• tam adı "izmir dr suat seren gögüs hastalıkları ve cerrahisi eğitim ve araştırma hastanesi"'dir.
    http://www.izmirgogus.gov.tr/

    medyada yer alan birkaç haber için:
    http://www.sabah.com.tr/…meliyat_hepsi_kor_olabilir
    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/…w.aspx?id=14989679
    http://haber.mynet.com/…yan-sivilce-tedavisi/546113
    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/…8&tarih=2009-12-01
    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/…w.aspx?id=12417321
    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/…w.aspx?id=10783301
  • göz kliniğinde yapılan 8 tane katarakt ameliyatı sonrası endoftalmi gelişmesi üzerine gündeme gelmiş hastane.
  • burada yatan hastanızı bir başka hastaneye sevk edip diyalize göndermek istediklerinde üst yazının hazır olup olmadığının sorulması gereken hastane. bir de sevk edilen hastanede yoğun bakım ünitesinin boş olduğunu bilmekte fayda var. hastanız tedavisini olamadan iki saat sonra geriye gelebilir.
  • kâr amacıyla genel hastahaneye dönüştürülen, bir zamanlar ihtisas hastahanesi özelliği ile göğüs hastalığı çekenlere hizmet veren, sanatoryum.

    “hasta memnuniyetimiz çok yüksek. bizim hastanemizde süreler bir haftayı aşmıyor. benimle birlikte üç kadın, 6 genel cerrah var. örneğin bir meme hastası geldiğinde ultrason, mamagrafi, mr ve bt tetkikleri bir hafta içinde tamamlanıyor. eğer kanser şüpheli vaka ise radyolojik tetkiklerini radyoloji uzmanı ile birlikte yapıyoruz. tiroid hastaları da aynı sürelerde hizmet alıyor. sintigrafi çekimi bir hafta içinde yapılıyor. meme ultrasonu için pekçok hastane 2-3 ay sonrasına randevu veriyor. laparoskopik ameliyatlarda da neredeyse randevusuz çalışıyoruz.”
    ferda füzün

    (bkz: verem para etmiyor)
  • izmir'deki en iyi göğüs hastalıkları hastanesi'dir. herhangi bir göğüs problemi yaşandığında direk buraya gelinmesi gerekir. pnömotoraks nedeniyle yaklaşık 1 hafta kaldım, herhangi bir şikayetim olmadı diyebilirim. gerek hemşireler, gerek de doktorları da yeterli geldi bana, istediğim zaman bilgi verdiler, yardımcı oldular, hepsi de güler yüzlüydü. hastane'nin bana güven verme nedeni galiba her sabah 8-9 doktorluk bir toplulukla tüm odaları gezip tüm hastalarla teker teker ilgilenmeleriydi. insan kendini emin ellerde hissediyor ne bileyim.
  • acildeki danışmaya danışalım diye bir hanzo koymuşlar.
    babam bu hastanenin aciline kaldırılmış an itibariyle, danışmaya ismini vererek durumu sordum. hanzo kadının verdiği cevap "evet kaydı var" peki dedim durumu ne, nerede şimdi? "bilmem' dedi. evet hanzo kadına maaş veriliyor ve o önündeki sikindirik bilgisayardan bakıp bana hastanın nerede ve ne durumda olduğu konusunda bilmem diyebiliyor.
  • babam, yaklaşık 40 gün önce buraya sevk edildi. röntgen, kan tahlili, ciğerden iki defa sıvı alındı; biri ağızdan, diğeri sırttan iğne ile girilerek ciğerden parça alındı, tekrar röntgen, kan tahlili, pet taraması yapıldı ve nihayet 30 gün sonra akciğer kanseri teşhisi kondu.

    bu süre içinde kanser ne kadar ilerledi bilmiyoruz. sıçrayan bir türü olduğu için ameliyat ve ışın tedavisi olmaz dediler, kemoterapi için başvurduk. 1 haftadır da heyet raporu bekliyoruz ki kemo başlayabilsin. rapor bugün çıktı ama babam rapordan önce sabaha karşı 4 civarı fenalaştığı ve nefes alamamaya başladığı için ege üniversitesi aciline götürdük.
    acilde ciğerlerin tıkandığı söylendi.

    işler biraz daha trajikomik bir hale geldi. ege üniversitesi, tüm raporlar orada diyerek dr. suat seren'e sevk etmek istiyor. dr. suat seren'den aldığımız bilgiye göre "hayır enfeksiyon varsa orada tedavi edilsin, sonra buraya getirsinler" deniyor. tekrar ege'deki doktorla konuştuğumuzda "hayır biz gerekeni yaptık, kalan tedaviye orada devam edilecek" şeklinde bir cevap alınıyor.

    hangi hastane kabul edecek de tedaviye başlanacak henüz meçhul. ama ben tüm varlığımla devlet hastanelerinin ilgisizliğinden ve iletişimsizliğinden tiksiniyorum.

    edit: bu entryi girdikten tam 1 ay sonra babamı kaybettik.
  • özel bir hastanede 1. evre akciğer tanısı konmuş bir yakınımı, ameliyat diye üç kez yatırıp, çeşitli bahanelerle üç kez evine gönderen hastane. en son, yine bugün ameliyat edeceğiz deyip sabah 8'de ameliyat önlüğünü giydirip, 13.30'a kadar bekletildikten sonra "amca, acil bir vaka geldi. sen yemeğini ye, pazartesi yine çağırırız" denilmiştir.
    tanı konulalı kırk gün oldu. bir aydır ameliyata alamadılar adamı. umarım başka organlara yayılma yapmamıştır.
  • 90lı yıllarda branşının taşşaklı hastanelerindendi. şu an da fena görünmüyor ama işin içine para girmiş, hastanenin anası skilmiş, bok olmuş. bi otoparkı bile yok lan.

    yine de ege'den 40 kat iyidir dedi ege mezunu bi dr arkadaşım (50 yaşındaki herif yalan söylemez herhalde).
hesabın var mı? giriş yap