jersey shore

• promise ring $aheseri, dinledikce aglayasim geliyor her ne hikmetse.
  
  bored walking on the boardwalk, new jersey shore.
  if i come to new york, can i sleep on your floor?
  i've been living out of a suitcase on the motel floor and running up tabs at the corner store.
  i'm barely walking on the boardwalk anymore.
  when summer gets along, your hair gets too long.
  i'm picking up the habit of drinking long before four, when july is gone, i'll be twenty-four and then not anymore.
  new jersey shore, new jersey shore, then not anymore
• her turlu compilationa illa ki koydugum super keyifli bi promise ring sarkisi.
• asbury park ile birlikte new jersey sceneinin gözde mekanlarından sahil şeridi.
• mtv'nin inanilmaz superotesi yeni reality show programi.
  
  my super sweet 16'den bile daha igrenc! harika!
  
  guidolar ve guidette'leri new jersey'deki bir eve kapatirlar ve olaylar gelisir.
• evdeki hatunlar boyali tas olmaya calisan bi avuc kektir. hic biseye benzemiyorlar malesef. erkekler ise bir hayli inanmis, body salonundan firlamislar. baya bayik bi program kanimca.
• real world'ün aynısı, ancak guido diye tabir edilen tiplerle jersey shore'da geçiyor. guido kimdir ve nasıl olmalıdır konusunda ayrıntıları seriyi izledikçe öğreniyoruz. her iki cins için de olması gereken, özgüven bombası ve bakımlı olmak, kariyer sahibi olmamak ve italyan asıllı olmak kafi gibi . kadınlar için ekstralar kısmen kolay; fön çektirmek ve basit olmak. erkekler için ise, tayfanın herbirinden altın değerinde öğütlerle ancak kitabı yazılabilir guidoluğun. ilk olarak iyi giyinmek, bakımlı olmak, body building yapmak, kaş aldırmak, sakal tıraşını gece çıkmadan önce olmak, asla kendinden daha çirkin bir kızla olmamak gibi nitelikler var. yalnızca ilk iki bölüm izlenerek aşağıdaki inciler gerçek hayatta var olan insanlardan duyulabilir;
  
  "i am like a praying mantis. after i have sex with a guy i will rip their head off."
  
  "my abs are so ripped up it's called 'the situation.' (diyen adamın lakabı mike the situation)
  
  "you can hate on me all you want to, but what can you possibly say to somebody who looks like rambo, pretty much, without his shirt off?"
  
  "this job is beneath me. i'm a bartender. i do, you know, great things."
  
  gibi fantastik lafların dendiği program.
  
  ek: bitmiyor; "i love being the center of attention, and it sucks, because i feel like i am not at the moment."
  
  tabii benmerkezci insanlarla ilgili ilk televizon programı değil, ama reality show olmasından ötürü demekki varmış gerçekten diyorum izledikçe, zira her cümlede bir bomba var, "everybody loves me; babies dogs girls and cougars. i just have incredible mass appeal."
  
  en favori yeni televizyon proğramım.
  
  3 sezon sonra gelen edit: hala izliyorum. seviyorum reality showları. bbg'leri filan da izlemiştim eskiden. öyle yani. entry'i churchill'den bir alıntı yaparak kapatmak istiyorum; demokrasi hakkındaki en iyi anti argüman ortalama bir oy verenle yapılacak 5 dk.lık konuşmadır. dünyadaki kötü giden bir çok şeyden sorumlu hissediyorum kendimi
• funnyordie'in parodisini yaptigi program.
  
  http://www.funnyordie.com/…oki-and-pauly-d-dj-lubel
• amerika'da şu an neredeyse her gencin izlediği şovdur, ayrıca cidden insanlar bu kadar yavşak mı orada derseniz, az bile bunu sansürlemişler derim...
• (bkz: http://www.youtube.com/watch?v=eybwzeoxisk)
• oyuncularina bolum basina 30 bin dolar veren sov.