• arkadaş! siz nasıl insansınız hiç mi utanmanız arlanmanız yok? geliyorsun sahilin, denizin keyfini çıkarıyorsun sonra tüm çöpünü pisliğini yerlere hatta ve hatta denize atıp için rahat bir şekilde evine gidiyorsun. vicdansız ahlaksızlar. hiç bir güzelliği haketmiyorsunuz.

    edit: bu konudan muzdarip olup tabi ki çözüm düşünmedim değil, çok zor bir çözümde değil aslına bakarsan. özellikle yaz aylarında devletimizin çok sevgili bekçileri veya zabıtaları belirli aralıklarla hem sağlıklı yürüyüşlerini yapıp hemde ihlal gördükleri insanları uyarabilir, uyarıya uymayanlara para cezası yaptırımı uygulayabilirler. bu durumda ne olur? hem devlete katkı, hemde insanlık için faydalı bir iş yapmış olurlar. fakat gelin görün ki bekçilerimiz ve zabıtalarımız çok yoğun çalıştıklarından mütevellit böyle bir konuyu onların sahiplenmesi çok zor olur.
  • bunun bir de haftasonları sahillerde mangal tüttüren kişilikleri vardır. ortalığı dumana boğarlar, gezmek ve dolaşmak isteyenleri nefes alamayacak hale getirirler.
  • çocukken yaşadığım anıları en ince ayrıntısına kadar unutmam hatta annem ve akrabalarım buna çok şaşırır. bununla ilgili yaşadığım bir çocukluk anısını paylaşayım: ilkokula çağındayken annemle gittiğimiz çok güzel bir park vardı, güzel havalarda uğrak mekanımızdı. yine bir gün annemle parka gittik, annem çantasından kuruyemiş çıkardı ve; bak burası çok güzel bir park o yüzden kabukları yere atıp kirletmeyelim, kabukları bu poşete koy olur mu? dedi. ben de ama anne herkes atıyor diye mızırdandım. annem de bunun bizi ilgilendirmediğini ve onların yaptığı yanlış hareketi tekrarlamamız gerektiğini söyledi ve ben ikna oldum. yemeye başladık, aradan birkaç dakika geçti ki yaşlı bir teyze beni yanına çağırdı ve şunları söyledi: "sen ne kadar akıllı bir prensessin, bak buradaki tüm yetişkinler kabukları yere atıyor çevremizi kirletiyor oysa seni örnek almaları gerekirdi, aferin!" benim de gerçekleri saklayamayan bir birey olacağım o zamanlardan belliymiş ki şunları söyledim: "çok teşekkür ederim teyzeciim ama bunu yapmamı annem söyledi ben akıl edemedim :(" o da annemin sözünü dinlediğim için yine de kocaman bir aferini hakkettiğimi söyledi ve ben annemin yanına döndüm.

    annem bana yaşlı teyzenin neler söylediğini sordu tabi, ben de anlattım. o da bana, sen hep doğru davran elbet bir gören olur hatta kimsenin görmesine de gerek yok çünkü kimsenin takdirine ihtiyacın yok, doğru davranmanın huzurunu hiçbir yerde bulamazsın dedi... sanırım özsaygı kazanımımı anneme borçluyum... teşekkürler anne!

    (bkz: bu da böyle bir anımdı)
  • cahil insanların ortak özelliklerinden biri.
  • (bkz: orospu çocukluğu)
  • coluk cocuk kumla oynarken senin o boklu izmaritine, citledigin cekirdegin pis kabuklarina neden dokunsun hic dusundun mu be cahil kardesim?

    tanim:cehalet alametleri
  • çöp ne demek; piknik/ mangal artıkları, terlik, plastik şişeler, kirli bebek bezleri, poşetler.

    az bilinen(çokça bilinmeyen) görgü kuralı diye sık açılan başlık olur sözlükte fakat çöp meselesinden bahsedilmez. birileri diyecek belki “böyle bir kural yok”, kendileri bilir, lakin edep terbiye derken düzgün, saygılı, tertipli olmak yok mu içerikte?..
    ailede yaşatılan ne ise bir şekilde devam eder. eğer terbiye verilmezse gördükleri, duydukları ile büyümez mi çocuk? anne ev ahalinin arkasını toplarsa zihniyet değişir mi? baba emeğe saygı duymazsa çocuk bunu aklına yazmaz mı? eğitim deyince okul anlayanlaradır lafım. insanın eğitimi ailede başlar, bir -beş arası.
    o zaman çöp atılmaz tabelalarına , uyarılara gerek kalmaz. saygısız, duyarsız, bencil bir kitle insanın yaşam sevincini katletmez. toplumsal sorun olmuş cehalet, kimin umurunda?
  • türk milleti çalışkandır, türk milleti zekidir, ne mutlu türküm diyene !
    kusura bakma ata'm ne dersen tersini yapıyoruz.
  • ülkemiz insanıdır saygisizdir sigara içer atar, çöpünü atar lafa gelince de temiz olduklarından bahsederler.
  • o. çocukları
hesabın var mı? giriş yap