• şimdi bir hayal gemimiz var ve bu gemi bizi insanlık tarihinde istediğimiz zaman ve mekana götürebilmekte. bu gemiye binerek 5 kez yolculuk etme hakkınız var. bu haklarınızı hangi insanın yanına (o kişinin istediğiniz bir anı da olabilir) giderek tüketirdiniz ve o kişiye neler sorar, onunla neler konuşursunuz? çok ilginç, ufuk açıcı cevaplar gelebileceğini düşünüyorum. o kadar fazla şık arasından beş hakkın bile, çok fazla seçme ve elemeye maruz kalabileceğini düşünüyorum.

    kendi tercihlerime gelecek olursak;

    1.yanıma bir kasa kaliteli şarap alıp ömer hayyamın yanına gider, hayyam'ın hayat mottosu üzerine sarhoş olup sızana kadar onunla konuşurdum. hatta uyanınca da mümkünse onun yanında uyanıp bir önceki gece çakırkeyifken konuştuklarımızı bir de ayık kafayla münazara ederdim.

    2. marcel proust 'un yanina gider ve freud'a bile taş çıkaracak cinsten gözlem yeteneğiyle birlikte, insan psikolojisi üzerine konuşur, hayatımdaki herkesi anlatıp bana güzin ablalık yapmasını isterdim. hatta böyle büyük(sayfa sayısı olarak değil) ve harika bir romanı nasıl (bkz: à la recherche du temps perdu) yazabildiğini sorardım.

    3.ludwig wittgenstein ile mantık ve dil felsefesi üzerine konuşarak aslında dil konusunun ne kadar yetersiz olduğunu daha iyi anlamaya çalışır(aslında bu bir paradoks çünkü; konuşmanın, kelimelerin birbirimizi anlamak konusunda ne kadar da yetersiz kaldığını yine konuşarak anlamaya çalışacağım), bu konunun çözümsüzlüğü üzerine tartışmaya çalışırdım.

    4. kant'ın evine gider bahçede iki de nargile yakar, ahlak felsefesi üzerine konuşurdum. gerçekten de iyi ve kötünün ne olduğunu çok daha objektif, çok daha evrensel bir biçimde anlamaya çalışır, ahlakın suni yapıtaşlarından olan dini ve toplumsal öğeler üzerine uzun uzun konuşurdum.

    5. hz. muhammed'in yanına gider, hatta kuranın indiği iddia edildiği o geceye iner ve orada neler olduğunu gözlerimle görmek isterdim ve hz. muhammed'le ahlak ve din üzerine uzun bir sohbet ederdim. daha önceki seçenekte kant'tan almış olduğum argümanları muhammed'le tartışıp tanrıya inanıp inanmayacağıma karar verirdim.

    bonus: mevlana ile aşk üzerine konuşurdum, anlamak için kıçımı yırtardım.

    önedit: soruyu soran ben olduğum için ben torpilliyim, benim bonus hakkım da olsun bi zahmet.
hesabın var mı? giriş yap