istiyorum

• basrollerinin;
  bulent ersoy, fikret hakan, atilla saral ve huysuz virjin'in paylastigi 1989 yapimi mannyak bir film..
  konusu;
  
  pilent ersoy unlu bir sanatcidir.. gazinonun sahibi turgut (fikret hakan) ile evlidir.. fakat, pilent bu evlilikten memnun degildir
  ayrılmayi ister ama turgut ondan vazgecmez ve ayrılmayı kabul etmez (hangi erkek edebilir ki?).. yasadığı esir hayatindan bikan pilent gizlice ortadan kaybolur ve bodrum’a gider.. bune mukabil olaraktan turgut deliye doner. pilent, nerede oldugunu bir tek, yalniz, biricik en samimi dostu huysuz virjin’e (seyfi dursunoglu) soylemistir ve onu da yanina cagirir..
  
  bu arada bodrum’da dolasirken (iste o an!) hakan adında (atilla saral) bir mankenle tanisir ve aralarinda sicak bir iliski baslar.. her an (an be an) birlikte olurlar.. turgut gazetede pilent ile hakan’in samimi pozlarini gorunce kuplere biner
  (bkz: kuplere binmek).. o zamanlar bodrumda havalimani olmadigi icin ilk aracla bodrum’a gider, pilent'i bulur ve ona insan gibi donmesini soyler..(halbuki o 9 sene once donmustur) zor kullanarak pilent'i istanbul’a goturur.. hakan pustunu da adamlarina dovdurur..
  pilent ile huysuz virjin, hakan’i ziyaret eder.. turgut’un yaptıklarını anlatirlar.. turgut pilent’in pesine yine adamlarini takar ve korkutmak amacıyla pilent’in arabasina kaza yaptirir.. pilent yaralanip hastaneye yatar.. bu kez hakan ziyaretine gelir
  (bkz: as ye sow so shall ye weep). turgut da oradadir ve onu tehdit eder! iki sevgili tum bunlara aldirmaz ve birlikteliklerini surdururler.. bir aksam sovunu izlemeye gittikleri huysuz virjin’den donuste kulupten cikarken turgut onlerini keser... onları ayiramayacagini anlar, umutsuzca silahini sakagina dayayip intihar eder...
  
  (bkz: vay amina koyim)
  
  sineray film studyolarinda hazirlanmistir..
• bir yemek pişirme programı klişesi.
  
  ancak dil bilgisi açısından feci kulak tırmalayıcı:
  
  eskiden cümle şu şekilde kurulurdu:
  
  - soğanları pembeleşinceye kadar kavuruyoruz.
  
  şimdi ise şöyle söylüyorlar:
  
  - soğanlarımı tavaya alıyorum. çünkü soğanlarımın pembeleşmesini istiyorum.
  
  ayrıca programın mantığına aykırı:
  
  adam yemeği yapmadan malzeme listesini veriyor, ardından da yapacaklarının minik bir özetini çıkartıyor. ondan sonra yemeği yapmaya başlıyor. fakat yemeğin yarısına gelince başlıyor kıvırmaya:
  
  -aslında patatesleri haşlıyoruz ama ben bu kez kıtır olmalarını istiyorum. o yüzden fırınlayacağım.
  
  adam! adam! nehirden geçerken at değiştirilmez!
  
  seyircinin, yaptığın kıytırık patates salatası tarifini izliyor olmasının nedeni; senin beğeni toplayan bir tarifinin olduğuna, bu tarifi defalarca denemiş ve standardize etmiş olduğuna ve artık tarifi her uyguladığında aynı güzel sonucu elde ediyor olduğuna dair olan inancı.
  
  *****
  
  istiyorumun yemek programlarında geldiği anlamlar:
  
  - şıçtım şimdi toparlamaya çalışıyorum.
  - koduğumun asistanı program öncesinde gerekli hazırlıkları yapmamış,
  - zaten ben bu tarifi bilmiyorum. hatta ortada bir tarif de yok şu an doğaçlama takılıyorum.
  
  ****
  
  işin kötüsü insanların da diline yapışmış olması.
  
