama çirkin'e asla. çok büyük ikilem içindeydi, çirkin'in silahının boş olduğunu bilmiyordu. iyi'nin bir adım gerisinde olduğu için her türlü ölecekti. önce iyi'yi hedef almazdı, diğer tarafta çirkin vardı. çirkin'i vursa, ardından iyi'yi vuracak kadar zaman kalmayacaktı kendine. altınlar yine iyi'ye kalacaktı. en düşük ihtimal; iyi ile birlikte çirkin'i hedef aldıkları ve sonrasında birbirlerine ateş etmedikleri varsayımıydı. ancak, iyi'ye mezarı kazacak biri lazım. bu da çirkin'den başkası değil. iyi'nin çirkin'i hedef alma olasılığı çok düşük ki almadı zaten.

    finaldeki çekim uzaktan yapıldığı için angel eyes'in niyeti tam olarak anlaşılmıyor. yavaş kaldığı için niyetini göremiyor da olabiliriz. (birkaç dolar için filminde lee van cleef ve clint eastwood kendi arasında iddiaya giriyor, silahını ilk kim çekecek diye, lee van cleef kazanıyor. bu bilginin filmdeki sahnelere etkisi yoktur yine de) muhtemelen sonunun kötü biteceğini tahmin ettiği için çirkin'i hedef alacaktı. iyi'yi vursa çirkin kendini vururdu. olaya en basit çerçeveden bakıp "bir sizden bir bizden" diyecekti muhtemelen.

    hatırlanırsa angel eyes tuco'yu öldürmüyor. yargılanması için adalete teslim ediyor. burada tuco yargılanacak ve büyük ihtimalle asılacaktı. asılmasına kadar geçecek sürede iyi ile birlikte altınları bulup paylaşırlardı. iyi, gerçekten iyiyse boynuna ip geçirilen eski dostunu ipten geri alabilirdi. iyi burada kendisine takılan "iyi" sıfatını hak etmediğini sonuna kadar göstermiştir. çirkin'in silahını boşalttığı için onu tehlike olarak da görmüyor. hedef direkt olarak angel eyes. angel eyes'in kendisini hedef almayacağını da biliyor, kendisi olmadan altınları bulamaz angel. yine hatırlanırsa isimsiz mezarda "unknow" yazıyordu. ama iyi taşa hiç bir şey yazmadı. içinde biraz ahlaki duruş olsa taşa unknow yazardı, yazmadı. ve diğer ikisi truel yaparken iyi düello yapmıştır.

    çirkin burada tamamen sıfır gibi etkisiz eleman. tek başına hayatta kalsaydı ortadaki taşa bakıp bilmediği okuma-yazmayla "nerede bu isim?" der dururdu. o vasıfsızlığına rağmen angel eyes'i hedef alması planlama yapma konusundaki başarısızlığını gösteriyor. biraz akıllı olsa iyi'yi vurmaya niyetlenirdi. angel eyes'in iyi tarafından vurulduğu bir saniyede, iyi'yi vurması demek altınların hepsinin kendisine kalması demekti. gidip ölü adamı hâlâ vurmaya çalışmasına hiç şaşırmıyorum. gerçi dediğim gibi, taşta yazmayan ismin gizemini de çözemezdi.

    final:

    https://youtu.be/ajcsnil2pls

    ek: filme ait bir karenin fotoğrafı evin salonunun baş köşesindedir.

    görsel
  • 1966 yılı yapımı western filmi. konu efsane, yönetmen efsane, oyunculuklar efsane ve müzikler efsane ötesi. filmde iyi, iyi değil. kötü, kötü değil. çirkin de çirkin değil. filmi zaten çirkin adı verilen tuco sürüklüyor. adamın gerçek hikayesi acı üzerine inşa edilmiş. kardeşi ile olan konuşması yürek burkuyor. sadece bu karakter üzerine bile film yapılabilirmiş bence. kendisi aslında saf ve sempatik. oldu bitti anlarında acımasız ama diğer iki karakter gibi plan yapmaktan aciz. kötü ise karizmanın sözlük karşılığı. işini hakkını vererek yapacak kadar disiplinli. iyi olan karakter ise kaypak. suçlularla anlaşıp onları kanuna teslim ediyor, ödülü alıyor, sonra onu ipten kurtarıp parayı bölüşüyor ve tekrar başka kasabada şerife veriyor.

    filmin bütün müzikleri ennio morricone imzalı ve muhteşem. giriş anları kusursuz. sahneler müzikleriyle hatırlanıyor. özellikle tuko mezardaki ismi ararken çalan l'estasi dell'oro müziği benim en beğendiğim.

    l'estasi dell'oro

    filmde harika espriler ve komik anlar var. son sahneye kadar yüzde bir gülümseme yerleşiyor.

    filmde cinsellik ve çıplaklık yok. ailece gönül rahatlığıyla izlenebilir.
  • burdaki çirkini sevmek bence milli hastalığımız olabilir.****
  • yillar olmustu izlemeyeli. gecen persembe günü sinemada izlemek nasip oldu.. cok da güzel iyi hos oldu... efenim gittigim sinemada, filme yari fiyatina bilet aliyorsunuz. aksam seansi ve haftada sadece persembe günü oluyor... lakin hangi filmi izleyeceginizi film baslayana kadar bilmiyorsunuz... film basladigi anda ahanda budur dedim. darisi gelecege dönüs serisine.
hesabın var mı? giriş yap