• giresun dereli'ye bağlı gidip görülmesi ,sisli havası,yagmuru ve soğuğunun hissedilmesi gereken yerdir.yollar cok kötü değildi en azindan beni cok yormadi. yol boyunca muazzam yeşil,dağlık alanlar,dereler gorulesi.bir kac hes maalesef can sıkıcı ki bu karadeniz'in her yerinde böyle.uzungöl ve ayder gibi burasi da araplarin istilasina uğramıştır.yeme,içme ve konaklama için tavsiyem kockayasi mevkiisinde bulunan birun kumbet adli yerdir.
  • bugün önce mavi göl, sonra kuzalan şelalesi ve sonrasında kümbet yaylasına çıktık. muazzam bir manzara, muazzam bir temiz hava. tabiki yapılan saçma sapan evler can sıkıcı ancak ayder'den sonra burası cennet. senelerdir niyet edip gidemedik. ama bugün bunu gerçekleştirdik.

    yolları çok çok iyi. kar yağmış olmasına rağmen bütün yollar temizlenip açılmış ve asfaltlı yol. düşünün biz renault symbol ile çıktık yaylaya.

    yayla için tavsiyem;
    kesinlikle şenliklerden önce yada sonra gidin. hatta bu zamanlarda gidin. karı soğuğu içinize çekin.
    çölbey restronda mutlaka kuzu pirzola yiyin. ve yedikten sonra simdiye kadar et yerine ne yediniz bi düşünün. cok hijyenik gözükmesede orası bir yayla sonuçta. ve oranın olayı et. sezonda fiyatları nasıldır bilemiyorum ama bu sezonda 6 kişi; 3 çorba, 1 kg kuzu pirzola, 1 kg köfte ve salata toplam 150 tl verdik. çok çok makul ve gerçekten abartmıyorum böyle bir et yemedim bu yaşıma kadar.
    hemen carprazındaki fırından sımsıcak pide alın.
    dönüş yolundaki çeşmenin yanındaki çay yapan barakada çay için. çam sakızı sütlaç yiyin.
  • gördüğüm en güzel manzaralardan bir kaçını bana sunmuş heidi'nin asıl yaşama yeri. ancak ülkemizin en büyük soeunu olan o göz kanatan berbat evler buranın merkezinde de mevcut. o evleri yık yerine norveç fiyorlarında gördüğümüz ve içimizi ısıtan rengarenk evlerden koy, tüm dünya buraya akın eder ancak insanımızın en büyük hata ve hastalıklarından olan ucuza kaçma, ben yaptım oldu, kalitesizlik ve vizyonsuzluk burayıda harcıyor.

    https://eksiup.com/c29bb6fc199
  • ailecek havasına ve doğasına bayıldığımız yayla. gittiğimiz anda acayip sis vardı. üşüdük hırka aldık. sis dağıldı güneş çıktı bu sefer de yandık öyle bir havası var. araplar burayı da keşfettiği için tabi iş ticarete biraz dökülmüş ama ayderdeki gibi kesinlikle değil. köyün içinden geçince yol ikiye ayrılır. soldan çıkıp tepeyi aşınca bambaşka bir manzarayla karşılaşırsınız. yerliler ileride 10 larca farklı yayla olduğunu söylediler. gidip görülmesi hatta mümkünse 2-3 gün kalınması gereken yayladır. aşağıya manzaradan bir kare bırakıyorum. iyi seyirler.

    https://eksiup.com/a48ee3b0793
  • dünyanın en güzel şehirlerinden giresun'un en güzel yaylalarından birisi.
    merkeze yakın olan diğer ikisi için (bkz: bektaş yaylası) ve(bkz: kulakkaya yaylası)
    her dönüşte baş ağrısı ve kulak çınlaması yaşasam bile vazgeçemem bu manzaralardan, buz gibi suyundan,doğal ve lezzetli etinden, küçükken gökyüzünü aşıp uzaya vardığı zannettiğim uçsuz bucaksız dağlarından.
  • uzgunum.
    ama artik ruhuna el fatiha diyebiliriz
  • herhalde 7 yaşlarındaydım. iki tane eski tip, benim için "köy tipi" dolmuşa doluşup gidiyorduk bir sene. yolların inanılmaz tehlikeli olduğunu hatırlıyorum. şişman yaşlılar dağ tarafına oturtuluyordu ki uçuruma doğru ağırlık yapmasınlar, tekerlerden biri boşlukta kalırsa ağırlık öbür tarafta olsun.

    buz gibi bir soğuk vardı. yanında mola verdiğimiz bir çaya üstümde kazak, mont, altta çıplak çırpı bacaklar, ayağımda yeşil plastik çarıkla soğuğa aldırmadan koşmuştum. heyecandan çıldıracaktım. hayatımda ilk kez kurbağa yavrularını görüyordum. balık gibi, siyah, yüzlerce belki. camdan da berrak bir suda kıpır kıpır yüzüyorlar.

    soluduğum en temiz hava, yediğim en güzel et orada, gördüğüm en güzel manzaralar da o yollardaydı.
hesabın var mı? giriş yap