mistel

• (bkz: vişne şarabı)
• likör şarabı.. sanırım yabancıların muscat dediği şaraplara benzer,, tatlıdır.. yemeklerden önce aperatif veya yemek sonrası dijestif içilmesi tavsiye edilir ama keyif içenindir o da ayrı konu..
  pekçok meyveden yapılıyor..
  yurdumuz'da yapılanlardan kendi tattıklarım için yazıyorum,, çilek'ten yapılanları alkol oranı pek yüksek olmadığı için pek başarılı değiller.. şirince dışında üretildiğini duymadığım mandalina'dan yapılanı oldukça değişik bir tad.. elma,, yumuşak içimli ama şarapsal ozelliklerden oldukça uzak.. en oturaklı lezzete sahip olan vişne şarabı.. vişne şarabını yapan abi tarafından,, bu sene sadece 5 bin şişe üretilmiş böğürtlen ve sadece 10 bin şişe üretilmiş nar şarapları ise vişne'yi seven bütün arkadaşlar tarafından beğenileceğini sandığım^* lezzetler.. çok yakında kızılcık çıkacakmış^*..
• (bkz: küp vişne mistel şarabı)
• (bkz: yazgan sarapcilik)
  
  (bkz: yazgan visne sarabi)
  (bkz: yazgan mandalina sarabi)
  (bkz: yazgan cilek sarabi)
• bozcaada'nın porto şarabı.
• almanca'da ökse otu
• fermente olmamis veya kismen fermente olmus şıraya alkol eklenerek yapilan bir sarap turu. eklenen alkol fermentasyonu durdurur ve siradaki sekerin bir kisminin korunmasini saglar. dolayisiyla mistel saraplari diger saraplara gore daha tatli olur. turkiye'de kup guzel mistel saraplari uretmektedir. (ara: kup mistel)
• port wine'dan hallice likor sarabidir. acildiktan sonra, saklama kosullari iyi ise 3 ay raf ömrü vardir. ister yemeklerden önce aperatif olarak, ister yemeklerden sonra tatli ve/ya kahve ile tüketilir. kalbimizin bozcaada kösesidir. zaman zaman kuytu, zaman zaman esintili...
  
  (bkz: camlibag)
• ıı. dünya savaşının sonlarına doğru (temmuz 1943) çoğunlukla almanlar tarafından kullanılan bir hava bombardıman yöntemi.
  
  fw 190 gibi küçük bir uçağın altına junkers ju 88 gibi bir uçak monte edilir bu ikinci uçakta mürettebat olmayacağı için pilot mahalli dahil patlayıcı ile doldurulurdu. fw 190 havalanıp bu ikinci uçağı hedefe kadar taşır ve uygun noktada serbest bırakıp üssüne geri dönerdi.