  şimdiye kadar yumurta bile kurmamış olan kaynak ustam, birden gaza gelip, iş yerinde bize salata yapmaya karar verdi. tüm sebzeleri doğradıktan sonra sıra yeşil soğanlara geldi. soğanların beyaz kısımlarını kesip çöpe attı. ayıklaması gereken pörsümüş ve kart yeşil yaprakları da ince ince doğrayıp salataya kattı.
  
  "napıyorsun sen usta ya!" dedim. "abi salatamın yeşil olmasını istiyorum" dedi.
  
  ben de yapacağın salatayı sikmek istiyorum.
• bir özdemir asaf şiiri:
  ruzgar mi dedim...
  isterim ki saclarin dagilsin.
  gece mi dedim..
  hemen dusuncelere dalmalisin.
  
  ask der demez
  kalbin hizli carpmali.
  sabah, dememe kalmadan
  uyanmalisin.
• nihavend bir şarkı. münir nurettin'in yüzsüzlüğü ele aldıklarından - çok var bunlardan, hepsi birbirinden güzel. ("güzel ne varsa her şeye gönül vermek istiyorum" der mi bir insan evladı yahu?) sözleri şöyle:
  
  uçsuz bucaksız engine
  baharın yeşil rengine
  içimin dengi dengine
  gönül vermek istiyorum
  
  aklar düşüşün başıma ("düşsün saçıma" versiyonu da mevcut)
  kuşlar üşüşün başıma
  bir peri çıksın karşıma
  gönül vermek istiyorum
  
  bir goncaya bir çiçeğe
  elinden su içeceğe (kafiye çok şık be!)
  güzel ne varsa her şeye
  gönül vermek istiyorum
• bir bertolt brecht şiiri
  
  istiyorum gideyim sevdiğimle.
  istiyorum boş vereyim sonu ne olacak.
  istiyorum düşünmeyeyim iyi mi, kötü mü.
  istiyorum bilmeyeyim beni seviyor mu ?
  istiyorum gideyim sevdiğimle.
• yazmak istiyorum. konuşmak istiyorum. görmek istiyorum. duymak istiyorum. dokunmak istiyorum. hissetmek istiyorum. anlamak istiyorum. gülmek istiyorum. yürümek istiyorum. ayak sesi istiyorum. ses telleri istiyorum. avuç içleri istiyorum. yeni bir isim bulmak istiyorum. müstesna bir isim daha bulmak istiyorum. şahit olmak istiyorum. yüz sürmek istiyorum. aynı anda aynı şeyi düşünmek istiyorum. aynı anda yaban şeyler düşünmek istiyorum. aynı anda yabancı şeyler düşünmek istiyorum. aynı anda birbirini anlayan, seven, birbirine sarılan farklı şeyler düşünmek istiyorum. hatalarıma üzülmek istiyorum. tabiat istiyorum. yürek istiyorum. karakter istiyorum. yaşadım diyebilmek istiyorum. çocuğun masumiyetinde buluşmak istiyorum. ısırmak istiyorum. küfretmek istiyorum. alıntı istiyorum. çeviri istiyorum. uyku istiyorum. anlam istiyorum. göz istiyorum. saç istiyorum. parmak istiyorum. hepsini. koku istiyorum. hepsini. her birini. alın istiyorum. alınyazısı istiyorum. gelişini istiyorum. el sallamak istemiyorum artık. cesaretini istiyorum. başkaldırmanı istiyorum. acele etmeni istiyorum. acele etmeden edeme istiyorum. büyü istiyorum. büyünü istiyorum. ışığını istiyorum. çiçek istiyorum. çiçeğini istiyorum. utanmanı istiyorum. gerçeklik istiyorum. hoyratlık istiyorum. vantilatör konuşsun istiyorum. ismimi duymak istiyorum. çok 'mmmm' istiyorum. çil istiyorum. eşik istiyorum. sadece benim gözümün çektiği fotograflar istiyorum. gizlice fotograf cek istiyorum. ben bunları kimseye anlatmayayım istiyorum. gevşek ağızlı olduğumu bilmek istiyorum. menemen istiyorum. kendisinin acısı desin istiyorum bir daha. yol istiyorum. yürümek istiyorum. yolculuk istiyorum. öyle gül istiyorum. sabah kalkıp bana sarıl istiyorum. çay demlemek istiyorum. yemek yapmak istiyorum. yemek istiyorum. bir dokunuşla şekerlenen şeyler istiyorum. merak istiyorum. neden?!? sorusunu istiyorum mesela. keşfetmek istiyorum. beraber keşfetmek istiyorum. bal istiyorum. bir filmin finalindeki mutlu son olduğumuza şahit olmak istiyorum. gece gözlüklerimi istiyorum. hepsini. gözlerim başka hiç bir şey görmesin istiyorum. kapıdan dışarı çıktığın anı istiyorum. boynumun, aklımın, yüreğimin borcunu yaşamak istiyorum. nerde nerde nerde olursa olsun yaşamak istiyorum. öyle böyle değil istiyorum. hoşgeldin demek istiyorum. yaşadık diyebilmek için.
• bir hastalıktır. istiyorum hastalığı
  
