• bursa isimli bir modeli olan ve gereğinden pahalı defterler üreten şirket.
  • sayfa sayısına ve ebatına bakınca bu kadar paraya değer mi denilen, ama kapaklara, desenlere baktıkça "bu da benim olsun, bu da, bu da..." şeklindeki büyüleyici defterlerdir.
  • hic bir zaman moleskine'in yerini tutamaz.
  • sevgiliye "daima güzel anılar birikitirilmesi dileğiyle" hediye edilebilecek en güzel defterdir..
  • çiçeği burnunda takıntım olmuş defterleri üreten şirket. psikopata bağladım yeminlen; ne zaman bunlardan satan bir kırtasiyeye girsem asıl alacağım şeyi unutup saatlerce bunların olduğu raflarda vakit harcıyorum. aslında başlarda böyleydi, şimdi bilhassa paperblanks defteri göreyim, kabartmalı deri kapaklarına yüz süreyim, parşömenlerinin dokusunu hissedeyim, slimlerin zarafetine-normallerin asaletine hayran kalayım, magnetik kapaklarını/bantlarını açıp kapayayım, renklere-desenlere* bakıp bakıp ''bu en güzeli...'', ''yok bu!'', ''hayır, hayır bu!'' diye kafayı yiyeyim niyetiyle giriyorum kırtasiyeye resmen.

    ama çok pahalı yahu, allahsız herifler! orta boy bir defterlerinin fiyatıyla bir hafta geçinmeye çalışan insanlar var... madem bu kadar pahalıya satacaksınız, bu kadar güzel yapmayın bari...*
  • her yurt dışına gidene 'bulursan kaçırma sakın dediğim', almadan duramadığım tasarımı harika not defteri...
  • türkiye'de remzi kitabevi, nezih kitabevi ve notebook kırtasiye şubelerinde bulunabilir. online olarak satın alabileceğim bir yer bulamadım.
  • yillarca moleskine kullandiktan sonra tesadüf eseri kullanmaya basladigim, sonra da birakamadigim ajandalara sahip marka.

    en kullanisli ajandalari bence week-at-a-time horizontal olanlaridir.

    ayrica her bir ajanda bir sanat eseridir.

    http://www.paperblanks.com/tr/en/product/5/full
  • bakın beni bilen bilir (allahım hep bu cümleyi kurmak istemiştim) kağıt kalem filan bunlar bizim işimiz. ama ben biraz allah beni böyle yarattığından diyeyim, gerizekalı olduğumdan, senelerce bu markaya karşı önyargı ile şey ettim.

    bu kadar güzel kapak yaptıklarına göre kağıdı kesin boktandır filan dedim. sonra işte allah beni taş etti. (taş gibiyim bak yeminlen) hatta o kadar önyargılı yaklaştım ki duruma, hediye gelen defterleri bile çekmecelerde süründürdüm senelerce. geçen bana bir dank etti, ışığı gördüm ve bu defterlerden birini kullanayım dedim. allahım o nasıl güzel kağıt, o nasıl arkaya mürekkep geçirmemek, kalemin kağıt üzerinde körling çaydanlığı gibi kayışı filan. tövbe ettim.

    inanmazsanız bakın
  • mağazaya moleskine alma niyetiyle girip elimde william shakespeare temalı defteriyle çıktığım marka.
    insanda sürekli yazma, karalama isteği uyandıran şık defterler üretiyorlar.
hesabın var mı? giriş yap