• bu kentle ilgili ilginç bir hikaye..

    16. yüzyılda, bu kent ispanyollar tarafından kuşatılmış ve şehir halkının başarılı savunmasıyla ispanyollar geri püskürtülmüştür. bu başarı nedeniyle, prince william of orange halkı ödüllendirmek istemiş. prens sormuş halka: iki seçenek sunuyorum size, ya bir yıl boyunca hiçbir vergi ödemeyeceksiniz, ya da bu kente bir üniversite kuracağım. halk neyi seçmiş tahmin edin.. evet.. üniversite.. böylece hollanda'nın ilk üniversitesi olan leiden üniversitesi kurulmuş.

    bırakın 16. yüzyılı, içinde bulunduğumuz şu yüzyılda herhangi bir şehrimize bir nedenle bu iki seçenek sunulsa, zannetmiyorum ki ikincisi seçilir..
  • hayatimin en sakin, mutlu 4 yilini gecirdigim sehir. pembe sokaklar , kaldirimlarda eksik olmayan agaclar , sokaklarda seksek oynayan cocuklar , 2-3 katli mustakil evler, hepsinin kapisi acik , cocuklar girip cikiyor, gunesli bir ogle vakti kapilarin onune sehpalar yerlestirilip ev sakini kisi bir kadeh sarap esliginde gazete okuyor, kuslar civil civil.. daimi bir mutluluk havasi var leiden da. asla unutulmaz
  • eninde sonunda üç beş kuruş toparlayıp hollanda ya geldiniz..amsterdam da hızlı birkaç gecenin ardından artık bugün bi güzellik yapıp noordjwk den bisiklet kiralayıp leiden'e kadar gidebilirsiniz..canınız felanda cıkmıyor, kaza da geçirmiyosunuz..adamlar her yol kenarına mis gibi bide bisiklet yolu yapmış..kanallara,yel degirmenlerine baka baka geliyorsunuz leiden e..leiden de bi cennet cidden..ne ararsanız var..acıktınız mı? hemen göbekte bi köprü üzerinde adını unuttugum acaip tatlı bir restoran var ,ucuz da..böyle cevizli fındıklı etli reçeli tuhaf dürümleri var..onlardan yiyin işte..eh doydunuz..ille ot içceniz..tamam coffeshoplarda var..hemde dört tane..sec begen...hazırsanız şimdi kano zamanı ( ki aslında pekde zamanı olmayabilir)..cok hafif bir akıntıya sahip leiden kanalları size cok uygun,üstelik cok da ucuz.2 kişilik kano bi saatligi 5 euro..cabucak kanalı geçip geliyosunuz..yolda binbir çeşit köprü ve bi sürü lüks yat,size el sallayan cocuklar filan görüyorsunuz..baya eglenceli yani.. peki yoruldunuz geri dönüyoruz artık,kanoları kıyıya baglayan kıza dikkat edin sevgilinize fena asılabilir..neyse bu engeli de astıktan sonra bisikletle sehir içinde bol bol gezebilirsiniz..yaya yolunda bisiklete binmeyin yalnız, kötü kötü bakıyorlar..ha birde ben evimi özledim kebap isterim derseniz o da var..tabiki törkiş...efendim artık hava kararıyor bisikletleri vermeden önce rotanızı degiştirin ve vuultorenplein e de bi ugrayın cok güzel sahilleri var..su cok sıcak degil ama kim tutar sizi!! hadi iyi eglenceler..
  • tam anlamiyla ogrenci sehri. sanki yerli nufustan cok ogrenci varmis havasi verir. aslinda gercek oyle degildir.dogru olan ogrenciler ya da universiteyle alakasi olanlar sehir merkezi ve civarinda otururken, yerlilerin kenar mahallelerde oturdugudur. kenar mahallelerde oturan bu yerel kesim her yil 3 ekimde boy gosterir. 3 ekim leiden'in ispanyol isgalinden kurtulus gunudur. bu arada yerliler universitelilere pek sevmezler.hatta 3 ekimde universiteliler oldukca laf yerler. aslinda leiden universitelileri hollanda genelinde de pek sevmezler. bunun nedeni de leiden'da okuyanlarin kendilerini bi bok zannetmeleridir genellikle*. yine de benim hollanda'da belki de en cok sevdigim yerdir. ogrenci nufusu sayesinde surekli bir aktivite bulmak mumkundur.sikildiginizda gidip oturabileceginiz size hitap edecek bir cafe illa ki bulursunuz.

    *leiden'da okuyanlara bir kastim yok, ben de orada okudum.
  • hollandanın eskişehiri.
  • bir binanın duvarında fakir baykurt'un gelincikler adlı şiirini türkçe olarak gördüğüm şehir.. yanımda fotoğraf makinesi olmadığı için çekemediğime çok üzülmüştüm, ama birileri çekip nete koymuş zaten, görünce pek bir mutlu oldum..

    (bkz: http://www.flickr.com/…hotos/de_buurman/2885096139/)
  • erik jan zürcher isimli ünlü erken cumhuriyet ve osmanlı son dönemleri uzmanı tarihçi bilimadamının türk çalışmaları departmanını yönettiği nadide şehir.
  • insanların, sanki hepsi evkafda çalışan memurlarmışçasına, saat akşam 5'te koşa koşa evine gittiği, sokakları ve bütün kenti ıssızlaştırdığı şehir. sıkıcı bir şehirdir kendisi kısacası. her zaman sakin ve her zaman durağandır. eğer öğrenciyseniz çarşamba akşamları einstein'a gidin. onun dışında yapabileceğiniz hiç bir şey yok. saç traşı olmak için 13 €'yu bayılın, kıç kadar bir oda için 500 € kira ödemeyi göze alın... ha bir de leiden'deki meşhur türk dönercisine (bkz: döner company) giderseniz selamımı söyleyin, sattıkları döner hiç bir şeye benzemiyor çünkü!
  • hollandanın öğrenci şehri....
  • hollanda da bir kent.hollanda'nin ilk universitelerinden biri olan leiden kraliyet universitesi yuzunden ogrenci sehri gorunumundedir, guzeldir.(bkz: hastasiyim ortamlarin)
hesabın var mı? giriş yap