  bazı kişilerin, herhangi bir restoran, cafe vs gibi ürün sipariş edilen yerlerde verilen siparişin sonuna “istiyorum” kelimesini eklemelerine hepimiz şahit olmuşuzdur.
  
  ben bu kişinin kompleksli bir yapısı olduğunu düşünüyorum. bilmem yanılıyor muyum? adeta bir elitlik göstergesi sergileme çabası içerisindeki ezikliğin ortaya çıkışı.
  
  “bir kahve istiyorum sütü az olsun. bir tane de çizkek istiyorum.”
  
  ne kadar doğallıktan uzak geliyor insana.
  
  “bir sütlü kahve ve bir çizkek alabilir miyim?” demek daha kibar bir izlenim sergilemiyor mu? madem olayı biraz abartılacak, cümlenin sonuna “lütfen” eki kullanmak daha iyi olmaz mı?
  
  “istiyorum” ne acaba? ne kadar nezaketten uzak itici bir üslup.
  
  zaten bir sipariş veriyorsun. yani istiyorsun. birde istediğini vurgulamak niye? gözlemlediğim kadarıyla kadınlarda daha çok görülüyor bu hastalık.
  
  “bir gazoz istiyorum, yanında pipet istiyorum. bardak istemiyorum.”
  
  istiyorsun anladık.
  
  dediğim gibi bunlar kompleksli kişilerdir. farkında olmasalarda isteyip almaya ihtiyaçları vardır. istediklerini alacakları ortamda hep istediklerini vurgularlar. “bak ben istediğimi alabiliyorum, böyle de elit biriyim” imajı yaratan bir iticilik sergilerler.
  
  (kaynak: http://www.gercekbu.com/…zilar/istiyorum-hastaligi/ )
• 1989 yapimi asiri melodramatik bir bulent ersoy filmi. filmin olay orgusu fazlasiyla gunumuz degerlerine karsi ve absurt olsa da kendisini izletiyor. buna atilla saral in yakisikliligina ve seyfi dursunoglu'nun kendisini oynamasina borclu.
  
  filmden akilda kalanlar arasinda seyfi dursunoglu'nun tom cruise ile bulusmak icin new york'a gittigini soyledigi telesekreter mesaji, atilla saral'in sekilsiz killi vucudu ve gidisini sayabilirim. erfilm youtube'a koymus filmi dursunoglu'nun serefine. afiyet olsun.
• sahin k'ya verilecek en son cevap olsa gerek..
• onunla saatlerce yürümek istiyorum,sinemaya gitmek istiyorum,gece barda çılgınca dans etmek istiyorum,sabahlara kadar sohbet etmek istiyorum,canı yandıgında ona destek olmak canım yandığında yanımda olmasını istiyorum,denize çıplak girmek,karavanla gezmek istiyorum ...
  kısacası bu hayatta yaptığım her eylemi sadece onunla yapmak istiyorum şimdilik belki imkansız ama gelecekte mümkün olsun istiyorum ....