• bahçede çalışan ya da sabahın kuru ayazında işe giden kadınlar değil de, işte, yurtta, kapalı mekanlarda yani, üşüdüğünü, çok soğuk olduğunu, ince narin yapısının buna dayanamadığını sürekli tekrarlayan kadınlar arasında var bu durum. ben hiç sıkıntı çekmedim, el üstünde büyüdüm, çok nazlıyım vs. bir sürü alt metni var bu çok üşümenin.

    edit: dolmuşlarda camı açma ceyran çarpıyor diyen teyzeler de bambaşka bir konumuz olacak.
  • (bkz: anemi)
  • soğuktan bir fincan kahveye sığınan ya da sığınıyormuş gibi kupaya sarılıp(sapı kendi gövdesine bakacak şekilde, baş parmak da sapına geçecek tabi) kahvesini içen kadınların psikolojik savaşıdır.
  • birinin kendisini ısıtmasını isteyen kadın davranışıdır.

    (bkz: sevişme başlatıcı salak diyaloglar) statüsüne girer.

    -ben üşüdüamm ühühüh
    +gel ısıtayımm
    -hımpff ihihihi :)

    edit: tanım yapısını düzeltme
  • soğuk havada uşumenin statusel olduğunu ifade eden beyanat. kadınlara ozgu bir de.

    arkadaş bunlar hep plazaların etkisi, adamların beyin hava alamıyor,idrak mukayese kanalları oluyor.
    çık bir tarlaya, iki çapa salla bak kendine geleceksin, kaldır elini o klavyeden git sevgilinin elini tut, uşumuş mu bir bak. ha oradan terfi etmiş mi oğren yine istiosan.
    puh size.
  • kan degerlerinde problem olabilen, olmasa da gercekten usuyen kadinlarin da icinde bulundugu gruba layik gorulmeye calisan yanlis bir genellemedir. kapali ortamlarda oturan kisilerin kan dolasimlari, disarida ayazda aktif olarak vucudunu kullanarak calisan kisilere gore cok daha yavas olacaktir. ayni zamanda beslenme duzeni de buna gore cok daha az yagli, az enerjili olacagindan aslinda masabasi meslek hastaligi olarak da gorebildigim bir sorunla karsilasan yalniz kadinlari degil, erkekleri de kapsayan bir durum soz konusudur.
  • sürekli diyette olan kadınların ortak sorunudur.
  • statü göstergesi olarak üşümek değil de "ortam"ın senin üşüyüp üşüyemeyeceğine karar vermesi olarak değiştirilmesi gereken tanımdır.
    şöyle ki; bugüne kadar yaz kış benden daha çok üşüyen birine denk gelmedim, kış geldi mi etek, elbise filan gözüm görmez, üzerime en az iki kat kıyafet giymeden, atkı almadan hayatta dışarı çıkamam, botlar çizmeler yarenim olur. allahtan iş yerim kıyafet açısındna çok rahat da "hacı sen napıyon gezmeye mi geldin" diyen yok.
    amma velakin işe makyajsız geldiği için azarlanan kimselerin çalıştığı, "ne o arzu hanım bu sabah geç kaldınız galiba" deyü pespayeliğine laf sokulan iş yerleri var. o hanım ablam sıkıyorsa üşüsün bakalım. yemezz! o etek-elbise giyilecek, altına sivri burun klasik ayakkabılar çekilecek, ince külotlu çorap giyilecek, öyle yok 200 den filan.
  • statuyu bilemem de genelde prenses sendromlu bagyan gostergesidir.
    ne kadar guzelse, o kadar cok usur.
    (bkz: prenses sendromu)
  • insanı kadınlığından şüphe ettirir.
hesabın var mı? giriş yap